Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA TÜRÜ : TESCİL KANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı,...Köyü çalışma alanında bulunan ve 2006 yılında yapılan kadastro sırasında paftasında yol olarak tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle 04.07.2011 tarihinde dava açmıştır. Yargılama sırasında ... dava konusu yerin kendi parseline de giden yol olduğu iddiası ile davaya katılmıştır. Mahkemece usule ilişkin Yargıtay Bozma İlamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Şöyleki; uyuşmazlık, tapulama çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan taşınmaz içindeki bir kısım yerin zilyetlikle edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır. Herşeyden önce dava konusu taşınmazın, zamanaşımı yoluyla kazanılması için hangi nitelikte tescil harici bırakıldığının bilinmesi gerekir. Kadastro Müdürlüğünün 23.03.2009 tarihli yazı cevabında nizalı taşınmazın 1985 yılında yapılan tapulama çalışmalarında boş ve hali vaziyette olduğundan tapulama harici bırakıldığı belirtilmektedir. Taşınmazın bulunduğu yeri gösterir paftada niteliği hakkında bir tespit yoktur. Dava konusu taşınmazın komşuları olan 583, 408 ve 388 parsel sayılı taşınmazlara ortak revizyon gören tapu kaydında taşınmazın bulunduğu güney yönü “cebel” yani dağ okumaktadır. Kural olarak dağ vasfı ile tescil harici bırakılan yerlerin Kadastro Kanununun 17.maddesi uyarınca imar - ihya ve zamanaşımı yolu ile kazanılması mümkündür....

      Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; ''Mahkemece, taşınmazların 1957 yılında yapılan tapulama çalışmalarında orman olarak tescil harici bırakıldığı, tescil harici bırakılma tarihi ile orman kadastrosunun kesinleştiği 23/11/1991 tarihi arasında zilyetliğin davalılar yararına hüküm doğurmayacağı, zilyetliğin, ancak orman kadastrosunun kesinleştiği 23.11.1991 tarihinden sonra başlayacağı, dava tarihi olan 13/09/2011 tarihi itibariyle 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğinin davalılar yararına oluşmadığı gerekçesiyle davacı Hazine tarafından açılan davanın kabulüne karar verilmiş ise de, delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülmüştür. Şöyle ki; yörede 1957 yılında yapılan genel arazi kadastoru sonucunda düzenlenen ve bir örneği dosyasına getirtilen orijinalinden fotokopisi çıkarılmış kadastro pafta örneğinden, çekişmeli taşınmazların bulunduğu alanın, arazi kadastrosu sırasında Devlet Ormanı niteliğiyle tesbit harici bırakıldığı anlaşılmaktadır....

        Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere yapılan inceleme neticesinde; Tescili talep edilen taşınmazın bulunduğu yerde ve genel yayın vasıtaları ile ilanının yapılması gerekmekte olduğu, mahkemece gerekli ilanların yaptırıldığı, davacının senetsizden zilyetlikle edindiği taşınmaz olmadığı görülmüştür. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde belirtilen A,B,C harfi ile gösterilen tescil harici bırakılan yerlerde kadastro çalışmalarının 19.03.1981- 19.05.1981 tarihleri arasında yapılmış olup 25.03.1983 tarihinde kesinleşmiş olduğu, söz konusu taşınmazlarda birebir kullanım olmadığından tescil harici bırakıldığı ve yenileme kadastrosu yapılmadığı anlaşılmıştır. Kesinleşme tarihi ve dava tarihi arasında 20 yıl süre geçmiştir....

        Köyü Bahrat mevkiinde bulunan arazi kadastrosunda tespit harici bırakılan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, zamanaşımı zilyedliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu ileri sürerek Medeni Yasanın 713. maddesi hükmüne göre adına tescilini istemiştir. Mahkemece, davanın REDDİNE, dava konusu taşınmazın Orman vasfı ile Hazine adına Tesciline karar verilmiş hüküm davacı vekili ile davalı hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Yasanın 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 26/11/2001 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır.Genel arazi kadastrosu işlemi 27.05.1958 tarihinde tamamlanmıştır....

          Mahallesi çalışma alanında 2010 yılında yapılan kullanım kadastrosu sırasında, kendisi adına kullanım şerhi verilen ve 22.07.2014 tarihinde 6292 sayılı Kanun gereğince yapılan satış işlemi ile tamamı kendisine kayden intikal eden 27948 ada 19 parsel sayılı taşınmazın devamında bulunan tescil harici taşınmaz bölümünün de kendi kullanımında bulunduğu iddiasına dayanarak adına tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi tarafından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur....

            Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Yasanın 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır. Genel arazi kadastrosu işlemi 1965 yılında yapılmış ve kesinleşmiştir. Kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmiştir....

              Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden sonra 12.08.1987 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 2007 yılında 4999 Sayılı Yasaya göre fenni hataları düzeltme çalışması yapılmıştır. Genel arazi kadastrosu işlemi 03.02.1958 tarihinde kesinleşmiştir. Çekişmeli taşınmaz bu çalışmada orman niteliğiyle tespit harici bırakılmıştır. Mahkemece hükme esas alınan uzman orman ve ziraat bilirkişi raporlarında, taşınmazın orman sayılmayan, eğimi % 5, üzerinde 50-60 yaşlarında meyva ağaçları bulunan yerlerden olduğunun açıklanması üzerine davacı adına tescile karar verilmiştir. 3402 Sayılı Kadastro Yasasının uygulanmaya başladığı 10/10/1987 tarihten önce 2613, 5602 ve 766 sayılı Yasaların hükümlerine göre, kadastrosu yapılacağı ilan edilen ve önceden sınırları belirlenen çalışma alanları içerisindeki ormanlar tesbit dışı bırakılmışlardır....

                Mahallesi çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmışlardır. Yargılama sırasında ... ve arkadaşları davacı ile aynı nedene dayalı olarak davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacı ve katılanların davasının kısmen kabulüne, fen bilirkişisi ...'ın 09.07.2014 havale tarihli raporuna ekli krokide (A1) olarak gösterilen 98,25 metrekarelik bölümün 116 ada 71 parsele eklenmesi sureti ile, (A2) ile gösterilen 119,20 metrekarelik bölümün 116 ada 52 parsele eklenmesi sureti ile tapuya tesciline, (A3) ile gösterilen 63,69 metrekarelik bölüme yönelik davanın ise reddine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  Davacı gerçek kişi vekili 27/06/2011 havale tarihli dava dilekçesi ile Özbağı Beldesinde bulunan 547 parsel nolu taşınmazı müvekkilinin 40-50 yıldan beri malik sıfatıyla davasız ve fasılasız olarak ekip biçtiğini belirterek taşınmazın müvekkili adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapulama komisyonunca orman olduğu gerekçesiyle tapulama harici bırakılan taşınmazın tescili isteminden kaynaklanmaktadır. Mahkemece, her nekadar taşınmazın tapulama komisyonunca orman olarak tapulama harici bırakıldığı ve daha sonra orman tahditi yapılmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de; yapılan inceleme ve araştırma hüküm vermeye yeterli değildir. Şöyle ki; çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu yapılıp yapılmadığı resmî olarak sorulup saptanmamıştır....

                    UYAP Entegrasyonu