Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tereke temsilcisinin davayı takip etmemesi durumunda gerektiğinde HUMK 409 maddesinde öngörülen işlemler yapılır. Başka bir anlatımla terekeye temsilci atandıktan sonra başlangıçta dava açan kişilerin dahi ... başına davayı yürütme hakları bulunmamaktadır. Bu hak tereke temsilcisine aittir. Hal böyle olunca hiçbir meşruhat içermeyen ve tereke temsilcisi adına çıkarılan tebligat geçerli bir tabligat olarak kabul edilemez. Öyle ise mahkemece, tereke temsilcisi Halil İbrahim Taşkın adına az yukarıda açıklandığı şekilde ayrıntılı, açıklamalı meşruhatlı davetiye çıkarılmalı, tereke temsilcisi huzurunda dava görülüp sonucuna göre bir karar verilmelidir. Bu hususun gözetilmemesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı taraf yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.5.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tereke temsilcisi atanması Türkiye ... Bankası AŞ. ile hasımsız aralarındaki tereke temsilcisi atanması davasının reddine dair ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nden verilen 17.10.2012 gün ve 837/1068 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, HUMK'nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve aşağıda dökümü yazılı 24,30 TL peşin harcın onama harcına mahsubuna, 17.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      -KARAR- Temyiz incelemesine esas olmak üzere; Uyap sisteminden alınan nüfus kayıt örneğine göre; tereke temsilcisi ...’ın 27/12/2020 tarihinde öldüğü, mahkeme kararının tereke temsilcisi vekiline ölümünden sonra 13/10/2021 tarihinde tebliğ edildiği ve vekil tarafından 25/10/2021 tarihinde kararın temyiz edildiği anlaşılmakla; ölümle vekaletin sona erdiği gözetilerek, yeni tereke temsilcisi atanıp atanmadığının tespiti ile atanmış ise anılan vekile verdiği vekaletname varsa temin edilmesi, yok ise yeni tereke temsilcisine tebligat yapılarak temyiz süresinin beklenmesi, yeni temsilci atanmamış ise TMK.nun 640. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması yönünde dava açmak üzere taraflara süre ve yetki verilmesi, yeni temsilci atanır ise tebligat yapılarak temyiz süresinin beklenilmesi, geri çevirme ile istenilen hususların eksiksiz yerine getirtilip getirtilmediği mahkeme hâkimi tarafından bizzat denetlendikten sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 28.02.2022...

        Sulh Hukuk Mahkemesinin 2003/1354 esas 2004/60 karar sayılı ve 20.01.2004 tarihli ilamı ile mirasbırakan Döndü Yalçın terekesine Avukat ...’ın temsilcisi olarak atandığı, duruşmalara katılan tereke temsilcisine gerekçeli kararın tebliğ edildiği, ancak; kararın davacılar vekili tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 640. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve buna bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer....

          Tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve buna bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer. Somut olayda; mirasbırakan ...’nin terekesine Av. ... tereke temsilcisi olarak atanmış olmakla davacının davayı takip yetkisi kalmamıştır. Hal böyle olunca, mirasçı ...vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, alınan peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 15.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Hükmü, davalılar ... ve ... vekili tereke temsilcisi atanması ve temsilcinin şahsına yönelik olarak temyiz etmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre bir kısım davalılar vekilinin tereke temsilcisi atanmasına yönelik temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2- Bir kısım davalılar vekilinin tereke temsilcisinin şahsına yönelik yaptığı temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Miras ortaklığı temsilcisi özel kayyım niteliğindedir (TMK m. 640). Türk Medeni Kanununun 431. maddesi uyarınca vasi tayininde usul kayyım (mümessil) için de uygulanır. Türk Medeni Kanununun 422. maddesi gereğince vasinin sıfatına karşı yapılan itirazları veya vasinin ileri sürdüğü kaçınma sebeplerini (özürleri) inceleme görevi ile ilgili yasal hükümlerin mümessile yapılan itirazın ya da kaçınma sebeplerinin incelenmesinde de gözetilmesi zorunludur....

              Nitekim bir kararında Yargıtay da, mirasçıların terekenin değerlerinin bir kısmını paylaşmaları durumunda, paylaşılmayan kısım için tereke temsilcisi atanmasının olanaklı olduğunu içtihat etmiştir Tereke temsilcisi atanması bakımından şekli şartların sonuncusu, tereke temsilcisine ilişkin ihtiyacın başka şekillerde karşılanmamış olmasıdır. Gerçekten de tereke temsilcisinin atanmasıyla birlikte, mirasçılar vasıtasıyla terekenin idaresiyle ilgili olarak ortaya çıkan yetersizlik ortadan kaldırılmalıdır. Ancak bu amaca başka yollarla zaten ulaşılmışsa, tereke temsilcisi atanmasına gerek yoktur. Son olarak kuşkusuz mahkeme her başvuru durumunda tereke temsilcisi atamakla yükümlü değildir. Ancak genel olarak terekenin rasyonel bir şekilde korunması ve idaresi imkansız veya önemli ölçüde güçleşmişse, mirasçının talebine uygun olarak mahkemece tereke temsilcisi atanması gerekir....

              Nitekim bir kararında Yargıtay da, mirasçıların terekenin değerlerinin bir kısmını paylaşmaları durumunda, paylaşılmayan kısım için tereke temsilcisi atanmasının olanaklı olduğunu içtihat etmiştir Tereke temsilcisi atanması bakımından şekli şartların sonuncusu, tereke temsilcisine ilişkin ihtiyacın başka şekillerde karşılanmamış olmasıdır. Gerçekten de tereke temsilcisinin atanmasıyla birlikte, mirasçılar vasıtasıyla terekenin idaresiyle ilgili olarak ortaya çıkan yetersizlik ortadan kaldırılmalıdır. Ancak bu amaca başka yollarla zaten ulaşılmışsa, tereke temsilcisi atanmasına gerek yoktur. Son olarak kuşkusuz mahkeme her başvuru durumunda tereke temsilcisi atamakla yükümlü değildir. Ancak genel olarak terekenin rasyonel bir şekilde korunması ve idaresi imkansız veya önemli ölçüde güçleşmişse, mirasçının talebine uygun olarak mahkemece tereke temsilcisi atanması gerekir....

              Hukuk Dairesince terekeye temsilci atanması ile davacının davayı takip yetkisinin kalmadığı gerekçesi ile davacının istinaf başvurusunun HMK'nın 352. maddesi gereğince usulden reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/433 Esas 2016/744 Karar sayılı ilamı ile mirasbırakan ...'in terekesini temsil etmek üzere ...'ın tereke temsilcisi olarak atanmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve buna bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer....

                kararının tereke temsilcisi ......

                  UYAP Entegrasyonu