Tarafların bildirmiş olduğu deliller toplandıktan sonra kuyuların açıldığı taşınmaz üzerinde keşif yapıldığı, keşif sonrası bilirkişi kurulunca hazırlanan 28/03/2019 tarihli rapora göre, dava konusu taşınmazın çeşitli noktalarında 150-200 metre ara ile zemin sondajlarının yapıldığı, yapılan sondajlardan karot örneklerinin alındığı ve alınan karot örneklerinin açılan zemin sondaj kuyu başlarında yer aldığının tespit edildiği, heyet olarak her ne kadar 29 adet kuyu lokasyonu tespit edilemediyse de kuyuların açıldığının verilen belgelerde açılan sondajlara ait tutanak veya kuyu teslim kütüğü varsa ve kişiye ödenen bedel sözleşmede ön görülen metraj kadar ödeme yapılmışsa buda kuyuların istenen metrajlarda kuyu açımının yapıldığı ve açım sonrası kuyu teslim tutanaklarının olması kuyuların açıldığının kanıtı olduğunun rapor edildiği görülmüştür....
İHTİYATİ TEDBİR KARARI: Bakırköy 2.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nin 2021/597 Esas ve 15.11.2021 tarihli ara kararıyla, "Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalı adına kayıtlı olduğu bildirilen ... sayılı tasarım tescil belgelerinin üçüncü kişilere devrinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiş olmakla, davada davalı adına tescilli tasarımın hükümsüzlüğü talep edildiği hususu da nazara alınarak, dava dilekçesi ve ekli belgelere göre, HMK'nın 389 ve devamı maddeleri ile SMK'nın 159. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile, takdiren 5.000,00 TL teminat karşılığında, davalı adına kayıtlı olduğu bildirilen ... sayılı tasarım tescil belgeleri davalı adına kayıtlı ise, 3. şahıslara devrinin önlenmesi açısından TPMK sicil kaydına tedbir konulmasına" karar verilmiştir....
ın adına kayıtlı tüm gayrimenkullerin 3.şahıslara devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davalı vekili, davacının şartları oluşmayan yönetim kayyımı atanma ve tüm ihtiyati tedbir taleplerinin reddine, TTK M.636/3 kapsamında davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına karar verilmesini, yasal gerekçeden yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARAR ÖZETİ : Yerel mahkemece verilen 18/03/2021 tarihli ara karar ile;"davacının, şirkete yönetim kayyımı atanması, Sarıçam ilçesi Çarkıpare Mahallesi ... ada ... parsel sayılı taşınmazın 3.kişilere devrinin önlenmesi, davalı şirket yetkilisi ...'...
na muvazaalı olarak devredilen "... " adresindeki taşınmazın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için tedbir kararı verilmesine, Çankaya Tapu Müdürlüğü ve Trafik Tescil Müdürlüğüne müzekkere yazılarak Davalı şirkete ait menkul ve gayrimenkul mal varlığının üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için sicile şerh düşülmesinin istenilmesine, davalı şirketin "..." markası üzerindeki lisans kullanım hakkının devredilmesinin önlenmesi için de tedbir kararı verilmesine, bu konuda marka sahibi ... Anonim Şirketi'ne ve Türk Patent ve Marka Kurumuna müzekkere yazılmasına, Müvekkil ...'ün davalı şirket ortaklığından çıkmasına, fazlaya ilişkin talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla ortaklık payı olarak şimdilik 100.000,00-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte müvekkile ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı şirket üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
bulunulduğu, davalı şirket mülkiyetinde olduğu iddia edilen mal varlığının satılmaması için savcılık dosyası ile tedbir kararı verildiğini, ayrıca ------- kararına itiraz ile sahte evraklarla yapıldığı iddia edilen tescil işleminin iptali ve yok hükmünde sayılması için------ Esas sayılı dosyası ile dava ikame edildiğini ve mezkur mahkeme kararı ile davalı şirket hisselerinin devrinin önlenmesi ve davalı şirketin maliki olduğu taşınmaz ile ilgili tedbir kararı verildiğini, dava dışı -------- benzer suçtan mahkumiyet kararının olduğunun tespit edildiğini, müvekkillerinin bilgisi ve rızası olmadan davalı şirket hisselerini kendi lehine olacak şekilde devrettiğini, şirket tarafından yapılması gerekli sair işlemlerinin olduğunu ancak şirketin organsız kaldığını bu nedenlerle, davalı şirkete kayyım atanmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
iptal edildiği, davacı şirkete ait işletme ruhsatının askıya alınmasından sonra 25/01/2008, 28/01/2008 ve 11/03/2008 tarihlerinde yapılan denetimlerde tespit edilen giderilmemiş eksikliklerin uçuş emniyeti bakımından tehlike arz ettiği kanaatine varıldığından, işletme ruhsatının iptaline ilişkin işlemde hukuka aykırılık görülmediği; nitekim, ruhsatın askıya alınmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada, ......
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Talep, limited şirket müdürünün azli davasında tedbiren davalının şirket işçilerinin çıkışlarına dair SGK da yaptığı işlemin iptali, Yedaş ve Yepaş 'a davalı ortak tarafından elektrik kesintisi için yapılan başvuruların iptali, şirkete ait demirbaşların 3. kişilere devrinin önlenmesi, davalı ortağın şirketin aleyhine işlem yapmasının önlenmesi ve dava sonuçlanıncaya kadar davalının müdürlük görevinden azli istemine ilişkindir. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır. Yerel Mahkemece 14/02/2022 tarihli ara karar ile davacının ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulü ile, şirkete ait demirbaşların 3. kişiye devrinin önlenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş olup iş bu hüküm ihtiyati tedbir isteyen davacı tarafça istinaf edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29.12.2010 gününde verilen dilekçe ile suya elatmanın önlenmesi ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 04.04.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı köy temsilcisi tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, paylı malik olduğu 812 parsel sayılı taşınmazında bulunan su kaynağının 4-5 metre yakınında davalı tarafından kuyu açılması nedeni ile suyun kesildiğini, davalının suya ihtiyacı olmadığını belirterek davalının suya elatmasının önlenmesini, uğradığı zararın karşılığı olarak 500 TL tazminatın davalıdan tahsilini istemiştir....
Tespit davaları bir hukuki ilişkinin var olup olmadığının belirlenmesine yönelik olarak açılan davalar olup 6100 sayılı HMK'nın 106. maddesinde düzenlenmiştir. Mahkemece, dava konusu edilen maden işletme ruhsatının işletme izni ile birlikte davalı tarafından davacıya devredildiğinin tespitine karar verilmiş olup bu karar tespit hükmü niteliğindedir. Hükümde yer alan yasal koşulların sağlanması halinde işletme ruhsatının davacıya devir ve tesciline yönelik husus tespit hükümünü açıklamakta olup hükmü şarta bağlı hale getirmemektedir. Hüküm bu haliyle HMK 297 maddesinde aykırı olmadığından, usul ve kanuna uygun bulunduğundan Adalet Bakanlığının bu yöne ilişkin kanun yararına temyiz talebinin reddi gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Adalet Bakanlığının kanun yararına temyiz talebinin REDDİNE, gereği yapılmak üzere kararın bir örneğinin ve dava dosyasının Adalet Bakanlığına gönderilmesine, 24/052022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Danıştay Onuncu Dairesi'nin 11/03/2020 günlü, E:2016/9753, K:2020/1190 sayılı kararıyla, Davacı şirkete ait işyerine, İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmeliğin 13. maddesinin 1. fıkrası uyarınca, işyeri açma ve çalışma ruhsatı verilmesini müteakip 1 ay içinde kontrol edilmemesi nedeniyle ruhsatının kesinleştiği, kesinleşen ruhsatlarla ilgili yapılacak denetimin ise Yönetmeliğin 13. maddesinin 2. fıkrasına göre, işyeri açma ve çalışma ruhsatının verilmesinden sonra yapılacak denetimlerde mevzuata uygun olmayan unsurların ve noksanlıkların tespiti halinde, işyerine bu noksanlık ve hatalarını gidermesi için bir defaya mahsus olmak üzere onbeş günlük süre verilmesi gerektiği, somut olayda ise davacıya ait işyerinde, işyeri açma ve çalışma ruhsatı yönünden herhangi bir denetim yapılmadığı gibi mevzuatta öngörülen bu sürenin de verilmediği, davalı idarenin ana taşınmaz yönünden yaptığı denetim sonucunda tespit edilen aykırılıkların giderilmesi için, alışveriş merkezinin sahibi...