Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, tespitten sonraki satın almaya dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olmakla, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun Geçici 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 2015/8 sayılı iş bölümü kararı uyarınca temyiz inceleme görevinin Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunması nedeniyle görevli Dairenin belirlenmesi bakımından dosyanın, 6644 sayılı Kanunla değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/2 maddesi uyarınca Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 16.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, tespitten sonraki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olmakla, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun Geçici 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 2015/8 sayılı iş bölümü kararı uyarınca temyiz inceleme görevinin Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunması nedeniyle görevli Dairenin belirlenmesi bakımından dosyanın, 6644 sayılı Kanunla değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/2 maddesi uyarınca Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 22.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, tespitten sonraki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olmakla, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun Geçici 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 2015/8 sayılı iş bölümü kararı uyarınca temyiz inceleme görevinin Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunması nedeniyle görevli Dairenin belirlenmesi bakımından dosyanın, 6644 sayılı Kanunla değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/2 maddesi uyarınca Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 22.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Bu hali ile davanın, tespitten önceki nedene dayalı olarak açıldığı kuşkusuzdur. Davanın açıldığı 08.04.2015 tarihi itibari ile 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçirilmiş olması nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken, esasa girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalılara iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Davacı ...tarafından davalı aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde tespitten önceki tarihte açılan tescil davası, davaya konu olan 104 ada 13 parsel hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmış, davacı ... tarafından 103 ada 10 ve 104 ada 18 parsel sayılı taşınmazlar hakkında satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasına dayalı olarak açılan dava da iş bu dava dosyası ile birleştirilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacılar ... ve ...'un davalarının kabulüne; dava konusu 104 ada 13 parsel sayılı taşınmazın davacı ... adına, dava konusu 103 ada 10 ve 104 ada 18 parsel sayılı taşınmazların ise davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir....

            in de zeminde 1 parsel sayılı taşınmazı arsa vasfıyla zilyet etmesine rağmen kadastro sırasında 2 parsel sayılı taşınmazın arsa vasfıyla adına tespit edildiği, diğer bir anlatımla taşınmazların zemindeki kullanımlarının aksine hem parsel numaraları hem de vasıflarının ters olarak yazılmak suretiyle adı geçenler adına tespit ve tescil edildiği anlaşılmaktadır. Davacı tespitten önceki sebeplere dayalı olarak eldeki davayı açtığı, davalı ... ve ....nin davacı ...'nün kötü niyetli olduğunu iddia ve ispat etmiş olmadıkları, istendiğinde İcra iflas Kanunu'nun 94/3. Maddesi uyarınca İcra Müdürlüğünden alacakları yetkiyle 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü süre içinde aslında davalı ...'in maliki olduğu ancak sehven davacı ... adına tespit ve tescil edilen 145 ada 1 parsel sayılı taşınmazın borçlu ... adına tescili istemiyle dava açma haklarının bulunduğu açıktır....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Davacı taraf, çekişmeli taşınmazı 01.07.2007 düzenleme tarihli senet ile satın aldığını ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Çekişmeli 171 ada 12 parsel sayılı taşınmazın dosya içerisinde bulunan tespit tutanağının incelenmesinden taşınmazın tespitinin 16.02.2007 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Şu halde; dava; tespitten sonraki satın alma ve zilyetlik iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, kararı inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 30.01.2019 tarih, 2019/1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu halde bu husus maddi hata sonucu göz ardı edilerek dosyanın Dairemize gönderilmiş olduğu anlaşılmış olmakla dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 29.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Bu süre geçtikten sonra, tespitten önceki hukuki sebeplere dayanılarak 21/2. madde uyarınca 5 yıllık süre içinde açılan davaların ise Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekir. Somut olayda; davacı ... İdaresi tarafından davanın 30 günlük askı ilan süresinden sonra 5 yıllık süre içinde Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığı ve mera komisyon kararının iptali ile birlikte taşınmazın orman olduğu iddiasıyla tescilinin istendiği anlaşılmakla, mülkiyet uyuşmazlığı söz konusu olduğundan, davanın adli yargı yerinde çözülmesi gerekirken, uyuşmazlığın idari işlemin iptaline ilişkin olduğu değerlendirilerek davanın usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Kabule göre de; Mahkemece, davanın reddine karar verildiği halde, davada kendisini vekille temsil ettiren davalı ... lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi de usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı ......

                  Bu durumda, dava sırasında tespit tutanağının kesinleşmediği ve tespitten önceki haklara dayandığı anlaşılmakla, davanın Çubuk Kadastro Mahkemesinde bakılıp sonuçlandırılması gerekir SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Çubuk Kadastro Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 18.04.2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                    GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Dosya içeriğine, mahkeme kararında belirtilip, Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere, dava dilekçesi içeriğinden davanın tespit öncesi nedenlere dayalı olarak açıldığı, Dairemizce de iddia ve savunmanın bu yönde değerlendirildiği ve davacının tespitten sonraki sebeplere dayalı olarak hak düşürücü süreye bağlı olmaksızın ayrıca dava açılabileceğinin anlaşılmasına göre iddia ve savunma tespit öncesi nedenlere göre Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440.maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Kanun'un 442.maddesi uyarınca 264.60 TL para cezası ile aşağıda yazılı bakiye red karar düzeltme harcının düzeltme isteminde bulunandan alınmasına, 13.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu