Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

c)Davalı vekilinin davacı şirket yönünden temyizine gelince, taraflar tacir olup, uyuşmazlık ticari niteliktedir. Davalı yan davacı şirketin ticari defterlerine de delil olarak dayanmıştır. Bu durumda davacı tarafın ticari defterleri üzerinde uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılarak tüm deliller birlikte değerlendirilip, varılacak uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı şirket vekilinin temyiz isteminin reddine, (2/a) bendinde gösterilen nedenlerle davalı vekilinin diğer temiz itirazlarının reddine, (2/b-c) bendinde açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 22.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/815 Esas KARAR NO : 2022/401 DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli) DAVA TARİHİ : 27/12/2021 KARAR TARİHİ : 26/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin ile diğer şirket ortağı ve davaya konu şirketin tek müdürü ... birlikte ......

      ın düzenlediği... tarihli heyet raporunda; tarafların ticari defterleri ve dava dosyası kapsamına göre, davacı şirketin davalı taraftan personel taşıma hizmeti alınması şeklinde davacı şirket ile davalı arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu ve bu ticari ilişkiye istinaden dava tarihi itibariyle davalı tarafın davacı şirketten bir alacağının olmadığı, aksine davacı şirketin fazla ödemesi nedeniyle dava tarihi itibariyle davacı şirketin bakiye 153.244,70 TL tutarında davalı taraftan alacağının olduğu, Tarafların ticari defterlerindeki borç-alacak farklılığının sebebinin servis taşımacılığı hizmeti veren davalının Katma Değer Vergisinde Sorumluluk ve Tevkifata Tabi Mal ve Hizmet verilmesi nedeniyle davacı şirket adına düzenlediği personel taşıma hizmeti faturalarında 5/10 oranında KDV'si tevfikatı uygulamayıp davacı şirketten fatura bedeli talep etmesi gerekirken, davalı tarafın ticari defterlerinde 5/10 oranında KDV tevkifatı yapılmadan faturaların davacı şirket adına borç kaydedilmesinden...

        Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın tarafların şirketlerinin ticari faaliyeti ile ilgili olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir....

          a teslim edilmiştir. 20/04/2021 Tarihli Mali Müşavir Bilirkişi Raporunda Özetle; tarafların 2019 yılı ticari defterlerinin incelenmesi sonucu; davalı şirketin 2019 yılı ticari (yevmiye, kebir, envanter) defterlerinin açılış tasdiklerinin yaptırıldığı, 2019 yılı (yevmiye) defterinin kapanış tasdiğinin olmadığı, davacı şirketin 2019-2020 yılı ticari (yevmiye, kebir ) defterlerinin açılış tasdiklerinin yaptırıldığı 2019 yılı (yevmiye) defterinin kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, 2020 yılı (yevmiye) defterinin kapanış tasdik yaptırılma süresinin 30.06.2021 tarihi olduğu, davalı şirket 2019 yılı ticari defterlerini ibraz etmiş olup 2020 yılı ticari defterlerini ibraz etmediği, 2020 yılı (davalı ile ilgili) muavin dökümünü sunmuş olduğu, davacı şirket tarafından, davalı şirkete 28.11.2019 tarihinde gönderilen 21.700 TL, davalı şirketin 2019 yılı ticari defterlerine işlenmediği, muavin dökümüne göre davalı şirket bunu 01.01.2020 tarihinde kayıtlarına almış olduğu, davalı şirket 30.10.2020...

            E sayılı dosyası ile icra takibi başlattığı, davalı şirket yönünden davalı adına düzenlenen faturalar yönünden faturalara konu ürünlerin ayıplı olduğuna dair bir bilgi ve belge ile davalı şirket tarafından davacı şirket adına düzenlenmiş iade faturası mevcut olmadığı, davacı şirket kayıtlarına istinaden, davacı şirket tarafından 15 adet fatura karşılığı 15.976,52 TL borç kaydının, davalı tarafından 2020 yılında toplam 7.500,00 TL ödeme karşılığı alacak kaydının mevcut olduğu, nihai olarak, davacı şirket kayıtlarına istinaden, takip tarihi itibari ile davacı şirketin 8.476,52 TL alacak bakiyesinin mevcut olduğu......'' şeklinde tespit ve rapor edilmiştir. Alınan bilirkişi raporu hükme esas almaya ve denetime elverişli görülmekle hükme esas alınmıştır. Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1)....

              -KARAR- Davacı vekili, davalının müvekkili şirket aleyhine icra takibi yaptığını, takibe konu çeki müvekkili şirket adına ciro eden dava dışı üçüncü şahıs ...’ın çekin bankaya ibraz tarihi olan 27.06.2006 tarihinde davacı şirket adına işlem yapmaya yetkisi olmadığını, adı geçen şahsın 27.06.2006 tarihinde müvekkili şirket tarafından azledildiğini, müvekkili şirketin davalı ile arasında hiçbir ticari alışverişin olmadığını, davalı ile ... arasında çıkar ilişkisi bulunduğunu iddia ederek borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Müvekkili şirket yetkilisi kuzeninin sahibi bulunduğu ... Tic.Ltd.Şti ile yıllardır ortak iş yapmaları nedeniyle ...'a ait olan İdealtepe ... Cad. No:... Maltepe/İstanbul adresindeki gayrimenkule taşındıklarını, ... Ltd.Şti Ne ait olan 2014-2015-2016 yılına ait ticari deftreleri ve tüm ticari evraklarını da yanlarına alarak ... Mah. ... Cad. No: ... ... de bulunan şirket merkezinden ayrıldıklarını, müvekkili şirket yetkilisi aynı zamanda yeğeni olan ... Ticaret Ltd.Şti'nin yeğeni ile aynı binada yine ortak çalışmalara devam ettiklerini ancak bir süre sonra ......

                  Asliye Ticaret Mahkemesince ise, davanın mutlak ticari dava olmadığı, her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili olduğu ve tüm tarafların tacir olduğu yönünde dosyada bir iddia, taraflarca sunulmuş bir delil ya da asliye hukuk mahkemesince yapılan bir araştırma ve tespitin de olmadığı, uyuşmazlığın bu aşamada genel hükümler çerçevesinde asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK'nın 5/1.maddesi uyarınca, ticari davalara bakmak görevi, asliye ticaret mahkemesine aittir. Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Nispi ticari davalar, TTK'nın 4/1.maddesinin ilk cümlesinde tarif edilmiş olup, her iki tarafın da "Ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan" hukuk davalarıdır....

                    Tüketici Mahkemesince, söz konusu davacı şirketin ticari amaçla kullandığı araç için lastik aldığı bu sebeple ticari ve mesleki faaliyetlerini yürütmek üzere söz konusu işlemi gerçekleştirdiği gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından ise söz konusu aracın özel amaçlarla kullanıldığı ve araç şirket adına kayıtlı olsa bile aracın hususi sayılacağı ve bu sebeple lastiklerin tüketici tarafından alındığı gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 3, 4 ve 5. maddeleri uyarınca, bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir ve bu işlere asliye ticaret mahkemeleri bakmakla görevlidir. Somut olayda, 17/10/2011 tarihinde taraflar arasında lastik satış sözleşmesi imzalanmış olup, davacı şirket söz konusu hukukî işlemde satış sözleşmesini kendi adına imzalamıştır....

                      UYAP Entegrasyonu