Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava Araç Kadastro Mahkemesinde açılmış, Mahkemenin 03.06.2004 günlü kararıyla; dava konusu taşınmazın kadastro tespit tutanağı düzenlenmeyen tescil harici yol olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilerek dosya Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesince; davacı Hazine ve müdahil Orman Yönetiminin davasının kısmen kabulüne ve bölgede genel kadastrodan önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosuna göre taşınmazın (B) ile gösterilen kısmının orman sınırları içinde kalması nedeniyle bu kısım yönünden davanın kabulüne, orman vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline, krokide (A) ile gösterilen kısmın ise; köy yoluyla bütünlük arz ettiği, fiili zeminde yol olması gerekçesiyle bu kısma ilişkin davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine ve müdahil Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın tapuya tespit ve tesciline ilişkindir....

    Şöyle ki; Kadastro Mahkemesinin 1982/39 Esas 1993/349 Karar sayılı dosyası arasında davalı bulunan ve dava konusu tescil harici taşınmaza sınır olan 146, 199, 339 ve 340 parsel sayılı taşınmazlar, dava konusu taşınmazın bulunduğu tescil harici bırakılan pürenlik niteliğindeki bölümün devamı ve aynı nitelikte bulunduğu gerekçesiyle orman niteliğinde bulundukları kabul edilmiştir....

      tescil harici bırakılan alanlarda, daha sonra kesinleşen orman kadastrosu sonucunda orman sınırı dışında kalan tapulu ve tapusuz taşınmazların 3402 sayılı Kanuna göre kadastrosu yapılır hükmünün yer aldığını, bu madde hükümlerine göre dava konusu taşınmazların orman olduğu gerekçesiyle tescil harici bırakılan alanlar olmadığını, evvelce yapılan kadastro çalışmaları sırasında kadastro alanında olup tescil harici bırakıldıklarını bu nedenle ancak Hazine adına tescillerinin yapılabileceğini, aksi düşünülse dahi davalı açısından zilyetlik koşullarının oluşmadığını beyan ederek dava konusu taşınmazların davalı adına yapılan kadastro tespitinin iptali ile taşınmazların Hazine adına tescilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/06/2021 NUMARASI : 2019/246 ESAS 2021/367 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil KARAR : Mahalli mahkemesinden verilen karara karşı davalı Hazine vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup, dosya incelendi: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı temsilcisi dava dilekçesinde özetle; Karabük İli, Eflani İlçesi, Çamyurt Köyünde 2010 yılında yapılan kadastro çalışması sırasında 132 ada 52 parsel ve 113 ada 1 parsel arasında bulunan köy odası niteliğindeki taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında tahdit ve tespite tabi tutulmayarak tescil harici bırakıldığını, tespit harici bırakılan yerde köy odası niteliğinde taşınmaz bulunduğunu, üzerinde köy odası bulunan ve tespit harici bırakılan gayrimenkul üzerinde yapı bulunması münasebetiyle davacı T1 ait olduğunu, bu nedenle yargılamanın yapılarak 132 ada 52 parsel ve 113 ada 1 parsel arasında...

        Taşınmazın bulunduğu yerde yapılan genel arazi kadastrosunda tespit harici bırakılarak kesinleşmiştir....

          Köyünde yapılan tapulama çalışmaları sırasında, tapulama harici olarak bırakılarak ölçümü yapılmayan ve tapuları da verilmeyen yerlerin 5831 sayılı Kanun'la, 3402 Sayılı Kadastro Kanunu'na eklenen geçici 8. maddelerine göre ve Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün 2010/1 sayılı genelgeleri doğrultusunda kadastrosu yapılan ve kadastro çalışmaları esnasında dava konusu taşınmazın ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde davalı olduğu belirlenen 114 ada 145 parselin malik tespiti yapılmadan tutanağı davalı olarak tanzim edilip tutanak aslı ve eklerinin 3402 Sayılı Kanun'un 5. maddesi gereğince mahkemeye gönderildiğinden bahisle açılmıştır. Dava devam ederken davacı Hazine vekili; dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda taşınmazın kayalık ve çalılık olduğu, herhangi bir zirai kullanım olmadığı belirtildiğinden dava konusu taşınmazın Hazine adına tespit ve tescilini talep etmiştir. Birleşen davada ise davacı ...; ... İli ... İlçesi ... Köyü ......

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında Süleymanbeyler Köyü çalışma alanında bulunan 15 parsel sayılı 725 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, ...ve ... adına tespit edilmiş, tespite itiraz üzerine Kadastro Komisyonu kararı ile taşınmazın Havzai Fahmiye sınırları içinde tapusuz yerlerden olduğu, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle tescil harici bırakılması gerektiğinden hatalı yapılan tespitin iptali ile 15 parsel altında 725 metrekare olarak şağili ... olduğu belirtilmek suretiyle sınırlandırılmasına ve tapu sicilinde açılan kütük sayfasının iptaline karar verilmiş, karar 13.05.1984 tarihinde kesinleşerek taşınmaz tapu kütüğü iptal edilerek tescil harici bırakılmıştır. 2008 yılında 3402 sayılı Yasa'nın...

              Hukuk Dairesinin 06/10/2008 gün ve 11862-12167 sayılı bozma kararında özetle; " Davacıya ait 203 ada 10 parselin ( 2874 m² ) sınırında bulanan ve ... köyünde tapulama harici bırakılan yer hakkında açılan tescil davasının kabulüne karar verilmişe de , davacının tutunduğu ve 203 ada 10 parsele revizyon gören Eylül 1953 tarih 2254 numaralı toprak tevzi tapusunun haritası ile birlikte uygulanarak kapsamının belirlenmediği gibi, yörede orman kadastrosu yapılıp yapılmadığının da belirlenmediği, orman araştrıması yapılmadığı, bu araştırmalar yapılarak karar verilmesi " gereğine değinilmiştir. Mahkemece, Bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulüne ve 23.06.2011 günlü raporda (B) 2110 m² olarak gösterilen bölümün 10 sayılı parsele eklenmek suretiyle davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava tescil davası niteliğindedir....

                Şöyle ki; tescili istenen dava konusu taşınmazın arazi üzerinde ... bilirkişi ile keşfi yapılarak yüzölçümü koordinat değerleri ile birlikte belirlenmediği gibi, bir kısmının da Ergani Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/315-627 sayılı kararı ile tesciline karar verildiği kabul edildiği halde dava dosyası getirtilerek, tescile esas alınan tescil krokisi ... bilirkişi eliyle uygulanarak bu kısım düşüldükten sonra kalan bölüm hesaplattırılarak infazda karışıklığa yol açmayacak şekilde ... bilirkişiye kroki çizdirilmemiş, DSİ Genel Müdürlüğünden gönderilen infaza elverişli olmayan kroki hükme esas alınmıştır. -2- 2007/16592 - 2008/1981 Dava konusu taşınmazın bulunduğu yörede yapılan genel arazi kadastrosu sırasında çekişmeli taşınmaz paftasına orman sahası yazılarak tapulama harici bırakılmıştır. Orman kadastrosu ise halen yapılmamıştır....

                  Hukuk Dairesinin 03/06/2003 gün ve 2003/4047 - 4830 sayılı kararı ile ONANDIĞI, karar düzeltme talebinin de 08/03/2004 tarihinde reddedilerek kesinleştiği, bu karar infazı yapılmadan tescil konusu taşınmazın ... 4. Noterliğinin 26/05/2005 gün ve 17535 numaralı TEMLİKNAME ile 20.000.- TL. bedel karşılığında davacı...'e temliken satılmasından sonra, kararın infazı ve tapuya tescil edilmesi için Tapu Sicil Müdürlüğüne başvurulduğu, Tapu Kadastrosu Genel Müdürlüğü 12. Bölge Müdürlüğünün 24/02/2006 günlü yazıya "tescil kararı verilen yerin tescil harici, imar uygulaması sonucu yol ve yeşil alan olarak bırakılan yerde kaldığı, kullanım amacının değiştiği, bu sebeple kararın infazının mümkün olmayacağının" bildirildiği, ... Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığının 19/03/2008 günlü yazı cevabında ise "tescili istenilen 12145 m2 yüzölçümündeki alanın kadastro paftasına gösterilmemiş olması nedeniyle ......

                    UYAP Entegrasyonu