Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in aynı zamanda davalı şirkette ortak olduklarını, ancak davalı şirketin kurucusu ve sorumlu müdürü olan davalı ..., hiçbir zaman davacıyı şirket işlerine karıştırmadığını, sadece ... olarak kullandığını ve çeşitli tarihlerde davacıdan şirkete borç vermesini istemiş, davacı evli oldukları için güvenerek ödemeleri yaptığını, evlilik bittikten sonraki süreçte davalının davacıya psikolojik baskı ve tehdit uygulayarak şirket borçlarını ödemeyi reddettiğini, davacının yabancı uyruklu olmasını kullanmaya çalıştığını, ortaklar arasındaki en başından beri zaten az olan ticari güven ilişkisinin bu süreçte tamamen sona ermiş olduğunu, TTK’nın 638’inci maddesinin ikinci fıkrasında “Her ortak, haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabilir.” şeklindeki düzenleme gereği davacının haklı sebeplerle şirket ortaklığından ayrılmasına, davacının şirkete borç olarak verdiği meblağların davacıya yasal ticari faiziyle ödenmesine ve yine ayrılma akçesinin ödenmesine, yargılama...

    HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Dava; limited şirket ortağının şirkete olan borcunu ödememesi nedeniyle şirket ortaklıklığından çıkarılmasına, TTK'nun 641. maddesi gereği şirkete olan borçları dikkate alınarak ayrılma akçesinin tespiti istemine ilişkindir. 6100 Sayılı HMK'nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede; Davacı şirket 18/11/2019 tarihli genel kurul toplantı tutanağı dosya içerisinde yer almakta olup, anılan toplantıda davalının borçlarını ödemediği, şirkete olan sorumluluğunu yerine getirmediğinden ortaklıktan çıkarılması için avukata yetki verilmesine karar verilmiştir....

      Duruşmada dinlenen davacı tanıkları birbirini teyit eden ifadelerinde özetle; davacının davalı şirketin işlettiği hastanede diğer diş doktorları gibi fiilen çalıştığı, çalışması karşılığında diğer doktorlara yapılan ödemenin davacıya da yapıldığı, davacının şirket ortağı olup olmadığı hususunda bilgilerinin bulunmadığını, davacının şirket ortaklarıyla arasında herhangi bir ihtilaf veya çekişmeye şahit olmadıklarını maddi olaylara dayalı olarak beyan ve ifade etmişlerdir. Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya bilirkişi heyeti ... ve arkadaşlarına tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti düzenlemiş olduğu 21/11/2022 tarihli ek raporlarında özetle; davalı şirkete ait ticari defter ve kayıtların usulüne uygun olarak tutulduğunu, kayıtların davalı lehine delil niteliğinde bulunduğunu, şirket kayıtlarına göre davacının ayrılmasına karar verilmesi halinde ayrılma akçesinin 154.432,33-TL olduğunu teknik kanaatleri olarak belirtmişlerdir....

        DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli) DAVA TARİHİ : 03/09/2021 KARAR TARİHİ : 16/12/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 17/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin ortaklardan birinin müvekkili, diğerinin ... olduğunu, diğer ortağın kar payı dağıtımına riayet etmediğini, şirketin kasasını şahsi kasası gibi kullandığını, tüm kayıtların diğer ortak, kardeşleri ve tanıdıkları muhasebeci tarafından tutulduğunu, bu nedenle ayrılma akçesinin hesabının usulüne uygun yapılamayacağı yönünde çekincelerinin bulunduğunu, kaldı ki usulüne göre yapılsa bile diğer ortağın şirketin ödeme gücünün kasten sakata uğratılmasının mümkün bulunduğunu belirterek davalı şirketin fesih ve tasfiyesini mahkemece aksi kanaatti olunursa müvekkilinin ortaklıktan çıkarılmasını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL ayrılma akçesinin dava tarihinden itibaren işleyecek...

          Aile Mahkemesi kararıyla boşandığını ve kararın kesinleştiğini, TTK 638/2. md. her ortak haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabileceğini, Müvekkili şirketin diğer ortağı ile bir araya gelip ortaklık hakkında karar alabilmesinin mümkün olmadığını, boşanma davasının açıldığı 2009 yılından beri telefonla dahi görüşmediklerini, bu şartlarda ortaklığın devamının imkansız hale geldiğini, bu nedenle müvekkilinin ortaklıktan çıkma talebinin kabulüne, şirket ortaklığının gerçek değerinin hesaplanarak ayrılma akçesinin ödenmesine, ayrılma akçesinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin % 25 hissesi davacıya % 75 hissesi dava dışı ... ...'...

            252.392,47 TL ayrılma akçesinin karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ......

              Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İlamlı takipte, borçluların, TTK.nın 642/1 maddesi gereğince mahkeme kararı ile çıkarılmasına karar verilen ortağın ayrılma akçesinin ilamın kesinleşmesiyle muaccel hale geleceğini, ayrıca, ayrılma akçesinin miktarını belirleyen ilamın tespit hükmü niteliğinde olduğunu, eda hükmü içermediğinden ilamlı takip yapılamayacağını belirterek takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince; takip dayanağı ilamın şirket ortaklığından çıkarılma bedeliyle kar payına yönelik olması, şahsın hukukuna ilişkin bulunmaması nedeniyle infazı için kesinleşmesi gerekmediği, ayrıca, mahkemenin...

                in çıkma payının 8.725,00 TL olarak hesaplandığı, yapılan hesaplamanın hükme ve denetime elverişli olduğu anlaşılmakla hükme esas alınmış ve yapılan hesaplama doğrultusunda davacının hissesine isabet eden 8.725,00-TL ayrılma akçesinin karar tarihinden itibaren ticari avans faizi işletilerek davalı şirketten tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-)Davanın TTK.636/3. maddesi gereğince KABULÜ ile davacının ... sicil nolu davalı şirket ortaklığından TTK 638/2 md.sine göre çıkmasına izin verilmesine, payın şirkete devrine, 2-)Davacının hissesine isabet eden 8.725,00-TL ayrılma akçesinin karar tarihinden itibaren ticari avans faizi işletilerek davalı şirketten tahsili ile davacıya verilmesine, 3-)Karar kesinleştiğinde karardan bir suretin ...'...

                  Davalı ... vekilinin ... tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesinde; müvekkiline dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edilmediği, müvekkilinin yurt dışında olduğunu, şirketin genel kurulunun toplanması ile ilgili yükümlülükleri bizatihi davacıya ve haricen genel müdürlük görevini yapan ...'a ait olduğunu, şirket içindeki yoğunluk hissenin davacıya ait olduğunu, davacının Genel Kurulu toplayıp karar alabilme hak ve yetkisine sahip çoğunluğu bulunmasına rağmen şirket hissesinin belirlenip kendisine ödenmesi yoluyla açtığı davanın kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin kendi hissesini davacıya devredecek durumda olduğunu, müvekkilinin ayrılma akçesinin belirlendiğini, tüm hisseleri alacak olan davacı şirketin istediği gibi idare edebileceğini ve tasfiyeye geçebileceğini bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir....

                    Dava, davacının hissedarı olduğu davalı şirketten müdürlük süresindeki maaşın ve hak edilmiş olan alacakların tahsili istemine ilişkindir.İş bu dava, davacı tarafından davalı şirket ortaklığından çıkma ve ayrılma akçesinin tespit edilerek tahsili talebi ile birlikte açılmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu