Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Miras ortaklığının temsilci atanması isteğinde husumet miras bırakanın tüm mirasçılarına yöneltilmelidir. Mirasçılar arasında uyuşmazlık olsa da olmasa da terekeye temsilci atanmasını yasal veya atanmış mirasçılar isteyebilir. Yetkili mahkeme, miras bırakanın yerleşim yeri mahkemesidir. Görevli mahkeme ise, sulh hukuk mahkemesidir. Tereke temsilcisi olarak mirasçılardan biri atanabileceği gibi üçüncü kişi de temsilci atanabilir. Ancak, mirasçılar arasında çıkar çatışması olduğu usulünce ispat edilirse, mirasçılardan biri terekeye temsilci atanmamalıdır. Miras ortaklığı temsilcisi özel kayyım niteliğindedir (TMK m. 640). Türk Medeni Kanunu'nun 431. maddesi uyarınca vasi tayininde usul kayyım (mümessil) için de uygulanır....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; Dosya içerisinde bulunan bilgi ve belgeler, müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde muris Hüseyin Işık'ın terekesine temsilci atanması talep edilmiştir. TMK. Nın 640/3 maddesine göre "mirasçılardan birinin istemi üzerine Sulh Hukuk Mahkemesi miras ortaklığına paylaşmaya kadar bir temsilci atayabilir." hükmünü düzenlemiştir. Tereke temsilcisi T5 ile mirasçılar arasında herhangi bir husumet veya menfaat çatışması bulunmadığından T5'ın TMK....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Terekeye temsilci atanması talebine ilişkin davada ... 13.Sulh Hukuk Mahkemesi ve... 7. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı gönderme kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R- Dava, terekeye temsilci atanması istemine ilişkindir. ... 13. Sulh Hukuk Mahkemesince, davanın tereke mahkemesince münhasıran görülmesi gereken işlerden olmadığı gerekçesiyle gönderme kararı verilmiştir. ... 7.Sulh Hukuk Mahkemesi ise, işbölümü itirazında bulunulmadığı ve davanın ilk açıldığı mahkmede görülmesi gerektiği gerekçesiyle gönderme kararı vermiştir. Dosya kapsamından, mirasbırakan... ’nin 12.03.2013 tarihinde vefat ettiği anlaşılmaktadır....

    Sulh Hukuk Mahkemesi Hakimliği'ne hitaben,18/02/2020 tarih 2020/138 Karar sayılı karar ile tereke temsilcisi olarak atandığını haricen öğrendiğini, gerek terekenin tespit edilememiş olması gerekse tereke temsilciliği konusunda tecrübesiz ve yetersiz olması nedeniyle ayrıca malum COVİD 19 salgınının olası sıkıntıları halinde görevini aksatabileceğinden resen atanmış olduğu tereke temsilciliği görevinden çekildiğini, gereğinin mahkemeden talep ettiğini beyan eder dilekçe verdiği görülmüştür. Dava, miras ortaklığına temsilci atanması istemine ilişkindir. Bilindiği üzere 4721 sayılı TMK'nun 640/3 maddesinde ; " Mirasçılardan birinin istemi üzerine sulh mahkemesi, miras ortaklığına paylaşmaya kadar bir temsilci atayabilir." hükmü ile 422.maddesinde; "Vasiliğe atanan kişi, bu durumun kendisine tebliğinden başlayarak on gün içinde vasilikten kaçınma hakkını kullanabilir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.09.2013 gününde verilen dilekçe ile terekenin tespiti ve temsilci atanması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, TMK'nın 640/3 maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile ...'ün terekesine Av. ...'ın temsilci olarak atanmasına karar verilmiştir....

      in terekesine temsilci olarak atanmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar, davaya cevap vermemişlerdir. Mahkemece, davanın kabulü ile muris ... ve muris ...'ın tereke temsilciliğini ve terekenin yönetimini kabul eden.... tereke temsilcisi olarak görevlendirilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalılar temyiz etmiştir. HMK’nın “Taleple bağlılık ilkesi” başlığını taşıyan 26. maddesi uyarınca hakim, tarafların iddia ve savunmaları ile bağlı olup ondan fazlasına veya başka bir şeye hüküm veremez. Somut olaya gelince,.... Hukuk Mahkemesinin ... sayılı dava dosyasında muris ...'in miras şirketine temsilci tayini gerekmekte olup ...'in miras şirketine temsilci tayini ile yetinilmesi gerekirken talep aşılmak suretiyle muris ...'ın terekesine de temsilci tayin edilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir. ......

        (HMK m.26/1) Somut olayda; mahkemece terekenin resmi tasfiyesini gerektirir yasal bir neden bulunmaması nedeniyle terekeye idari temsilci atanması talebinin reddine karar verilmesine rağmen tevdii mahalli tayini ve yazılı belgenin mahkeme kasasında saklanması talepleri ile ilgili olumlu-olumsuz bir karar verilmemesi suretiyle HMK'nın 297.maddesine aykırı davranılması dairemizce usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....

        da İstanbul ilinde ikamet etmekte olduğunu, 3. bir kişinin terekeye temsilci olarak atanmasına karar verilmesini talep ve beyan etmişlerdir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 15.05.2013 gününde verilen dilekçe ile terekeye temsilci atanması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi tereke temsilcisi tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, terekeye temsilci atanması isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile muris ...'ın terekesine Av. ...'nın temsilci olarak atanmasına karar verilmiştir. Hükmü, tereke temsilcisi temyiz etmiştir. Terekeyi yönetmekle görevlendirilen kimseye sulh mahkemesi tarafından terekeden karşılanmak üzere uygun bir ücret ödenmesine karar verilebilir (TMK m. 592/4). Ancak ücret ödenmesi için tereke yöneticisinin istemi gerekir. İstem olmadan kendiliğinden ücret verilemez....

          Miras bırakanın yerleşim yeri sulh hakimi, istem üzerine veya res'en tereke mallarının korunması ve hak sahiplerine geçmesini sağlamak üzere gerekli olan bütün önlemleri alır. Bu önlemler özellikle kanunda belirtilen hallerde terekede bulunan mal ve hakların yazımına, terekenin mühürlenmesine, terekenin resmen yönetilmesine ve varsa vasiyetnamelerin açılmasına ilişkindir (TMK.nun 589/1- 2 maddesi). Koruma önlemi olarak terekenin tespiti işleminin maddi hukuk bakımından haklara ve borçlara bir etkisi bulunmamaktadır. Bu işlem, tespiti yapılan malvarlığı unsurlarının terekeye ait olduğu, tespit edilmeyenlerin de terekeye ait olmadığına delil teşkil etmez. Mirasçıların, tespit olunanlara "onay" vermeleri veya benimsemeleri, onları tespiti yapılmamış olan borçlara ilişkin sorumluluktan kurtarmayacağı gibi, tespit edilmemiş olan tereke alacakları için de talepte bulunamayacakları anlamına gelmez....

          UYAP Entegrasyonu