Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/440 Esas sayılı dosyası nezdinde karşı dava ikame edilmiş olup bahse konu karşı davada, dava dilekçesinin sonuç kısmında "davalının, mezkur taşınmaz için ödenen bedelin ölüm tarihindeki değerini bunun üzerinden hesaplanacak faizi ile birlikte miras bırakanın terekesine iade etmesine, iade edilecek tutarın davacının payı düşüldükten sonra mirasçılar arasında taksim edilmesine" yönelik talepte bulunulduğunu, 2022/440 Esas sayılı dosyasında ikame edilen karşı davanın konusu işbu dava dosyası ile aynı olup terekeye iade ve mirasçılar arasında taksim talebi içermesi sebebiyle tarafları ve sonuçları da aynı olduğunu, davacıların, müvekkillere kazandırma yapıldığına yönelik iddiaları açıkça maddi gerçeğe aykırı ve soyut nitelikte olup hukuken değer verilebilmesinin mümkün olmadığını, mezkûr dava dosyasında miras sebebiyle istihkak isteminde bulunulmuş olup öncelikle davacıların iddia ettikleri hususun terekeye ait olduğunu, sonrasında ise terekeye ait olan malın...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TEREKE -KARAR- Dava, TMK 669 maddesine dayanan denkleştirme amaçlı terekeye iade olmazsa tenkis isteğine ilişkin olup, davanın reddine ilişkin mahkeme kararı davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Davanın açıklanan bu nitelendirilmesine göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının inceleme görevi Yüksek 2.Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki, anılan Dairece daha önce görevsizlik kararı verilmiş olduğundan Daireler arasında temyiz incelemesi yönünden ortaya çıkan uyuşmazlığın Hukuk Başkanlar Kurulunca giderilmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına, 15.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Terekeye temsilci atanması ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2013/389 Esas sayılı dava dosyası sonuçlanmış ise dava dosyasının incelenmek ve iade edilmek koşuluyla bulunduğu yerden getirtilip dosyaya eklenmesi; eğer dava sonuçlanmamış ise vesayet altına alınması istenilen kişiye ilişkin olarak varsa dosya içerisinde bulunan sağlık raporu, yargılama oturumlarına ilişkin zabıt tutanakları ile dava ve cevap dilekçelerinin onaylı örneklerinin temyiz incelemesine konu eldeki dosyaya eklenmesi, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın geri çevrilmesi suretiyle Mahal Mahkemesi'ne İADESİNE, 30.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: MURİS MUVAZAASI NEDENİYLE KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, asıl ve birleştirilen davalarda öncelikli istek terekeye iade (mirasta iade- denkleştirme) olup; Daire'nin 19.12.2017 tarih ve 2015/16680 Esas- 2017/7457 Karar sayılı ilamında da bu nitelendirme ile karar bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyulmak suretiyle yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 23.01.2020 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 28.01.2020 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/12/2013 NUMARASI : 2008/505-2013/791 Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne,kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davanın davacı vekili ve davalı C......... A............ vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..................'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve terekeye iade isteğine ilişkin olup; dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal, hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde isabetsizlik bulunmamasına göre davacının miras payı oranında davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalı Canan'ın ve davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir....
Bilindiği gibi terekeye ait bir hakla ilgili olarak açılacak davalarda kural olarak tereke 4721 sayılı TMK'nın 701 ve devamı maddeleri gereği elbirliği mülkiyete tabi olduğundan yasal istisnalar dışında (örneğin TMK 702/son) tüm mirasçıların birlikte hareket etmeleri veya aynı yasanın 640. maddesine göre terekeye temsilci atanması ve bu yolla davanın yürütülmesi gerekir. Bundan ayrı, bir kısım mirasçıların terekeye iade istemiyle açtıkları davada, terekeye temsilci tayini için süre verilmesi halinde de böyle bir davanın açılması mümkün bulunmaktadır. Ancak dava halefiyet esasına göre tereke adına değil de kendi miras payı için açılmışsa tüm mirasçıların onayının alınmasına gerek bulunmamaktadır. (Yargıtay HGK. 11/11/2009 tarih, 2009/458 Esas 2009/498 Karar) Miras ortaklığı temsilcisi özel kayyım niteliğindedir. (TMK'nın 640. md.). Türk Medeni Kanununun 431. maddesi uyarınca vasi tayininde usul kayyım (mümessil) için de uygulanır....
Sulh Hukuk Mahkemesi, esasında görevsizlik kararında davacının terekeye temsilci tayini talebini değerlendirmiş, talep edilen hususların terekeye temsilci tayini suretiyle çözülmeyeceği kanaatine varılmış olduğundan mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde talep halinde dosyanın görevli ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Görevsizlik kararı kesinleştirilerek dosya ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davacının talebinin TMK'nın 640/3. maddesinde yer alan “Miras ortaklığına temsilci atanması” ve 589 vd. maddelerinde düzenlenen "Terekenin resmen idaresi için yönetici atanması" düzenlemeleri kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, her iki madde ile ilgili olarak inceleme ve değerlendirme yapma görevinin Sulh Hukuk Hâkimliğinde bulunduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
TMK’nın 644. maddesi gereğince bir mirasçı, terekeye dahil malların tamamı veya bir kısmı üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi isteminde bulunduğu takdirde sulh hakimi, diğer mirasçılara çağrıda bulunarak belirleyeceği süre içinde varsa itirazlarını bildirmeye davet eder. Elbirliği mülkiyetinin devamını haklı kılacak bir itiraz ileri sürülmediği veya mirasçılardan biri belirlenen süre içinde paylaşma davası açmadığı takdirde, istem konusu mal üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesine karar verilir. Mirasçılara gönderilecek davetiyede "belirlenen süre içinde elbirliği mülkiyetinin devamını haklı kılacak bir itiraz ileri sürülmediği veya paylaşma davası açılmadığı takdirde istem konusu mal üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesine karar verileceğinin" bildirilmesi zorunludur. Elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi davalarını mirasçılar açabilir....
nin yaptığı işin hesabını verme, müvekkili nam ve hesabına edindiği her şeyi iade etme veya saklamaya mecbur olduğunu ancak vekalet hükümlerine aykırı hareket ederek sattığı taşınmazın parasını tam ve eksiksiz olarak murise intikal ettirmediğini belirterek taşınmaz bedelinden murise intikal ettirilmeyen kısmın tespit edilip miras hisseleri oranında şimdilik 1.000 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılmasından kaynaklı miras payına yönelik alacak istemine ilişkindir. Mahkemece ‘... Miras bırakan adına açılan böyle bir davada, tüm mirasçıların davada yer alması zorunlu olduğu gibi, sonuç ve isteğinde terekeye iade biçiminde olması şarttır. Pay oranında tescil ve alacak isteğinin dinlenebilmesine olanak yoktur....
Bu nedenle, Mahkemenin temyiz başvurusunun süresinde olmadığından reddine ilişkin 02.03.2021 tarihli EK KARARININ KALDIRILMASINA, Somut olayda, dava konusu taşınmazın paylı mülkiyete tabi olduğu, bu durumda belirli bir paydaşa yönelik olmayan taleplerde paydaşlar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğunun gözetilmemesi, öte yandan davacının talebinin terekeye iade istemli olduğu göz ardı edilerek diğer mirasçıların muvafakatlarının alınması ya da terekeye temsilci atanması yoluyla taraf teşkili sağlanmadan davanın yürütülmesi, ayrıca ek karara dayanak yapılan muhtıranın da usulsüz olduğunun dikkate alınmaması doğru değildir....