TMK'nın 605/2 maddesi gereğince "ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır." Bu maddeye dayanan talepler süreye tabi olmayıp, mirasçıların iyiniyetli ya da kötüniyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması; terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). Ancak, tereke borca batık olmasına rağmen TMK'nın 610/2 maddesinde açıklanan şekilde tereke işlemlerine karışan, tereke mallarını gizleyen veya kendine maleden mirasçı, mirası reddedemez....
Tereke taksim edilmediği sürece, mirasçılardan biri ya da bir kaçı tarafından sürdürülen fiili kullanımın, tereke adına olduğunu kabul etmek zorunludur. Bu durumda müşterek muris... mirasçısı olan davalının zilyetliğinin, kural olarak tereke adına sürdürüldüğü düşünülmelidir. Bu hususun aksinin; terekenin taksim edildiğinin davalı tarafça kanıtlanması gerekir. Hal böyle olunca davalıdan bu konudaki delilleri sorularak, bildirdiği delillerin toplanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 22.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesince, davacı ... terekesine ...’in tereke temsilcisi olarak atanması sonucunda davacı ... mirasçılarının davayı takip etme hakları ortadan kalkacağından İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etme haklarının bulunmadığı, tereke temsilcisinin istinaf dilekçesinde istinaf sebebi ileri sürülmediği gerekçesi ile bir kısım ... mirasçısının ve tereke temsilcisinin istinaf dilekçesinin reddine; İlk Derece Mahkemesi kararında davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin yerinde ve isabetli olduğu, davacı ve davalı sıfatının birleştirilmediği gerekçesi ile davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353-1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş, kararın tereke temsilcisi tarafından temyiz edilmesi üzerine, tereke temsilcisinin süresinde kararı temyiz etmediği gerekçesi ile ek karar ile tereke temsilcinin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. V....
Ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır. Bu olgunun saptanması için her zaman dava açılabilir. Bu hüküm çerçevesinde, mirasın hükmen reddi bir süreye tabi olmayıp, mirasçılar, alacaklılara karşı açacakları tespit davası ile terekenin borca batık olduğunun tespitini her zaman isteyebilecekleri gibi, mirasçılara karşı açılacak davada defi olarak da her zaman terekenin borca batık olduğu ileri sürülebilecektir. 610’uncu maddesinde, yasal süre içinde mirası reddetmeyen mirasçının, mirası kayıtsız koşulsuz kazanmış olacağı, ret süresi sona ermeden mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya miras bırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan, ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine mal eden mirasçının, mirası reddedemeyeceği hüküm altına alınmıştır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/856 Esas KARAR NO : 2022/235 DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul İstemli) DAVA TARİHİ : 29/12/2021 KARAR TARİHİ : 17/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ... ile ağabeyi ...'ün 25.04.2021 tarihinde vefat eden ...'...
Sulh Hukuk Mahkemesinin 24.12.2014 tarihli, 2014/263 esas ve 2014/1092 karar sayılı ilamı ile mirasbırakan ...’ın terekesine Av. ...’ın temsilci olarak atandığı, tereke temsilcisine usulüne uygun olarak tebligatların yapıldığı, ancak tereke temsilcisinin yargılamaya katılmadığı, mahkemece 19.01.2017 tarihli celsede tereke temsilcisinin duruşmada hazır olmadığı ve mazeret bildirmediği gerekçesiyle dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, mirasçı ... vekilinin 30.01.2017 tarihli dilekçesiyle yenileme talebinde bulunduğu, mahkemece 06.02.2017 tarihli ara karar ile tereke temsilcisi tarafından yenileme talebinde bulunulmadığı gerekçesiyle mirasçı ... vekilinin talebinin reddine karar verildiği, 21.04.2017 tarihinde de dosyanın işlemden kaldırılmasına rağmen üç ay içerisinde yenilenmesi talebinde bulunulmadığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, gerekçeli karar kendisine tebliğ edilen tereke temsilcisinin kararı temyiz etmediği, kararın davayı açan mirasçı Melihat...
Sulh Hukuk Mahkemesinin 18.05.2012 tarih, 2011/677 Esas ve 2012/237 Karar sayılı ilamı ile mirasbırakan ...’nın terekesine...’ın temsilci olarak atandığı, eldeki davada...’in 18.09.2012 tarihli 23 nolu celseye tereke temsilcisi sıfatıyla katıldığı, takip eden celselerin tereke temsilcinin yokluğunda sürdürüldüğü, gerekçeli karar kendisine tebliğ edilen tereke temsilcisinin kararı temyiz etmediği, kararın davacı ... vekili tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davadan dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm talepte bulunan ... vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, tereke mümessilinin tereke temsilciliğinden azline ilişkindir. Mahkemece talebin kabulüne, tereke temsilcisi olarak atanan ...'in tereke temsilciliğinden azline, temsilci olarak atanan Av. ...'ın mümessillik görevinin devamına ve idare edilecek terekenin büyük miktarda malvarlığına sahip olması ve yapılacak işlemlerin geniş kapsamı olması nedeniyle 2014 ocak ayından itibaren 15.000,00 TL olarak kendisine ücret takdirine karar verilmiştir. Hüküm, davacı ... vekili takdir edilen tereke mümessilliği ücretinin çok yüksek olduğu nedeniyle temyiz etmiştir. Miras ortaklığı temsilcisi özel kayyım niteliğindedir. TMK'nın 431. maddesi uyarınca vasi tayininde usul kayyım (mümessil) içinde uygulanır....
DAVA KONUSU : Tereke (Tespit İstemli) KARAR : Manavgat Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2020/27 E. - 2021/5 K. sayılı dosyası üzerinden istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize intikal eden dosya incelendi: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri Asu ve Arda’nın öğrenim gördüklerini, anneleri Pınar Tuluk’un babaları Adem Tuluk’a İstanbul 13....
Sulh Hukuk Mahkemesindeki 2020/19 Tereke sayılı tereke tespiti davasının devam ettiğini, muris tarafından düzenlenen Küçükçekmece 5. Noterliğinin 02/03/2016 tarih, 07472 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde vasiyetname ile müvekkilinin saklı payına ağır müdahalede bulunulduğunu, ayrıca vasiyetnamenin diğer davalıların baskısı ile müvekkilinin miras hakkını almasının engellenmesi amacıyla ve muvazaalı olarak yapıldığının tespit edildiğini, murisin vasiyetnamesinde tüm mal varlığını T3'e kalmasını vasiyet ettiğini bildirdiğini, murise zorla, tehdit ve baskı ile düzenletildiğini bildirerek tespit edilecek mallara kaçırılmasının önüne geçilmesi için tedbir konulmasına, vasiyetnamenin şekil şartı noksanlığı ve/veya zorlama, korkutma nedeniyle iptalini, mahkeme aksi kanaatte ise tespit edilecek malların müvekkilinin saklı payı oranında tenkisine karar verilmesini talep ettiğini bildirmiştir....