GEREKÇE: Dava, terekeye temsilci atanması davasıdır. Aynı mahkemede görülen 2018/15 esas sayılı davanın tereke tespiti, tereke defteri açılması ve terekeye temsilci atanması davası olup her iki dosyanın tarafları, konusu aynı olup birlikte görülmesi usul ekonomisine uygundur. Bir davada aynı maddi vakıalara dayanılarak ileri sürülen isteklerin birlikte incelenmesinde, sağlıklı bir hukuki değerlendirme yapılabilmesi bakımından hukuki yarar bulunduğu kuşkusuzdur. 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 166. maddesinin 1. fıkrasında; "Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar." hükmü düzenlenmiştir....
Davada, iştirak halinde mülkiyetin gereği miras yoluyla terekeye dahil olan taşınmaz ile ilgili kira alacağı ortaklardan biri tarafından takibe konu edilmiş, davalının itirazı üzerine itirazın iptali davası açılmıştır. Mirasçılardan biri tarafından dava açılması nedeniyle mirasçı kendi açtığı bu davayı yalnız başına yürütemeyeceğinden davanın bütün mirasçılar ile birlikte yürütülmesi gerekir. Bu durumda mahkemece, açılan iş bu davanın görülebilmesi için diğer mirasçıların davaya katılmalarının sağlanması veya TMK.640/3 maddesi gereğince terekeye temsilci tayin ettirmesi için davacıya uygun bir süre vermesi gerekir. Eğer diğer mirasçılar davaya katılmaz ve yazılı muvafakat da vermezler ise bu durumda davayı açan mirasçının terekeye bir temsilci tayin ettirmesi gerekir (TMK.640/3). Terekeye atanan temsilci, mirasçının açtığı davaya icazet verirse davaya tereke temsilcisi tarafından devam edilir....
Dosyanın incelenmesinde terekeye temsilci atanması için yetki verilen Ayancık Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/200 E sayılı dosyasında davacıya terekeye temsilci tayini için yetki ve süre verildiği görülmüştür. Bilindiği gibi terekeye ait bir hakla ilgili olarak açılacak davalarda kural olarak tereke 4721 sayılı TMK'nın 701 ve devamı maddeleri gereği elbirliği mülkiyete tabi olduğundan yasal istisnalar dışında (örneğin TMK 702/son) tüm mirasçıların birlikte hareket etmeleri veya aynı yasanın 640. maddesine göre terekeye temsilci atanması ve bu yolla davanın yürütülmesi gerekir. Ancak dava halefiyet esasına göre tereke adına değil de kendi miras payı için açılmışsa tüm mirasçıların onayının alınmasına gerek bulunmamaktadır....
Mahkemece, mirasbırakanın kendisine baktığı için taşınmazları davalıya temlik ettiği, saklı payları zedeleme kastının ispat edilemediği gerekçesiyle tenkis ve terekeye iade taleplerinin reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 25.20 TL. bakiye onama harcının temyiz edenlerden alınmasına, 03/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.Başkan...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TEREKE TEMSİLCİSİ: Av.NURİŞİN KURTAŞ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL VE TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakanı Salim Mutlu'nun, 490 ve 828 parsellerin tam mülkiyetini, 30 parselinde çıplak mülkiyetini mirasçıdan mal kaçırmak amacıyla davalı kızına tapuda satış göstermek suretiyle temlik ettiğini, gerçekte bedelsiz, muvazaalı işlem yapıldığını ileri sürerek tapu kaydının miras payı oranında iptali ve adına tescili olmadığı taktirde tenkise karar verilmesini istemiş, aşamalarda terekeye iade isteği bildirilmesi üzerine terekeye temsilci atanmıştır. Davalı, iddiaların yersiz olduğunu, murisin paylaştırma kastı ile hareket ettiğini, davacı lehine de temlikler yaptığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
ın ödediğini, bedeli muris tarafından ödenerek taşınmazın davalı adına tescilinin sağlanmasının denkleştirmeye tabi sağlararası karşılıksız kazandırma olduğunu ileri sürerek dava konusu 32 no'lu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ve terekeye iadesini talep etmiştir. TMK'nın 669. maddesi gereğince yasal mirascılar muristen miras paylarına mahsuben elde ettikleri sağlararası karşılıksız kazandırmaları, denkleştirmeyi sağlamak için terekeye geri vermekle birbirlerine karşı yükümlüdürler. Öyleyse bu talep bakımından tarafların gösterdikleri deliller değerlendirilerek sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken davacının göstermiş olduğu deliller toplanmadan, eksik inceleme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir....
Birleşen dava davacısı Fatih Taner vekili, murislerinin ölümünden 7 gün önce 45.009.177.294 TL.tutarındaki hazine bonosunu davalı Zuhal'e devrettiğini, bunun murisi kandırarak yapılan bir kazanım olduğunu, murisin baskı altında bu parayı kızına verdiğini bunun da davalının kötü niyetli olduğunu gösterdiğini, bu yüzden davalının aldığını terekeye iade etmek zorunda bulunduğunu belirterek 45.009.177.294 TL.karşılıksız kazandırmanın terekeye iade edilmesini , mümkün olmadığı taktirde davacının payına düşen 15.003.059.059 liranın davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın düzenlemiş olduğu rapor okundu, açıklamaları dinlendi, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı terekeye iade istemli tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakan babaları ...'ın 672 ada 756 parsel sayılı taşınmazını mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak davalı oğullarına 1/2'şer pay oranında satış suretiyle temlik ettiğini ileri sürerek taşınmazın tapusunun miraspayları oranında iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemiş, ıslah ile talebin terekeye iade istemine ilişkin olduğunu bildirmişlerdir....
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın dava şartı yokluğundan reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, terekeye iade talepli tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, mirasbırakanı ....n, 2693 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki 12 nolu bağımsız bölümünü teminat amaçlı olarak dava dışı.... temlik ettiğini, borç ödendikten sonra ise diğer borçlarından dolayı taşınmaza haciz koyulacağı endişesiyle taşınmazın..... tarafından davalıya devredildiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile mirasbırakanı adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....
iştirakçilerin katılımıyla ve terekeye iade şeklinde açılmadığından, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, ehliyetsizlik iddiası incelenmeden hüküm kurulmuş olması doğru değildir....