Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ün terekesine ...’in tereke temsilcisi olarak atandığı, gerekçeli karar kendisine tebliğ edilen tereke temsilcisinin kararı temyiz etmediği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve buna bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer. Somut olayda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen kararın tereke temsilcisi ...'e tebliğ edilmesine karşın, tereke temsilcisi kararı temyiz etmemiş, ancak karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Ne var ki, davacı mirasçıların davada takip yetkisinin kalmaması nedeniyle kararı temyiz etme hakkı da bulunmamaktadır....

    Bu nedenle davacılar vekilinin karara karşı karar düzeltme hakkı da bulunmadığından karar düzeltme dilekçesinin REDDİNE, Tereke temsilcisinin karar düzeltme sebeplerinin incelenmesine gelince, Mahkemece verilen gerekçeli kararın ilk tereke temsilcisi olan ...’e usulüne uygun biçimde tebliğ edildiği gibi tereke temsilcisinin karar düzeltme dilekçesinde yazılı nedenlerin de 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440. maddesinde gösterilen dört halden hiçbirine uymadığından, karar düzeltme isteğinin REDDİNE, tereke temsilcisinden HUMK'un 442/3. maddesi ve 4421 sayılı Yasa gereğince takdiren 490,00 TL para cezası alınmasına, karar düzeltme harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde davacılara iadesine, 24/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Dosya içeriği ve toplanan delillerden; ...Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/3 esas 2015/4 karar sayılı ve 20.01.2004 tarihli tereke dosyasında yargılama sırasında ölen davacı ... terekesine ...’ın temsilcisi olarak atandığı, duruşmalara katılan tereke temsilcisine gerekçeli kararın tebliğ edildiği, ancak; kararın davacı ... Biginsoy mirasçıları vekili tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 640. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve buna bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer. Somut olayda, tereke temsilcisi kararı temyiz etmemiş, ancak karar davacı ......

        Sulh Hukuk Mahkemesinin 12/10/2022 tarihli, 2021/1372 Esas, 2022/1784 Kararında hükmedilen tereke temsilcisinin emek ve mesaisine karşılık yıllık 2.000,00 TL' lik ücret yönünden herhangi bir karar verilmediğini ileri sürerek tereke temsilcisine hükmedilmeyen ücret yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. Muris Karin ve mirasçı Tansu vekili 09/05/2023 tarihli istinaf cevap dilekçesinde; istinaf edenin 25/10/2022 tarihinde tereke temsilcisi olarak atandığını, 04/01/2023 tarihinde feragat edildiğini, davanın bu nedenle reddine karar verildiğini, tereke temsilcisinin görevinin başlamadan sona erdiğini, tereke temsilcisinin duruşmalara katılmadığını, yalnızca istinaf dilekçesi verdiğini, temsilcinin görevi son bulduğundan istinaf başvurusunun reddinin, kararın tereke temsilci ücreti dışında kalan kısımlarının kesinleştirilmesi gerektiğini beyan etmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Tereke hukukuna ilişkin olarak açılan davada ... Sulh Hukuk ve ... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, tereke hukukuna ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 589. maddesinde "miras bırakanın yerleşim yeri Sulh Hakimi, istem üzerine veya resen tereke mallarının korunması ve hak sahiplerine geçmesini sağlamak üzere gerekli olan bütün önlemleri alır.", aynı Yasanın 19. maddesinde de "Bir kimsenin ikametgahı, yerleşmek niyeti ile oturduğu yerdir" hükümlerine yer verilmiştir. ... Tereke Hakimliğince, müteveffanın ölmeden önce, Yerleşim yerinin ... Beldesi, ... mahallesi ... Caddesi NO:... .../... olduğu gerekçesiyle, ... Tereke Hakimliğine yetkisizlik kararı verilmiştir. Söz konusu adresin ......

          Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/1463 - 1728 sayılı kararı ile mirasın reddine karar verildiği, Bursa Sulh Hukuk Mahkemesinin ihbarı ile dava açıldığı anlaşılmakla, yetkili mahkeme Bursa Tereke Mahkemesidir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Bursa Tereke Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 08/05/2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Hukuk Dairesi Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 1) Gerekçeli karar başlığında davalı ... vekili olarak gösterilen Avukat ...’a adı geçen davalı tarafından verilmiş vekaletname dosya içerisinde bulunmadığından, anılan davalı adı geçen avukata vekaletname vermiş ise, vekaletnamenin aslının ya da harçlandırılmış ve baro pulu yapıştırılmış onaylı örneğinin dosyaya konulması, vekalet vermemiş ise gerekçeli kararın 7201 sayılı Tebligat Kanunu ile Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde adı geçen davalıya tebliğ edilerek temyiz süresinin beklenilmesi, 2) Tereke temsilcisi ... tarafından, tereke temsilcisi sıfatıyla tereke adına Av. ...’a verilmiş bir vekaletname dosya içerisinde bulunmadığından, tereke temsilcisi tarafından adı geçen avukata tereke adına verilmiş vekaletname varsa aslının ya da harçlandırılmış ve baro pulu yapıştırılmış...

              Mahkemenin 2018/5 Tereke sayılı dosyasına davacının sunduğu dava dilekçesinde özetle; Özgür Kuyumculuk adı altına işyeri bulunan T9 ile ticari ilişkileri olduğunu, Kale Mahallesinde besicilik yaptığını, çevre il ve ilçelerden her yaştan büyük baş hayvanları alıp satmakta olduğunu, ayrıca MNG şirketinin kurbanlık ihtiyacını karşıladığını, 2017 yılında MNG şirketine 6 tane büyükbaş hayvan sattığını, kazandığı 150,000 TL parayı 23 Eylül 2017 günü kuyumcu T9'e götürerek külçe altın değerine göre hesaplamalar yaptığını, parayı teslim edip 1182 Gr....

              beklemeden yapılan işlem nedeniyle terekenin zarara uğrayabileceği, terekeden kiralanan boş ve kiraya vermeye elverişli olmayan taşınmazların kiraya verildikten sonra ihaleyi alan kişi tarafından boş olmadığı ve kullanamayacağını anladığında terekeye maddi ve manevi tazminat davası açabileceği, mahkemece verilen kararın terekeyi zarara uğratma ihtimali nedeniyle reddi hâkim talebinde bulunduğu, mahkemede görev yapan diğer hakimler zamanında tereke temsilcilerinin yaptıkları bütün iş ve işlemler nedeniyle hâkimden izin aldıkları, ancak mahkeme hâkiminin göreve atandığından bu yana tereke temsilcilerinin yaptıkları hiçbir hukukî işlem için mahkemeden izin almadıkları, tereke temsilcilerinin şahsı aleyhine tereke hakimliğinden izin almadan 100.000,00....

                Yukarıdaki açıklamalar dikkate alınarak somut olay değerlendirildiğinde, kamu görevlisi sıfatı bulunmadığı anlaşılan sanığın belirli bir şekilde kullanmak ve idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş tereke mallarının kiralanmasıyla elde edilen gelirden 34.988,41 TL'yi mal edinmek suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği gözetilmeden oluş ve dosya kapsamına uygun düşmeyen yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde beraatine karar verilmesi, Kanuna aykırı, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu