WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İştirak halinde mülkiyetin gereği miras yoluyla terekeye dahil olan taşınmaz ile ilgili açılan dava ortaklardan birkaçı tarafından dava edilmiştir. Mirasçıların bir kısmı tarafından dava açılması nedeniyle mirasçılar kendi açtıkları bu davayı yalnız başına yürütemeyeceğinden davanın bütün mirasçılar ile birlikte yürütülmesi gerekir. Bu durumda mahkemece, açılan iş bu davanın görülebilmesi için diğer mirasçıların davaya katılmalarının sağlanması veya MK.640/3 maddesi gereğince terekeye temsilci tayin ettirmesi için davacılara uygun bir süre vermesi gerekir. Eğer diğer mirasçılar davaya katılmaz ve yazılı muvafakat da vermezler ise bu durumda davayı açan mirasçıların terekeye bir temsilci tayin ettirmesi gerekir (MK.640/3). Terekeye atanan temsilci, bir kısım mirasçının açtığı davaya icazet verirse davaya tereke temsilcisi tarafından devam edilir....

    davaya muvafakatlerinin olmaması halinde gündeme geleceği yerde bu husus atlanarak 02.02.2021 tarihli tensip zaptının 18 nolu kararı ile terekeye temsilci atanması için tarafına 2 haftalık kesin süre verildiğini, verilen bu kararın usul ekonomisine ve Yargıtayın yerleşik içtihatlarına aykırılık teşkil etmekte olup hak arama özgürlüğünü ihlal ettiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

      Bu durumda ...lı ''...'' mirasçıları davacıya göre 3. kişi durumunda olduğundan; dava kadastrodan önceki sebeplere dayalı olarak 3. kişilere karşı açılan tapu iptali ve tescil davasıdır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi uyarınca tereke adına açılıp takip edilen davaların tüm mirasçılar tarafından birlikte açılması veya tüm mirasçıların açılan davaya muvafakatlarının sağlanması ya da terekeye temsilci tayin edilerek davanın sürdürülmesi zorunludur. Taraf koşulu; 6100 sayılı HMK’nın 114/1-d maddesi gereğince dava şartı olup mahkemelerce re’sen gözetilecektir (HMK 115/1). Tüm mirasçıların davaya katılmaları veya muvafakat vermeleri sağlanmadan ya da terekeye temsilci atanmadan davacının tek başına genel mahkemede dava açıp bu davayı sürdürme yetkisi bulunmamaktadır....

        Ahmet Emre Karagöz'ün temsilci atanmasına karar verilmiştir....

        Ç.. vekilinin temyizine muvafakat edip etmedikleri hususunda yazılı açıklamalarının alınması, temyize muvafakat etmemeleri durumunda hükmü temyiz eden davalılara terekeye temsilci tayin ettirmesi için süre verilmesi ve sonucuna göre terekeye temsilci tayin edilmesi durumunda gerekçeli kararın, temyiz dilekçesinin ve işbu geri çevirme kararının tereke temsilcisine tebliği ile temyiz süresinin beklenmesi, kararı temyiz etmesi halinde temyiz dilekçesinin ya da dosyada bulunan temyiz dilekçesinin benimsediğine ilişkin beyanda bulunması halinde kimlik tespiti de yapılarak beyan dilekçesinin davacı tarafa tebliğinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 05.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Bu yolda ortakların tümünün muvafakati sağlanamazsa Türk Medeni Kanununun 640. maddesi hükmü uyarınca murisin terekesine görevli mahkemede temsilci atanması için davacıya süre verilir. Temsilci davacı dışında biri olursa davacının sıfatı sona ereceğinden davayı temsilci takip eder. Dava hakkına ilişkin olan bu hususun hakim tarafından kendiliğinden öncelikle nazara alınması gerekir. Somut uyuşmazlıkta, dava konusu 853 parsel sayılı taşınmazın ... payı ...oğlu.....'a, ..payı davalı adına kayıtlıdır. Davacı, davayı murisi ... oğlu...'ın mülkiyetine dayanarak açtığından pay elbirliği mülkiyeti niteliğindedir. Bu nedenle, diğer mirasçıların muvafakatlarının sağlanması ya da terekeye temsilci atanması sağlanarak taraf teşkilinin tamamlanması gerekir. "...oğlu ...'a" ait mirasçılık belgesinden mirasçıları arasında yer aldığı anlaşılan İlhami Yönden'in davaya muvafakatinin sağlanmadığı görülmektedir. Davacının payına dayanarak dava açtığı, "... oğlu ..'...

            Tereke adına açılacak davalarda bütün mirasçıların birlikte dava açması veya tamamının davaya muvafakat etmesi yahut terekeye temsilci atanması suretiyle davaya devam edilmesi zorunludur. ...'ün davacı dışında başka mirasçıları da bulunduğu dosyaya getirtilen mirasçılık belgesinden anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davacı ...'e diğer mirasçıların davaya muvafakatlerinin alınması veya ... terekesine temsilci atanması için süre verilmeli, verilen süresi içerisinde muvafakat alınmaması veya terekeye temsilci atanamadığı takdirde davanın reddine karar verilmelidir. Diğer yandan davacı taşınmazın 1500 metrekaresi için dava açtığı halde bu bölüm belirlenmeden talep dışına çıkılarak taşınmazın tamamı hakkında hüküm kurulması dahi isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle davalı ...'nun temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 02.10.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, 19.10.2011 gününde verilen dilekçe ile terekeye temsilci atanması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 20.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davacı Hazine, .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/5 Esas sayılı tasarrufun iptali davasının yargılaması sırasında vefat eden davalı ...'ün yasal mirasçılarının tamamının mirası reddettiklerini belirterek davalı ...'ün terekesini temsil etmek üzere temsilci atanmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı Hazine vekili temyiz etmiştir. Somut olayda; ......

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalılar aleyhine 02.03.2016 gününde verilen dilekçe ile terekeye temsilci atanması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanınn kabulüne dair verilen 13.07.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ..., davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, TMK'nın 640/3. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması isteğine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulü ile Menderes 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/178 Esas sayılı dosyasında dava konusu edilen 145 ada 3 parsel sayılı taşınmazdaki miras ortaklığına ...'ın temsilci olarak atanmasına karar verilmiştir....

                  İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine ve davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. 6.İstinaf Nedenleri 6.1.Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; Mahkemece ilk istinaf incelemesinden önce 6. celsenin 1 nolu ara kararıyla terekeye temsilci tayin etme konusunda taraflarına yetki verildiğini, bu yetkiye dayanarak Anamur Sulh Hukuk Mahkemesindeki 2017/360 E. sayılı dosyayla terekeye mümessil tayini konusunda dava açtığını, mahkemece 7. celsede kararından rücu ederek davanın usulden reddine kararı verdiğini, böylece muhtemel dava şartı yokluğunun giderilmesine engel olduğunu, iddia ve delil bildirme haklarının engellendiğini, bu davada terekeye temsilci atanmasa ve hatta diğer mirasçılar muvafakat vermese dahi davanın açılıp karar verilebileceğini düşündüklerini, ayrıca davaya katılmak istemeyen mirasçılardan birinin dava konusu yeri önceden işgal ederek muz serası yaparak kullanan kişi olduğunu, taşınmazı...

                    UYAP Entegrasyonu