WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

belirterek davalı şirketin 26/10/2005 tarihli ve 16 sayılı yönetim kurulu kararı ile 21/11/2005 tarihli ve 17 sayılı yönetim kurulu kararının batıl olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

İstinaf Sebepleri 1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın 6102 sayılı Kanun'un 445 inci maddesi ve devamı maddelerince açılmış genel kurul kararının iptal davası değil şirket esas sözleşmesinin 6 ncı maddesinin butlan olduğuna ilişkin tespit davası olduğunu, bu davayı ilgili herkesin açabileceğini, davacının davalı şirketin paylarına sahip dava dışı şirketlerde uzun yıllar pay sahibi ve yönetim kurulu üyesi olduğunu, ayrıca davalı şirkette de yönetim kurulu üyesi olduğunu, bu nedenle dava açmakta hukuki yararı bulunduğunu, davalının kabul beyanı gereğince davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 2. Davalı istinaf dilekçesinde özetle; davacının dava dışı ... Yapı ve ... Yapı Malzemeleri şirketlerinde uzun yıllar pay sahibi ve yönetim kurulu üyesi olduğunu, davalı şirketin de yönetim kurulu üyesi olduğunu, dava dışı ... Yapı ve ......

    Yönetim kurulu üyeleri görevlerini ifa ederken ve verilen yetkileri kullanırken, tedbirli bir yöneticinin özeniyle hareket etmeli ve şirket menfaatlerini gözetmelilerdir. Yönetim kurulu üyelerinin özen ve dikkat yükümlülüğünün kapsamı, şirket ana sözleşmesi, kanun, iç yönerge ve yönetim kurulu tarafından verilen tüm yetki ve görevleri kapsar. Ancak, yönetim kurulu üyesinin özen yükümlülüğünün, kurulda kendisine tanınan yetki ile sınırlı olduğuna şüphe yoktur. Bunun yanı sıra yönetim kurulunun sorumluluğu kusura dayanan bir sorumluluktur. Ayrıca, yönetim kurulu üyesinin sorumlu tutulabilmesi için kusurlu hareketin o üyeye izafe edilmesi de gereklidir. Yönetim kurulu üyelerinin şirket nam ve hesabına yapmış oldukları işlem ve sözleşmeler nedeniyle sorumlu tutulabilmeleri, ancak kendilerine kusurlu bir eylemin yüklenmesi durumunda mümkündür.Bilirkişi heyeti 2....

      Yönetim kurulu üyeleri görevlerini ifa ederken ve verilen yetkileri kullanırken, tedbirli bir yöneticinin özeniyle hareket etmeli ve şirket menfaatlerini gözetmelilerdir. Yönetim kurulu üyelerinin özen ve dikkat yükümlülüğünün kapsamı, şirket ana sözleşmesi, kanun, iç yönerge ve yönetim kurulu tarafından verilen tüm yetki ve görevleri kapsar. Ancak, yönetim kurulu üyesinin özen yükümlülüğünün, kurulda kendisine tanınan yetki ile sınırlı olduğuna şüphe yoktur. Bunun yanı sıra yönetim kurulunun sorumluluğu kusura dayanan bir sorumluluktur. Ayrıca, yönetim kurulu üyesinin sorumlu tutulabilmesi için kusurlu hareketin o üyeye izafe edilmesi de gereklidir. Yönetim kurulu üyelerinin şirket nam ve hesabına yapmış oldukları işlem ve sözleşmeler nedeniyle sorumlu tutulabilmeleri, ancak kendilerine kusurlu bir eylemin yüklenmesi durumunda mümkündür. Bilirkişi heyeti 2....

        bir suretinin taraflarına verilmesini ve incelemelerine açılmasını talep ettiklerini, ilgili gündem maddesinin görüşülmesi esnasında ortada yönetim kurulu tarafından hazırlanmış herhangi bir faaliyet raporu da olmadığını, bir kısım soruların hazır bulunan yönetim kurulu üyesi ... tarafından yanıtlanmasının istenildiğini, imzasız şirket bilançocundan da görüleceği üzere hazır bulunan şirket yönetim kurulu başkanının eşi olan şirket hissedarı ...'...

          Davacı vekili, davalı şirketin 06.01.2022 tarihli ve 2023/1 sayılı yönetim kurulu kararının 2.maddesinin batıl olduğunu, yönetim kurulu kararında miras hukuku ilkelerine aykırı işlem yapılarak, mirasçıların murisin terekeye dahil olan ortaklık payları üzerinde TMK'nın 640.maddesi uyarınca el birliği ile mülkiyete sahip olmaları gerekirken, yasanın emredici hükmüne aykırı şekilde mirasçıların paylarının belirlenerek pay defterine işlenmesine ilişkin işlemin yönetim kurulu kararının da batıl olduğunun tespitini istemiştir. Davacı vekili, yönetim kurulunun TTK'nın 391 ve TMK'nın 640.maddesine aykırı kararı ile hukuka aykırı ortaklık yapısı oluşturulduğundan ve bu kararla esasen ortakların el birliğiyle mülkiyet hakkına sahip oldukları miras paylarını usulsüz şekilde paylaştırılarak şirketin zararına neden olacak esaslı kararlar alındığını ileri sürmektedir. İlk derece mahkemesi kararı asıl davaya ilişkin olduğu gibi, istinaf başvurusu da bu davaya ilişkindir....

          a ait şirket hisselerinin 04.03.1996 ve 11.03.1997 tarihli yönetim kurulu kararlarıyla bir kısım davalılara devredildiği, anılan yönetim kurulu kararları altında davacının murisine atfen atılan imzaların, murise ait olmadığının Adli Tıp Kurumu raporuyla ortaya konulduğu, ayrıca 11.03.1997 tarihli toplantıda, toplantı nisabının da sağlanmadığı, bununla birlikte davalı şirketin bir aile şirketi olduğu, murisin de son hisse devrinin yapıldığı 11.03.1997 tarihine kadar şirketin yönetim kurulu başkanı olarak görev yaptığı, 2004 yılında ölen murisin, devir tarihinden ölüm tarihine kadar söz konusu hisse devirlerinin sahte imza ile devredildiğini bilmemesinin mümkün olmadığı, yine sahte imza ile devrin yapıldığı ilk toplantıdan sonra murisin, şirket adına vekaletname vererek dava açtırması, kendi taşınmazını şirkete satması, alınan yönetim kurulu kararı gereğince imza sirküleri vermesi karşısında murisin hisse devrinden haberdar olduğunun kabulünün gerektiği, aksinin hayatın olağan akışına uymadığı...

            GEREKÇE :Dava, davalı şirket genel kurulu kararının iptali ve yönetim kurulunca alınan kararın batıl olduğunun tespitine ilişkindir. 16/01/2018 tarihli son duruşma sırasında taraf vekillerince, tarafların sulh olduklarına dair beyanda bulundukları, ilgili belgeleri sundukları görülmüştür. Taraf vekillerince, karar verilmesine yer olmadığını dair hüküm kurulması talep edilerek karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti giderlerinin bulunmadığı beyan edilmiştir. Davacı vekili tarafından sunulan sulh protokolünde, davacının ve davalı şirketin yönetim kurulu başkanının imzasının bulunduğu görüldü. Taraf vekillerinin vekaletnameleri kapsamında sulh olma özel yetkisinin bulunduğu anlaşıldı. Bu açıklamalara göre; dava konusu uyuşmazlık hakkında taraflarca sulh olunduğunundan, taraf vekillerinin talebi dikkate alınarak, HMK 'nın 315/1 maddesi uyarınca dava konusu hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

              Tarafından yetkisiz olarak imza atıldığını bu nedenle bu kararın da butlanla batıl olduğunun açık olduğunu belirterek 26.10.2005 tarihli ve 16 sayılı ve 21.11.2005 tarihli ve 17 sayılı kararların batıl olduklarının tespitine karar verilmesini istemiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu yönetim kurulu kararlarının karar tarihlerinde yönetim kurulu üyesi ...'...

                , 04.06.2013 ve 29.08.2013 tarihli yönetim kurulu kararları ile 24.09.2013 tarihli genel kurul toplantısında alınan şirketin tasfiyesine ilişkin kararın batıl olduğunun tespitine, aksi halde karar nisabı sağlanmayan genel kurul kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu