Yargıtay’ın kararlılık kazanmış uygulamalarına göre; tespit dışı bırakılan bir yerin, Türk Medeni Kanununun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddesi hükümlerine göre, tapuda tescil edilebilmesi için, tespit dışı bırakılma işleminin yapıldığı tarihten, dava tarihine kadar 20 yıldan fazla süre ile anılan maddelerde belirtilen koşullar altında tasarruf edilmesi gerekir. Kural bu olmakla beraber Daire uygulaması gereğince, tespit dışı bırakılma tarihinden itibaren makul süre içerisinde açılan davalarda, tespit dışı bırakılma tarihinden önceki zilyetliğin kazanma bakımından tespitten sonra başlayacak zilyetliğe eklenmesi mümkündür. Somut olayda: dava konusu taşınmaz bölümü; dosyada bulunan ve davacılar adına tespit ve tescil edilen taşınmazlardan 133 ada 211 parsele ait kadastro tutanağına göre, 06.04.2007 tarihinde yapılan kadastro çalışmaları sırasında paftasında yol olarak gösterilmiştir. Temyiz incelemesine konu eldeki dava ise, 31.07.2007 tarihinde açılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVATÜRÜ:TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın onanmasına, düzeltilerek onanmasına ve bozulmasına ilişkin yukarda belirtilen ilamın karar düzeltme yolu ile incelenmesi ... vd. tarafından süresinde istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Dosya içeriğine, mahkeme kararında belirtilip, Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere ve dava dilekçesinde tespitten sonraki nedenlere dayanılmadığına göre Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440.maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Kanun'un 442.maddesi uyarınca 314.48 TL para cezası ile aşağıda yazılı bakiye red karar düzeltme harcının düzeltme isteminde bulunanlardan alınmasına, 09.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
önceki nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davası olduğu belirtilerek, Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi” gereğine değinilmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1727 KARAR NO : 2023/28 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇAYIRALAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/20 ESAS-2022/51 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Tespitten Önceki Hukuki nedene dayalı) KARAR : T.C. KAYSERİ BAM 4. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1727- 2023/28 T.C. KAYSERİ BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1727 KARAR NO : 2023/28 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN DOSYANIN MAHKEMESİ : Çayıralan Asliye Hukuk Mahkemesi NUMARASI : 2022/20 Esas-2022/51 Karar KARAR TARİHİ : 25/05/2022 DAVACI : T1 VEKİLİ : Av. T2 DAVALI : T3 VEKİLİ : Av....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 126 ada 153 parsel sayılı 5.702,43 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit edildikten sonra hükmen 2.050,64 metrekare olarak tescil edilmiş, daha sonra ...'e intikal etmiştir. Davacı ... ve ..., tespitten önceki bir tarihte yapılan ölünceye kadar bakma sözleşmesine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar ...ve ..., ölü ...'...
Hukuk Dairesi uygulaması gereğince makul süre içerisinde açılan bir dava olduğu kabul edilmektedir.Bu nedenle kural olarak davacının tespitten önceki kazanmayı sağlayan sürenin hesaba katılması mümkündür. Ne var ki davacı dava dilekçesinde dava dışı 143 ada 23 ve 24 sayılı parseller ile bu parseller arasında kalan ve onlarla birlikte kullandığı dava konusu yol ve boşluğun da dedesinden babasına ve babasından kendisine intikal ettiğini bildirmiştir. Keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklarda aynı olguyu doğrulamıştır. Bu durum karşısında davacının babasından kalan tereke TMK. nun 701 ve 702. maddeleri gereğince elbirliği mülkiyet hükümlerine tabidir. Davacı sadece kendi adına tescil isteğinde bulunduğundan terekeye dahil bir taşınmaz için bir veya birkaç mirasçının üçüncü kişilere karşı dava açarak tescil isteğinde bulunması olanaklı değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESPİTTEN ÖNCEKİ HUKUKİ SEBEBE DAYALI ŞERH İPTALİ İSTEMLİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; tapu kaydındaki intifa hakkının terkini istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 03.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESPİTTEN ÖNCEKİ HUKUKİ SEBEBE DAYALI ŞERH İPTALİ İSTEMLİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; tapu kaydının beyanlar hanesindeki şerhde isim düzeltilmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 16.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,7.3.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
adına, 1/2'sinin ..., ..., ... ve ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 14.10.2019 tarih 2016/12273 2019/6365 Esas, Karar sayılı ilamıyla; davanın, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davası olduğu, çekişmeli 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ilişkin kadastrosu tutanağının 17.09.2004 tarihinde düzenlendiği ve tespitin itiraz edilmeksizin 02.02.2005 tarihinde kesinleştiği, davacıların tespitten önceki hukuki nedene dayalı olarak 03.03.2015 tarihinde dava açtıkları, buna göre, tespitin kesinleştiği 02.02.2005 tarihi ile dava tarihi olan 03.03.2015 tarihi arasında 3402 sayılı Kanun'un 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü süre dolduğu, Mahkemece, hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, esasa girilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu belirtilerek hükmün bozulmasına karar verilmiş, bu kez bozma ilamına karşı davacılar vekili...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, şahsi hakka dayalı tapu iptali ve tescil, terditli olarak tazminat istemine ilişkindir. Bilindiği ve öğretide de kabul edildiği üzere ihtiyati tedbir ''kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca davacı veya davalının dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı ön görülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır'' şeklinde tarif edilmiştir....