Şirket müdürü olan davalının davacı şirket hesabından kendi şahsi hesabına para aktarması nedeniyle davalı şirket müdürünün yönetim sorumluluğu bulunduğu iddia edilmektedir. Takibe konu alacakta bu iddiadan kaynaklanmaktadır. Davalının 2010 yılı öncesinde şirket ortağı ve şirket müdürü olduğu, şirket müdürü olduğu dönemde internet bankacılığı yolu ile şirket hesabından kendi hesabına para aktardığı, buna göre; 40.099,00 TL tutarında davacı şirketi zarara soktuğundan; bu miktar alacağın davalıdan tahsili için davalı hakkında Bursa 18.İcra Müdürlüğünün 2014/... Esas sayılı takip dosyasında; 40.099,00 TL asıl alacak, 20.963,86 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam; 61.062,86 TL alacağın tahsili için davalı hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığı görülmektedir....
Asliye Ticaret Mahkemesi' nin ... talimat dosyası ile alınan 08/03/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı şirketin ticari detlerlerinin 6102 sayılı İ ürk Ticaret Kanununa göre usulüne uygün tululduğu, delter berat gönderiminin ve açılış kapanış tasdiklerinin kanunda belirlenen süreler içcrisinde yapıldığı, davacı taral ile davalı şirket arasında ilişki dönemine ait yazılı mutabakatım mevcut olmadığı, taraflar arasında ihtilaflı olan davavya konu 20.11 2018 tarihli, ... numaralı 3.528,93 TL bedelli fatura, — 20.09.2018 tarihli ... numaralı 17.194,26-1TL. bedelli fatura, 07 08.2019 tarihli ... numaralı 1.557,12 -TL bedelli fatura, 10.09.2019 tarihli ... numaralı ve 19.483,58 TL bedelli faturalar olduğu, davacı şirket ile Davalı Şirket arasında 2018 döneminde ticari ilişkinin mevcut olduğu, davalı şirket tarafından satışı yapılan mal ve hizmet ile ilgili düzenlenen ihtilaf konusu 4 adet temel Felaturanın davacı şirkelin ticari detler ve kayıtları ile uyumlu olduğu, bu faturaların...
Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır....
. - K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkili şirket aleyhine icra takibi yaptığını, takibe konu çeki müvekkili şirket adına ciro eden dava dışı üçüncü kişi ... ...’ın çekin bankaya ibraz tarihi olan 28.6.2006 tarihinde davacı şirket adına işlem yapmaya yetkisi olmadığını, adı geçen 27.6.2006 tarihinde müvekkili şirket tarafından azledildiğini, çekteki son hamil davalı ile ... ... arasında çıkar ilişkisi bulunduğunu, müvekkili şirketin davalı ile arasında hiçbir ticari alışveriş olmadığını iddia ederek borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
-----tutarındaki iade faturası dışında tüm kayıtların birbiriyle örtüştüğünün görüldüğü, davalı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olan----- tutarındaki iade faturasının, davacı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, faturalardan üçü davacı şirket ticari defterlerinde kayıtlıyken ---- tutarındaki faturanın, davacı şirket ticari defterlerine kaydedilmeyerek ---- yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalı şirkete iade edildiği, teknik yetkili----tarihinde satın alınan ---- bir makine olmadığı, vidalar grubu olduğunu, ----- satın alındığı tarihten itibaren üzerinde çok sayıda değişiklikler ve ilaveler yapıldığından şu anda eski ---- işletmede mevcut olmadığının belirtilmesi sebebiyle ---- incelemenin yapılamadığı, --- tarihinde davalıya satılan ---arızasının, garanti kapsamında ---- tamamen giderildiği ve davalının bunları kullandığı,--- düzenlenmiş olan ---- bedelli -----gönderildiği, davalı ile yapılan görüşmede, kayıtlarında böyle bir sipariş kayıtlarına ve faturasına rastlamadıklarını...
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/1055 Esas sayılı dosyasında davacı şirketin bağlı bulunduğu Paco Group Dış T1 ticari defter ve belgelerine ilişkin olarak açılmış zayi belgesi davalarının bulunduğunun beyan edildiği, davacı vekilinin de beyan ettiği üzere şirkete ait ticari defter ve belgelerin görünürde şirketin devredildiği BLM Muhasebecilik ve Mali Müşavirlik Şirketinin sahibi elinde olduğu, beyanlardan anlaşılacağı üzere davacı şirkete ait ticari defter ve belgelerin hırsızlık sebebiyle zayi olduklarından bahsedilemeyeceği, davacı şirkete ait ticari defter ve belgelerin davacı şirket ile ticari defter ve belgeleri uhdesinde tuttuğu belirtilen dava dışı Kutay Kurgan arasında görülmekte olduğu beyan edilen genel kurul kararının iptali ve şirket pay devrinin iptali davası, alacak davası veya ticari temsilcinin azline ilişkin uyuşmazlıkların esasına yönelik davalarda gerçekleştirilecek yargılama sırasında celp edilebileceği, haklılık durumuna göre ticari defter ve belgeleri elinde bulunduran...
Ayrıca, gerektiğinde başkalarına ait menkul ve gayrimenkuller ve işletme ruhsat ve imtiyazları üzerine alacaklarına karşılık veya teminat olarak veya başka bir nedenle şirket lehine rehin, ipotek tesis ve tescil ettirebilir veya bunlar üzerinde her türlü hakları iktisap edebilir” hükmü bulunmaktadır. Türk Ticaret Kanununun 4.maddesinde ticari işletmenin kapsamı gösterilmiş ve “tesisat, kiracılık hakkı, ticaret ünvanı ve diğer adlar, ihtira beratları ve markalar, bir sanata müteallik veya bir şahsa ait model ve resimler gibi müessesenin işletilmesi için daimi tarzda tahsis olunan unsurlar mukavelede aksine hüküm bulunmadıkça ticari işletme” kapsamında sayılmıştır. Esasen ticari bir şirketin, ticari işletmesine dahil olmayan bir taşınır veya taşınmaz malı satın alması düşünülemez. Örnek olmak üzere, faaliyet alanı İstanbul olan bir şirket irtibat bürosu olarak kullanılmak üzere yurdun bir başka ilinde mülk edinebilir....
ile iade edildiği, bu faturanın açıklamasının “Tarafımıza kesilen --------nolu filara istinaden kesilmiştir.” şeklinde tanzim edildiği, dosya kapsamında yapılan incelemelerde, Mahkemenin inceleme günü belirlediği -------- duruşmasında Davalı şirket vekilinin bulunduğu, ancak incelemeye iştirak etmediği, yerinde inceleme talebinde bulunmadığı bu sebeple Davalı şirketin ticari defter ve belgelerinin incelenemediği, Davalı şirketin Dava dışı ---- şirketinin kurumsal iş ortağı olarak ürünleri satışı, eğitimi ve destek hizmetlerinde yetkili olduğu, bu kapsamda Davacı şirkete ------- satışı ve kurulumuna ilişkin ----- tutarında fatura tanzim edildiği, bu faturanın Davacı şirketin ticari defterlerinde bulunduğu ve ödendiği, taraflar arasında gerçekleştirilen ----- incelemeye sunulduğu, bu yazışmalardan Davalı tarafından verilen fiyat teklifinin kabul edildiği, akabinde Davalı şirket tarafından Davacı şirkete programla alakalı destek hizmeti verildiği anlaşılmış olup, Davalı şirket tarafından...
in hesabına yapılmış olan havale bedellerinden kaynaklı cari hesaplar arasında çelişki nedeniyle davalı şirket yetkilisi mahkememizce isticvap edilerek dinlenilmiş ve şirket yetkilisinin imzalı beyanı ile paranın şirket nam ve hesabına almadığını, şahsi münasebet nedeniyle aldığını beyan etmiştir. Bu durumda tarafların ticari kayıtlarının birbirini doğrulamadığı ancak her iki tarafın tacir olduğu, şirket namına kesilen fatura nedeniyle ödemenin şirket hesabına gönderilmesi gerekliliğinin basiretli bir tacir olmanın gereklerinden olduğu ancak davacının davalı şirket yetkilisinin şahsi hesabına söz konusu havaleyi gönderdiği anlaşılmaktadır....
Ticari defterler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 222 ve devamı ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu madde 64 ve devamında açıkça düzenlenmiştir. Ticari defterlere anılan Kanun'larda delil olarak hüküm ve sonuç bağlanmıştır. Tacirler, Türk Ticaret Kanunu'nun amir hükmü uyarınca ticari defter tutmak zorundadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK. m. 222/1). Yine Türk Ticaret Kanunu madde 83/1'de ticari uyuşmazlıklarda Mahkemenin ticari defterlerin re'sen ibrazına karar verebileceği, Mahkeme re'sen ticari defterlerin ibrazına karar vermese dahi taraflardan birinin istemi üzerine ticari defterlerin ibrazına Mahkemece karar verilebileceği hüküm altına alınmıştır. Ticari defterler, bazı şartların varlığı durumunda sahibi lehine delil olarak kullanılabilir. Şöyle ki: Uyuşmazlık ticari bir işten kaynaklanmalıdır. Bu iş, her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmelidir....