Hastanın ölüme giden sürecine kanamanın etkisi olduğu yadsınamaz ise de, ölümün devam eden bir kanama tablosu ile bağdaşmadığı, böylece ölümün bir başka komplikasyon ile oluşabileceği, eldeki dosyaya göre durumu stabil olan hastanın klikte yatarak takibinde mahzur olmadığı savunması özellikle kapalı alana venöz kanayan ye durumu stabil olan hastalar için karşı delil olmadan ret edilemez. Otopside bir başka ölüm sebebi saptanamasa da, hasta ölü bulunarak otopsi yapılan bir vaka değil, klinik gözlem altında vefat eden özellikte olduğundan klinik takip ve bulguların ölüm sebebi belirlenmesinde değerlendirilmesi önem kazanmakta ve hastanın hipotansiyona meyletmeden ani ölümü ve canlandırma müdahalesi görmüş olması bir komplikasyona bağlı ölüm ihtimalini öne çıkartmaktadır. Dosya kayıtları devam eden bir akut kanamadan oluşan ölüme ait klinik durum ile uyumlu değildir....
Davalının Cevabı : Davalı vekili, zamanaşımı süresinin dolduğunu ve davanın mükerrer olarak açıldığını, müteveffanın başka işyerlerinde de çalışmalarının olduğunu, ölümün başka iş yerlerindeki kötü çalışma koşullarından doğduğunu, Kurumun gerekli önlemleri yaptığını, müvekkilinin kusuru bulunmadığını, ölümün meslek hastalığı sonucu gerçekleşmediğini, davacıların destekten yoksun kaldıkları iddiasının gerçek olmadığını, istenen manevi tazminat miktarlarının çok fazla olduğunu beyan ederek davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesinin Gerekçesi ve Kararı : İlk derece Mahkemesi tarafından kararda belirtilen gerekçelerle; davacı eşin maddi ve manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne, davacı ...'ın maddi tazminat talebinin reddine, davacı ..., Döndü, ... ve ...'nın manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....
azaldığı ve durumunun iyi olduğunun tespit edildiği ve dodex replasmanına devam edilmesine karar verildiği, 22.11.2009 tarihinde hastanın uyumsuz olması tedavisine devam etmemesi nedeniyle anılan tedavi programından çıkartıldığı, ölenin, bacaklarda güçsüzlük şikayeti ile 09.11.2009 tarihinde ......
Bu itibarla, sanık hakkındaki direnme hükmünün, gerekli araştırmanın mahallinde yapılıp ölümün yerel mahkemece tespiti ile sonucuna göre 5237 sayılı TCK’nun 64 ve 5271 sayılı CMK'nun 223. maddeleri uyarınca gereken hükmün verilmesinin temini için sair yönleri incelenmeksizin bozulmasına karar verilmelidir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle; 1- ... İcra Ceza Mahkemesinin ... gün ve ... sayılı direnme hükmünün, sanığın direnme kararından sonra 04.04.2015 tarihinde öldüğü belirtildiğinden gerekli araştırmanın mahallinde yapılıp ölümün yerel mahkemece tespiti ile sonucuna göre 5237 sayılı TCK’nun 64 ve 5271 sayılı CMK'nun 223. maddeleri uyarınca gereken hükmün verilmesinin temini için sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, 2- Dosyanın, mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 23.02.2016 tarihinde yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi....
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum avukatının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Bazı hükümleri dışında 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasa'nın 20/3 maddesi “İş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünü % 50 oranının altında kaybetmesi nedeniyle sürekli iş göremezlik geliri bağlanmış iken ölenlerin, ölümün iş kazası veya meslek hastalığına bağlı olmaması halinde sigortalının almakta olduğu sürekli iş göremezlik geliri, 34'üncü madde hükümlerine göre hak sahiplerine gelir olarak bağlanır.” hükmünü getirmiştir. 5510 sayılı Yasa'nın 17. maddesi, iş kazası ve meslek hastalığı, hastalık ve analık hallerinde ilgililere ödenecek ödenekler...
, sigortalının 17. maddeye göre tespit edilen aylık kazancının 55'inci maddenin ikinci fıkrasına göre güncellenerek 34. madde hükümlerine göre aylık bağlanacağı düzenlemesi getirilmiştir....
bakılmaksızın, sigortalının 17. maddeye göre tespit edilen aylık kazancının 55'inci maddenin ikinci fıkrasına göre güncellenerek 34. madde hükümlerine göre aylık bağlanacağı düzenlemesi getirilmiştir....
bakılmaksızın, sigortalının 17. maddeye göre tespit edilen aylık kazancının 55'inci maddenin ikinci fıkrasına göre güncellenerek 34. madde hükümlerine göre aylık bağlanacağı düzenlemesi getirilmiştir....
bakılmaksızın, sigortalının 17. maddeye göre tespit edilen aylık kazancının 55'inci maddenin ikinci fıkrasına göre güncellenerek 34. madde hükümlerine göre aylık bağlanacağı düzenlemesi getirilmiştir....
İhtisas Kurulunun 26.07.2000 tarih ve 1169 sayılı raporuna göre “ “ölümün ateşli silah yaralanmasının tedavisi için hepatit virüslü kan verilmesi sonucu gelişen akut hepatitten ileri geldiğinin” ” tespit edildiği, ölümün maktûlün ateşli silahla yaralanması sonucu ameliyat sırasında verilen hepatit virüslü kanın vücuda verilmesi ile fail H....S....’in iradesi dışında gayri melhuz sebebin birleşimi ile meydana geldiği, sanıkta öldürme kastının bulunduğu, ancak öldürme kastı ile ika edilen eylemin direk sonucunda kişinin ölmediği tedavi ve ameliyat sonucu kurtarıldığı, fakat failin iradesi haricinde eklenen başka sebebin birleşimi ile meydana geldiği kabul edilerek, sanığın 765 sayılı TCY’nın 451, 59. maddeleri uyarınca 16 yıl 8 ay ağır hapis cezasıyla cezalandırılmasına, hakkında 31 ve 33. maddelerin uygulanmasına, 6136 sayılı Yasanın 13/1 ve 765 sayılı TCY’nın 59. maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis ve 50.000.000 lira ağır para cezası ile cezalandırılmasına, emanette kayıtlı tabanca, şarjör...