Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının sağlık kuralları bakımından günde ancak 7,5 saat veya daha az çalışılması gereken işler hakkındaki yönetmelik kapsamında çalışmadığını, işyerinde düzenli ölçümlemelerin yapıldığını, davacının sağlığını olumsuz yönde etkileyecek bir ortam bulunmadığını, davacı taleplerinin yersiz olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Mahkemece; davacının TİS imzalamaya yetkili sendika üyesi olduğunu, sağlık kuralları bakımından günde ancak 7,5 saat veya daha az çalışılması gereken işler hakkındaki yönetmelik kapsamında çalıştığını, ancak çalışmalarının günlük 8,5 saat olduğunu, bu çalışmaların puantaj kayıtlarından tespit edildiğini, dolayısıyla davacının fazla çalışması bulunduğunu, bunun yanında TİS'ten kaynaklı kısa çalışma primi alacağına hak kazandığını belirterek davanın kabulüne karar verilmiştir....

kredi kartlarının şifresiyle verildiği, sanığın değişik tarihlerde kendisine verilen kredi kartları ile katılanın rızası ve haberi olmadan toplam 17.036.30 TL nakit para çektiği, bankalardan gelen hesap ekstreleri üzerine katılanın durumu tespit ettiği ve bu şekilde katılanı borçlandırdığının iddia olunması karşısında, eylemin 5237 sayılı TCK'nın 245/1 maddesinde tarifini bulan banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçuna uyduğu gözetildiğinde; İddianamedeki anlatım ve nitelendirmeye göre, Yargıtay Kanununun Değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesi Yüksek (8.) Ceza Dairesi'nin görevi dahilinde olduğundan Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın ilgili Daireye gönderilmesine, 22.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca yapılan tespit ile ilgili kararın Resmi Gazete'de yayımlanmasını müteakip, bu tespite karşı ilgililer, onbeş gün içinde dava açabilir. Belirtilen süre hak düşürücüdür. 6356 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinin birinci fıkrasına göre, işkolları, Kanuna ekli (1) sayılı cetvelde gösterilmiştir. Maddenin ikinci fıkrasına göre ise, bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işler de, asıl işin girdiği işkolundan sayılır. Yine aynı maddede, bir işkoluna giren işlerin neler olacağının, işçi ve işveren konfederasyonlarının görüşü alınarak ve uluslararası normlar göz önünde bulundurularak, yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiştir. İşkolu kavramı sendikaların faaliyet alanlarını belirleyen temel bir öğedir. Birbirine benzer işler bir hukuki kalıp altında toplu iş hukukuna sunulmaktadır....

      Dairemizin 27.04.2021 tarihli kararında: Davacının çalışmalarının sağlık kuralları bakımından günde ancak 7,5 saat veya daha az çalışılması gereken işler hakkındaki yönetmelik kapsamında çalışıp çalışmadığının tespiti uyuşmazlığın çözümü açısından elzemdir. İlk derece mahkemesi bu hususta usulüne uygun bir tespit yapmamıştır. Bu haliyle ilk derece mahkemesi uyuşmazlığın çözümü bağlamında esaslı delilleri toplamamış olup sözü edilen delillerin toplanması için İstanbul Mahkemelerine talimat yazılarak davacının çalışmalarının sağlık kuralları bakımından günde ancak 7,5 saat veya daha az çalışılması gereken işler hakkındaki yönetmelik kapsamında gerçekleşip gerkçekleşmediğinin tespiti bakımından uzman bilirkişi HEYETİ ile keşif yapılarak rapor alınmasının istenmesi gerekmektedir, denilerek ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak, mahkemesine iade edilmiştir....

      C) Yargılama Safhasının Özeti: Mahkeme’nin 08.03.2012 tarihli, 2011/29 E. ve 2012/208 K. sayılı kararı ile davalı Bakanlıkça işkolu tespit kararının yapıldığı işyerinde alt işveren olarak iş üstlenen şirkette çalışan işçilerin işyerinde fiilen yaptıkları işin asıl iş olarak hasta bakım ve tedavisine yardımcı işler olduğu, temizlik işinin ise yan iş olduğu kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile; davalı Bakanlığın 30.12.2010 tarihli ve 2010/102 sayılı “Genel İşler” işkoluna girdiğine dair tespit kararının iptaline, bu işyerinin İşkolları Tüzüğü’nün 24 nolu “Sağlık” işkoluna girdiğinin tespitine karar verilmiştir. Karar davalı tarafın temyizi üzerine Dairemizin 02.06.2012 tarihli ilamı ile, uyuşmazlıkta eksik araştırmayla ve taraf teşkili sağlanmadan sonuca gidilmesi nedeniyle bozulmuştur....

        Malatya Büyükşehir Belediyesi Ulaşım ve Toplu Taşıma İnşaat ve Taahhüt Proje ve Müşavirlik Turizm Telekom Ticaret A.Ş. davalı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından 13/06/2018 tarih ve 30450 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2018/31 karar numaralı işkolu tespit kararının ikinci paragrafında yer alan ... SGK sicil numaralı işyeri ile ilgili bölümünün iptali ile anılan işyerinin tamamının 20 sıra numaralı “Genel işler” işkoluna girdiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Asıl dava ile birleşen üçüncü dava olan Malatya 2. İş Mahkemesi’nin 2018/292-2018/555 E.K. sayılı dosyasında davacı ... Sendikası davalı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından 13/06/2018 tarih ve 30450 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2018/31 karar numaralı işkolu tespit kararının ikinci paragrafında yer alan ... SGK sicil numaralı işyeri ile ilgili bölümünün iptali ile anılan işyerinin tamamının 20 sıra numaralı “Genel işler” işkoluna girdiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir....

          Ayrıca sözleşme dışında da işler yapıldığı davalı iş sahibinin kabulünde olup toplam ödeme tutarının 57.500,00 YTL olduğu taraflar arasında ihtilafsızdır. Mahkemesince, hükme esas alınan 22.02.2007 tarihli bilirkişi raporunda, toplam iş bedeli müteahhit kârı hariç 91.200,50 YTL olarak bulunmuş, bu bedel, davacı tarafından, davadan önce yaptırılan tespitle alınan bilirkişi raporunda belirlenen bedelin hak ve nefaset kurallarına uygun olduğu görüşüne dayandırılmıştır. Tespit ve mahkemece alınan bilirkişi raporlarının incelenmesinde iş bedeli bulunurken, sözleşme içi ve dışı işler her hangi bir ayırıma ve hesaplamaya tabi tutulmaksızın değerlendirildiği görülmüştür. Oysa, taraflar arasındaki sözleşmede yazılı işlerin Borçlar Kanunu'nun 365. maddesi gereğince sözleşme fiyatları içinde değerlendirilmesi, sözleşme dışında yapılan işlerin ise Borçlar Kanunu'nun 366. maddesi gereğince yapıldığı yıl mahalli rayiçleriyle bedellerinin ayrı ayrı belirlenmesi gereklidir....

            KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davacı vekilinin değişiktespit dosyasında yapılan tespit masraflarının yargılama giderine dahil edilmesi gerektiğine yönelik istinaf itirazı dışındaki diğer yönlere ilişkin istinaf başvurusunun HMK 353/1- b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİ, davacı vekilinin değişiktespit dosyasında yapılan tespit masraflarının yargılama giderine dahil edilmesi gerektiğine yönelik istinaf başvurusunun KABULÜ ile (hükmün istinaf edilmeksizin veya istinaf itirazları reddedilerek kesinleşen yönleri aynen korunmak suretiyle), bu kısım için düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere istinaf incelemesine konu yerel mahkeme kararının HMK'nun 353/1- b.2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, Yerine; 2- Davanın KISMEN KABULÜ ile; eksik işler ile gizli ayıplı işlerin bedeli olan 13.931,67- TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 3- Kabul edilen dava değeri...

            in ne sözleşmelerde ne de protokolde taraf olmadığı, tapu kayıtlarında da uyuşmazlık konusu edilen dairelerden birine malik olduğu bir dönem tespit edilemediği gerekçesiyle bu davacı yönünden eksik işler bedeli ve kira tazminatı yönünden açılan davanın reddine, davacılar .... ve ...'ın (A) blok ... numaralı daireye hiç malik olmadan eksiklikleriyle birlikte devrettikleri gerekçesiyle bu bağımsız bölüm ile ilgili taleplerinin reddine....'ın (C) blok ... numaralı ve (E) blok ... numaralı daireler yönünden kira tazminatları taleplerinin reddine, (C) blok ... numaralı dairede ....921,00 TL kira kaybı zararı oluştuğu gerekçesiyle talebinin kısmen kabılüne, ...'ın binanın ortak yerlerinde yapılmamış olan eksik işler bedeli olan ....015,00 TL olduğu, (C) blok .... kat ... no'lu ve (E) blok .... kat ... no'lu meskenlerin arsa payına isabet eden eksik işler bedelinin ....608,33 TL olduğu gerekçesiyle talebinin kısmen kabulüne, ...'ın (C) blok ... numaralı daireyi ....'...

              Köyü 473 parsel sayılı 6.950 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, senetsiz ve belgesizden taşınmazın tamamının tahdit içinde iken Sulh Hukuk Mahkemesinin 1957/260-1958/300 sayılı kararı ile orman sayılmayan yerlerden olduğuna karar verildiğinden söz edilerek tarla niteliği ile Hüsmen İşler adına tespit ve tescil edilmiş, satış yoluyla davalılara geçmiştir.. 464 parsel sayılı 8.400 m2 yüzölçümündeki taşınmaz senetsiz ve belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla niteliği ile Hüsmen İşler adına tespit ve tescil edilmiş, satış yoluyla davalılara geçmiştir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazların öncesinin orman olduğu ve 2/B madde uygulaması sonucu Hazine adına orman sınırları dışına çıkartıldıklarından tapu kayıtlarının iptali ile Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır....

                UYAP Entegrasyonu