Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açtıkları ancak ilgili dava dosyasının dosyamız arasında bulunmadığı, yine tarafların müşterek murisi Musa Çangal’ın terekesine ...’ın tereke temsilcisi olarak atandığı, tereke temsilcisi tarafından davacılar vekili Avukat ... ...’na tereke adına verilmiş vekaletnamenin dosya arasında bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu itibarla; 1- ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/428 Esas, 2015/68 Karar sayılı dava dosyasının getirtilip dosya arasına alınması, 2- Tereke temsilcisi ... tarafından tereke temsilcisi sıfatıyla tereke adına Avukat ... ...’na verilmiş bir vekaletname varsa aslının ya da harçlandırılmış ve baro pulu yapıştırılmış onaylı örneğinin dosya arasına alınması, bundan sonra dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Belirtilen işlemlerin yerine getirilmesi için dosyanın hükmü veren ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 13.04.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

    nin tereke temsilcisi olarak atanmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, bu durumda mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve buna bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer. Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesince tereke temsilcisinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin olarak verilen kararın tereke temsilcisi ...'ye tebliğ edilmesine karşın, tereke temsilcisi kararı temyiz etmemiş, ancak karar davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Ne var ki, davacı mirasçıların davada takip yetkisinin kalmaması nedeniyle kararı temyiz etme hakkı bulunmamaktadır....

      Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/1231 esas ve 2015/684 karar sayılı hükmü ile mirasbırakan ... terekesine ...’nun tereke temsilsi olarak atandığı, yargılamaya tereke temsilcisinin katıldığı, gerekçeli kararın temsilciye tebliğ edildiği, ancak tereke temsilcisinin kararı temyiz etmediği, kararın davayı açan mirasçı ... vekili tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 640. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve buna bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer....

        ın tereke temsilcisi olarak atandığını ancak bu temsilcinin istifa etmesi üzerine ...'ın yeni tereke temsilcisi olarak atandığını ancak davacıların 11.03.2013 havale tarihli dilekçe ile terekeye yeni ve hesap verebilir bir temsilcinin atanmasına karar verilmesini talep ettikleri, talebin Sulh Hukuk Mahkeme'sinin 16.05.2014 tarihli ek karar ile reddedildiği ,karardan sonra tereke temsilcisi ... Sulh Hukuk Mahkemesindeki 10.07.2014 tarihli beyanında istifa ettiğini belirttiği anlaşılmıştır. Dava, tereke temsilcisi olan ... 'ın değiştirilmesi talebine ilşkindir. Miras ortaklığı temsilcisi (TMK m.640) özel kayyım niteliğindedir. Türk Medeni Kanunu'nun 431. maddesi uyarınca vasi tayininde usul kayyım (mümessil) içinde uygulanır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi (Tereke Hâkimliği) Terekenin tasfiyesi istemi hakkında, Marmaris Sulh Hukuk ve Köyceğiz Sulh Hukuk (Tereke Hâkimliği) Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R İstem, ...'nin terekesinin tasfiyesine ilişkindir. Marmaris Sulh Hukuk Mahkemesince, müteveffanın MERNİS kayıtlarına göre son yerleşim yeri adresinin ".../..." ve yetkili mahkemenin Köyceğiz Sulh Hukuk (Tereke Hâkimliği) Mahkemesi olduğu gerekçesi ile yetkisizlik kararı verilmiştir....

            İlk derece mahkemesince devam eden bir tereke dosyası bulunduğu, söz konusu tereke sebebi ile şirkete ilişkin işlemlerde gerçek muhatap tereke dosyası ve tereke dosyasında seçilen tereke temsilcisi olduğundan genel kurulda paylı olarak oy kullanılması mümkün olmayacağı, bu hali ile mirasçıların şirket ile ilgili herhangi bir resmi işlem gerçekleştiremeyeceği, 03.02.2021 tarihinde genel kurul yapılması halinde telafisi imkansız zararlar sözkonusu olacağından 03.02.2021 tarihli Olağanüstü Genel Kurul yapılmasının HMK 389 maddesi gereğince durdurulmasına karar verilmiştir....

              Dosya içeriğinden; eldeki davada terekeye temsilci atandığı ve tereke temsilcisi ...’a gerekçeli karar usulünce tebliğ edilmesine karşın kararı temyiz etmediği, kararın davacılar vekili tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Nitekim, tereke temsilcisinin atanması ile tereke ortağının ya da ortaklarının terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçı veya mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve bununla bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer. Tüm bu açıklamalar karşısında davayı takip yetkisi sona eren davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, alınan peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 10.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Tereke Mahkemesi Taraflar arasındaki tereke hukukuna ilişkin davada ... Tereke ile Çanakkale Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tereke hukukuna ilişkindir. Türk Medeni Yasasının 589. maddesinde "miras bırakanın yerleşim yeri Sulh Hakimi, istem üzerine veya resen tereke mallarının korunması ve hak sahiplerine geçmesini sağlamak üzere gerekli olan bütün önlemleri alır.", aynı Yasanın 19. maddesinde de "Bir kimsenin ikametgahı, yerleşmek niyeti ile oturduğu yerdir" hükümleri yer almaktadır. Yerleşim yerinin tespit edilemediği hallerde, karine olarak nüfusa kayıtlı olunan yer de yerleşim yeri olarak kabul edilir. Dosya kapsamından, Çanakkale'de trafik kazasında ölen ... Karagöz'ün 15 yıldır Çanakkale İntepe Beldesinde oturduğu anlaşılmakla, yetkili mahkeme Çanakkale Sulh Hukuk Mahkemesidir....

                  Dosya içeriğinden; eldeki davada terekeye temsilci atandığı ve tereke temsilcisi ...'e gerekçeli kararın usulünce tebliğ edilmesine karşın kararı temyiz etmediği, kararın davacılar vekili tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Nitekim, tereke temsilcisinin atanması ile tereke ortağının ya da ortaklarının terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçı veya mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve bununla bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer. Tüm bu açıklamalar karşısında davayı takip yetkisi sona eren davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 22.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    Dosya içeriğinden; eldeki davada terekeye temsilci atandığı ve tereke temsilcisi ...’a gerekçeli kararın usulünce tebliğ edilmesine karşın kararı temyiz etmediği, kararın davacılar vekili tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Nitekim, tereke temsilcisinin atanması ile tereke ortağının ya da ortaklarının terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçı veya mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve bununla bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer. Tüm bu açıklamalar karşısında davayı takip yetkisi sona eren davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 24.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu