Nitekim, tereke temsilcisinin atanması ile tereke ortağının ya da ortaklarının terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçı veya mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve bununla bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer. Tüm bu açıklamalar karşısında, davayı takip yetkisi sona eren davacı vekilinin 18.11.2019 tarihli temyiz dilekçesinin REDDİNE, peşin alınan harcın davacıya geri verilmesine, 03.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
dosyası ve tereke dosyası ayrıntılı incelendiğinde ,işbu tereke dosyasındaki Vakıfbanka ait 2 adet tereke hesabı konusunda değerlendirme yapılmayan bilirkişi raporuna göre karar verildiği belirlenmiştir....
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen karar, tereke temsilcisine 06.01.2022 tarihinde tebliğ edilmiş; temyiz dilekçesi ise yasal süre geçirildikten sonra 22.01.2022 tarihinde verilmiştir. Öte yandan, davaya tereke temsilcisi atanmış olduğundan davacıların davayı takip yetkisi sona ermiş bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, tereke temsilcisinin temyiz dilekçesinin süre yönünden nedeniyle, davacılar vekilin temyiz dilekçesinin davayı takip yetkisi bulunmadığından ayrı ayrı REDDİNE, peşin alınan temyiz harcının istek halinde tereke temsilcisi ve davacılara iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 23/03/2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olmak üzere karar verildi....
ın temsilci olarak atandığı, davanın reddine ilişkin gerekçeli kararın tereke temsilcisine 03.09.2021 tarihinde tebliğ edildiği, ancak tereke temsilcisinin kararı temyiz etmediği, karara karşı davacı tarafından temyiz yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Nitekim, tereke temsilcisinin atanması ile tereke ortağının ya da ortaklarının terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçı veya mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve bununla bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer....
Sulh Hukuk Mahkemesinin 21.03.2017 tarihli ve 2014/697 Esas - 2017/306 Karar sayılı kararıyla mirasbırakan .....’in terekesine ...’in temsilci olarak atandığı, davanın reddine ilişkin gerekçeli kararın tereke temsilcisine 06.04.2022 tarihinde tebliğ edildiği, ancak tereke temsilcisinin kararı temyiz etmediği, karara karşı davacı vekili tarafından temyiz yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Nitekim, tereke temsilcisinin atanması ile tereke ortağının ya da ortaklarının terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçı veya mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve bununla bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer....
İlk derece mahkemesince devam eden bir tereke dosyası bulunduğu, söz konusu tereke sebebi ile şirkete ilişkin işlemlerde gerçek muhatap tereke dosyası ve tereke dosyasında seçilen tereke temsilcisi olduğundan genel kurulda paylı olarak oy kullanılması mümkün olmayacağı, bu hali ile mirasçıların şirket ile ilgili herhangi bir resmi işlem gerçekleştiremeyeceği, 03.02.2021 tarihinde genel kurul yapılması halinde telafisi imkansız zararlar sözkonusu olacağından 03.02.2021 tarihli Olağanüstü Genel Kurul yapılmasının HMK 389 maddesi gereğince durdurulmasına karar verilmiştir....
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm, tereke temsilcisi ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, davacı vekiline verilen kesin süreye rağmen tereke temsilcisini davaya dahil etmediği ve vekaletnamesini de sunmadığı gerekçesiyle taraf yokluğundan davanın reddine karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Terekeye temsilci tayininden sonra, tereke ortağının veya ortaklarının davayı takip yetkisinin ortadan kalkacağı ve davanın tereke temsilcisinin huzuruyla yürütülmesi gerekeceği tartışmasızdır. Bu nedenle mahkemece eldeki davada muris ... Karadeli terekesine temsilci olarak atanmış olan ...'...
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/1231 esas ve 2015/684 karar sayılı hükmü ile mirasbırakan ... terekesine ...’nun tereke temsilsi olarak atandığı, yargılamaya tereke temsilcisinin katıldığı, gerekçeli kararın temsilciye tebliğ edildiği, ancak tereke temsilcisinin kararı temyiz etmediği, kararın davayı açan mirasçı ... vekili tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 640. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve buna bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer....
Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açtıkları ancak ilgili dava dosyasının dosyamız arasında bulunmadığı, yine tarafların müşterek murisi Musa Çangal’ın terekesine ...’ın tereke temsilcisi olarak atandığı, tereke temsilcisi tarafından davacılar vekili Avukat ... ...’na tereke adına verilmiş vekaletnamenin dosya arasında bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu itibarla; 1- ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/428 Esas, 2015/68 Karar sayılı dava dosyasının getirtilip dosya arasına alınması, 2- Tereke temsilcisi ... tarafından tereke temsilcisi sıfatıyla tereke adına Avukat ... ...’na verilmiş bir vekaletname varsa aslının ya da harçlandırılmış ve baro pulu yapıştırılmış onaylı örneğinin dosya arasına alınması, bundan sonra dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Belirtilen işlemlerin yerine getirilmesi için dosyanın hükmü veren ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 13.04.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
nin tereke temsilcisi olarak atanmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, bu durumda mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve buna bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer. Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesince tereke temsilcisinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin olarak verilen kararın tereke temsilcisi ...'ye tebliğ edilmesine karşın, tereke temsilcisi kararı temyiz etmemiş, ancak karar davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Ne var ki, davacı mirasçıların davada takip yetkisinin kalmaması nedeniyle kararı temyiz etme hakkı bulunmamaktadır....