Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince" Davacı taraf iş akdinin geçersiz nedenle feshedildiğini, bu nedenle işe iade davası açıldığını, işe iade davasında feshin geçersiz nedenle yapıldığının tespit edilerek davacının işe iadesine karar verildiğini, işe iade kararının kesinleşmesinden sonra davalılardan Turkuaz Grup şirketine işe iade talebinde bulunduğunu, ancak işe davet edilmediğini belirterek kıdem, ihbar ve işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süreye ilişkin ücret alacaklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmektedir. Benzer nitelikte olup Çorlu 1. İş Mahkemesi'nde görülmekte olan davada süresi içerisinde işe iade talebinde bulunulmadığından bahisle taleplerin reddine karar verildiği ancak kararların henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre, davacının Çorlu 6....

Somut olayda, davacının iş akdinin feshedilmesi üzerine açtığı işe iade davasının Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, davacının süresinde işe iade başvurusunda bulunduğu, davalı işveren tarafından davacının işe başlatılmadığı, davacını kesinleşen mahkeme kararında tespit edilen işe başlatmama tazminatına hak kazandığı (boşta geçen süre ücret alacağının davalı tarafça işe başlatılmadığı tarihte ödenmiş olduğu) kesinleşen işe iade kararı gereğin de davalı işveren tarafından yapılan feshin geçersiz olduğu, davacı tarafın kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, yine tespit edilen hizmet süresine göre bakiye 20 gün yıllık izin ücret alacağının bulunduğu, hükme esas bilirkişi raporunda emsal ücret bilgileri dikkate alınarak yapılan hesaplamanın dosya içeriğine uygun olduğu, davalı vekilinin istinaf itirazlarının yerinde olmadığı anlaşılmıştır....

Davacı işçinin kesinleşen işe iade kararını tebliği almasına müteakip 10 İşgünü yasal sürede Üsküdar 25.Noterliğİ’nİn 08.01.2019 tarih ve 00866 yevmiye numaralı ihtarnamesiyle işe İade başvurusunda bulunduğu, davalı şirketin 10.01.2019 tarihinde tebliğ aldığı işe iade başvurusuna müteakip bir aylık işe başlatma süresi içerisinde Beyoğlu 37.Notcrliği'nin 30.01.2019 tarih ve 2230 yevmiye numaralı İhtarnamesiyle davacı işçiye işe başlatma çağrısında bulunduğu, makul bir süre içinde işe başlamasının ihtaren bildirildiği, davacı işçinin işe davet bildirimini 31.01.2019 tarihinde tebliğ aldığı anlaşılmıştır....

İşçi, işe başlatılma konusundaki iradesini bizzat işverene iletebileceği gibi vekili ya da üyesi olduğu sendika aracılığı ile de ulaştırabilecektir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen görüşü bu yöndedir (Yargıtay HGK 17.6.2009 gün ve 2009/9‑232E, 2009/278K.). İşveren işe iade için başvuran işçiyi (1) ay içinde işe başlatmak zorundadır. Aksi halde en az dört, en fazla sekiz aylık ücret tutarında belirlenen iş güvencesi tazminatı ile boşta geçen süreye ait en çok dört aya kadar ücret ve diğer hakları işçiye ödemek zorundadır. İşçinin işe iade yönündeki başvurusu samimi olmalıdır. İşçinin gerçekte işe başlamak niyeti olmadığı halde, işe iade davasının sonuçlarından yararlanmak için yapmış olduğu başvuru geçerli bir işe iade başvurusu olarak değerlendirilemez. İşçinin süresi içinde işe iade yönünde başvurusunun ardından, işverenin daveti üzerine işe başlamamış olması halinde, işçinin gerçek amacının işe başlamak olmadığı kabul edilmelidir....

Gerekçe: Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, mahkemece feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmiş olması isabetlidir. Ancak, işe iade davası netice olarak bir tespit davası olup tespit davalarında yalnızca tespit hükmü verilir, eda hükmü verilemez. Somut olayda, mahkemece bu husus gözetilmeden davacının çalıştırılmadığı süre içerisinde en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsiline karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir. Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir....

    Gerekçe: Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, mahkemece feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmiş olması isabetlidir. Ancak, işe iade davası netice olarak bir tespit davası olup tespit davalarında yalnızca tespit hükmü verilir, eda hükmü verilemez. Somut olayda, mahkemece bu husus gözetilmeden davacının çalıştırılmadığı süre içerisinde en çok 4 aya kadar ücretinin ve diğer haklarının davalıdan tahsiline karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir. Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir....

      İşe iade dosyasında kesinleşme şerhinin bulunmadığı, (sistemden yapılan incelemede de tespit edilememiştir.) kesinleşme şerhli kararın davacıya tebliğ edilmediği, mahkeme kararının tespit hükmü niteliğinde olup işe iade davasında verilen kararının edaya yönelik avukatlık ücreti ve yargılama gideri ile ilgili kısmının icra konusu edilebilmesi için kanun kesinleşme şerhini aramamıştır. İlk derece mahkemesinin davacının işe iade talebinin süresinde yapıldığının kabulüyle davanın kabulüne ilişkin karar vermesi isabetli ise de, işe başlatmama tazminatı niteliği itibariyle tazminat olduğundan yasal faiz uygulanması gerekirken mevduat faizine karar verilmiş olması isabetli bulunmamıştır....

      tüm süreç usule, kanuna uygun ve samimi bir şekilde yürütülmüş ise de davacı taraf kötü niyetli olarak iş yerini terk ettiğini, ardından müvekkili şirketin işe başlatma davetinin samimi olmadığını ileri sürerek ve iş yerini terk etttiğim tespit edilemez gibi bir düşünce biçimiyle huzurdaki davayı ikame ettiğini, -Huzurdaki davanın ikame süreci yukarıda belirtildiği şekilde gerçekleşmiş olup tüm bahsi geçen sebepler neticesinde işe iade hususunda samimi olmayan bir taraf var ise bu taraf davacı taraf olduğunu, yerel mahkemece kesinleşen işe iade kararının ardından yasal süresi içinde işe başvuruyu yapan ve belirlenen günde işyerine giden bir işçinin nedensiz yere işyerinden ayrılması hayatın olağan akışına aykırı olduğu belirtilmiş ise de bu tespite katılmak mümkün olmadığını, -Davacı zaten işe iadesine karar verilmesi ve kararın kesinleşmesi halinde kendisine ödenen tazminatları ödemesi gerektiğini bilerek işe iade davasını ikame ettiğini, sonrasında işe iade talebiyle müvekkili şirkete...

      İşçinin işe iade yönündeki başvurusu samimi olmalıdır. İşçinin gerçekte işe başlamak niyeti olmadığı halde, işe iade davasının sonuçlarından yarar-lanmak için yapmış olduğu başvuru geçerli bir işe iade başvurusu olarak değerlendirilemez. Başka bir anlatımla, işçinin süresi içinde işe iade yönünde başvurusunun ardından, işverenin daveti üzerine işe başlamamış olması ha-linde, işçinin gerçek amacının işe başlamak olmadığı kabul edilmelidir. Bu durumda işverence yapılan fesih, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 21/5. maddesine göre geçerli bir feshin sonuçlarını doğurur. Bunun sonucu olarak da, işe iade davasında karara bağlanan işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süreye ait ücret ve diğer hakların talebi mümkün olmaz. Ancak, geçerli sayılan feshe bağlı olarak işçiye ihbar ve koşullan oluşmuşsa kıdem tazminatı ödenmelidir (Yargıtay Dokuzuncu HD. 14.10.2008 gün 2008/29383 E., 2008/27243 K.)....

        İşçinin gerçekte işe başlamak niyeti olmadığı halde, işe iade davasının sonuçlarından yararlanmak için yapmış olduğu başvuru geçerli bir işe iade başvurusu olarak değerlendirilemez. 4857 sayılı Kanun'un 21. maddesine göre işveren işe iade için başvuran işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorundadır. Aksi halde feshin geçersizliği davasında belirlenen iş güvencesi tazminatı ile çalıştırılmadığı en çok dört aylık süre ücret ve diğer hakları ödenmelidir. İşverenin işe davete dair beyanının da ciddi ve samimi olması gerekir. İşverenin işe başlatma amacı olmadığı halde işe başlatmama tazminatı ödememek için yapmış olduğu çağrı, gerçek bir işe başlatma daveti olarak değerlendirilemez. İşçinin işe iade sonrasında başvurusuna rağmen işe başlatılmaması halinde, işe başlatılmayacağının sözlü ya da eylemli olarak açıklandığı tarihte veya bir aylık başlatma süresinin sonunda iş sözleşmesi işverence feshedilmiş sayılır....

          UYAP Entegrasyonu