WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kayseri Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 04/03/1988 tarih ve 142 sayılı kararı ile tescil edilen tümülüs sınırları içerisinde kalıp kalmadığının kesin ve tereddütsüz biçimde belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 28/11/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık Hüküm : 5271 sayılı CMK'nın 231/11 maddesi uyarınca hükmün açıklanması ile, 2863 sayılı Kanunun 74/2, 5237 sayılı TCK'nın 39, 62/1, 53/1 maddeleri uyarınca mahkumiyet 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; Sanık ile, haklarında aynı suçtan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen diğer sanıkların, fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek, dedektör kullanmak suretiyle izinsiz define araştırdıkları yerde keşif yapılıp, olay mahallinin, 2863 sayılı Kanunun 6. maddesi kapsamı dışında kaldığının tespiti halinde beraate, sözü edilen kapsamda yer aldığının belirlenmesi halinde ise, aynı Kanunun 74/2 maddesi uyarınca mahkumiyete dair hüküm tesisi gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi, Kabule...

      , 2863 sayılı Kanunun 6. maddesi kapsamında korunması gerekli niteliği haiz bir yer olup olmadığının tereddütsüz şekilde belirlenmesi, sonucuna göre, anılan özelliği taşıyan bir yerde kazı yapılmış olması halinde, aynı Kanunun 74/1-1. cümlesi; aksi takdirde, 74/1-1. cümlesinin yanı sıra 74/1-2. cümlesi uyarınca mahkumiyet hükmü tesisi gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ile hüküm kurulması kanuna aykırı, 2-Sanık hakkında TCK'nın 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesinin 24/11/2015 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan 08/10/2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 24/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı HÜKÜM : Reşit olmayanla cinsel ilişki kabulüyle mahkûmiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeler de gözetilerek dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/4. maddesi uyarınca çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu cezaların hapis cezasına çevrilemeyeceği ve aynı maddenin 11. fıkrası uyarınca ilamın Cumhuriyet Başsavcılığınca mahallinin...

          Anılan karara karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince; kaza mahallinin terk edilmesi nedeniyle zararın teminat dışı kaldığı gerekçesiyle itirazın kabulü ile başvurunun reddine dair verilen karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Kaza tespit tutanağı, emniyet ifadeleri ve tanık beyanlarının incelenmesinden; meydana gelen çift taraflı trafik kazasında davalıya sigortalı aracın sürücüsü ve yolcuların kısa süre içinde emniyet görevlileri huzurunda beyan ve taleplerini sunduğu anlaşılmış olmakla, kaza mahallinin terk edildiği şeklindeki tespit doğru değildir. Bu sebeple sigorta sözleşmesi kapsamında sigorta şirketinin sorumluluğunun değerlendirilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olmayıp, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

            2863 sayılı Kanun kapsamına giren yerlerden olduğu sonucuna varılacağı, bir bölgenin anılan Kanunun 6. maddesi kapsamında değerlendirilebilmesi için tescilli olmasının zorunlu bulunmadığı, başka bir deyişle korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlığından söz edilebilmesinin tek şartının, alanın doğal ya da kültürel özellikleri nedeniyle özel bir statüye tabi tutulması gerekliliği olduğu, tescilin ise sözü edilen durumu açıklayıcı mahiyet taşıdığı, bu bakımdan olay tarihi itibariyle kazı mahallinin resmen tescil edilerek koruma altına alınmamış olmasının sanık hakkında 2863 sayılı Kanunun 74/1-2. cümlesindeki indirimin uygulanmasını gerektirmeyeceği anlaşılmakla, tebliğnamedeki bozma görüşüne iştirak edilmemiştir....

              Sulh Ceza Mahkemesinden verilen 05.11.2010 gün ve 2010/488 Esas, 2010/1052 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/4. maddesi uyarınca çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu cezaların hapis cezasına çevrilemeyeceği ve aynı maddenin 11. fıkrası uyarınca ilamın Cumhuriyet Başsavcılığınca mahallinin en büyük mal memuruna gönderilmek suretiyle 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uyarınca tahsili cihetine gidilmesi gerektiği gözetilmeksizin 5237 sayılı...

                Mahkemece, takip konusu 7031275 seri nolu, 31/12/2017 keşide tarihli, 135.000,00 TL bedelli çekin arka yüzünde ibraz tarihi olmadığından kambiyo niteliği olmadığı, en iyi tevdi mahallinin çekin ait olduğu banka hesabında yasal ibraz süresinde çek bedelinin hesapta bulundurulması suretiyle borçtan kurtulunması mümkün olduğu gerekçesiyle davacının davasının kısmen kabul, kısmen reddi ile: 7031275 seri nolu 31/12/2017 keşide tarihli, 135.000,00 TL bedelli çekle ilgili talebin kabulü ile icra takibinin İİK'nın 170/a. maddesi gereğince 135.000,00 TL'lik kısmı ve ferileri yönünden takibin kısmen iptaline, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilerek, bu kararın tarafların istinaf başvurusu ile Bölge Adliye Mahkemesince incelenerek, alacaklının istinaf başvurusunun kabulüyle ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak, itirazın reddine ilişkin hüküm kurulduğu görülmüştür....

                  (2) Mahkeme, ödemeyi meneden kararında muhataba, vadenin gelmesi üzerine poliçe bedelini tevdi etmeye izin verir ve tevdi yerini gösterir. "6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 759. maddesi uyarınca "(1) Poliçeyi eline geçiren kişi bilinmiyorsa, poliçenin iptaline karar verilmesi istenebilir....

                    m. 125/1 hükmü gereğince “aynen ifa" talebi ile istenebileceği, halbuki aynen ifadan vazgeçen davacının TBK m. 125/son hükmünce sözleşmenin sonlanmasını tercih ettiği açıkça anlaşıldığından TBK m. 125/1 hükmünce gecikme tazminatını isteyemeyeceği; bununla birlikte kira kayıpları da olumlu (müspet) zarar olduğundan kira kaybının da sözleşmeden dönme halinde isteyemeyeceği, Sözleşmede kararlaştırılan ceza koşulunun (cezai şartın) şimdilik ----- tahakkuk ettiği tarihten itibaren en yüksek mevduat faizi birlikte davalılardan müşterek ve müteselsUen tahsili talebi: Sözleşmenin ------hükmünde kararlaştırılan inşaatın vadesinde tamamlanmaması halinde gecikilen her ay için rayiç kira bedelinin ödenmesine ilişkin ceza koşulunun, TBK m. 179/11 hükmünce "(asıl borçla)İfayla birlikte istenen ceza koşulu" olduğu; "gecikmenin üç ayı geçmesi halinde ek üç aylık sürede de İnşaatın tamamlanmaması halinde yüklenicinin ---- ödemesine ilişkin ceza koşulunun da yine TBK m. 179/11 hükmünce "(asıl borçla ifayla...

                      UYAP Entegrasyonu