"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davadan dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm talepte bulunan ... vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, tereke mümessilinin tereke temsilciliğinden azline ilişkindir. Mahkemece talebin kabulüne, tereke temsilcisi olarak atanan ...'in tereke temsilciliğinden azline, temsilci olarak atanan Av. ...'ın mümessillik görevinin devamına ve idare edilecek terekenin büyük miktarda malvarlığına sahip olması ve yapılacak işlemlerin geniş kapsamı olması nedeniyle 2014 ocak ayından itibaren 15.000,00 TL olarak kendisine ücret takdirine karar verilmiştir. Hüküm, davacı ... vekili takdir edilen tereke mümessilliği ücretinin çok yüksek olduğu nedeniyle temyiz etmiştir. Miras ortaklığı temsilcisi özel kayyım niteliğindedir. TMK'nın 431. maddesi uyarınca vasi tayininde usul kayyım (mümessil) içinde uygulanır....
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacılar ve tereke temsilcisi vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK'nın 353/1- a-6.maddesi uyarınca KABULÜNE, Mudanya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 25/12/2019 gün ve 2018/191 Esas, 2019/526 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, Dosyanın yeniden yargılama yapılarak karar verilmek üzere kararı veren yerel Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, İstinaf kanun yoluna başvuran davacılar ve tereke temsilcisi tarafından yatırılan 54,40 TL istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde yatıran tarafa iadesine, İstinaf incelemesi duruşmasız olarak yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, İstinaf kanun yoluna başvuranın yaptığı istinaf giderlerinin kararın niteliği gereği Mahkemece yeniden yapılacak yargılamada dikkate alınmasına, Kararın taraflara Mahkemesince tebliğine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK'nın 353/1- a.6 maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
ün davalı şirketlerdeki paylarını da içeren terekenin bütünüyle ve aynen paylaştırılmasının müvekkili mirasçı tarafından dava yoluyla talep edildiğini, terekenin aynen paylaştırılmasına ilişkin davanın derdest olduğunu, davacı mirasçı ile müvekkilinin kendi aralarında mirası anlaşarak paylaşamadıklarını, davacının davalı şirketlerin paylarına malik olan miras ortaklığının bir paydaşı olduğunu, bu bağlamda davacının paylar üzerinde tek başına tasarruf etme yetkisi olmayan, paylardan doğan haklarının tek başına kullanma yetkisi olmayan bir elbirliği ile malik olduğunu, açılan bu davanın müvekkili ile davacının ortak temsilcisi tarafından açılmadığını, derdest tereke davasında tereke temsilcisi atanması talebi olduğunu, henüz tereke temsilcisinin atanmadığını, tereke temsilcisinin, Genel Kurulu toplayacağını, şirket organlarını oluşturacağını, davalı şirketlerin sermayesini temsil eden payların da yönetimi TMK M.640 uyarınca yürüteceğini, bu nedenle davalı şirketlere yönetim kayyımı talep...
Mirasçılardan biri veya bir kaçının isteği üzerine hakim mirasın paylaşımına kadar görev yapmak üzere miras ortaklığına bir temsilci atayabilir. 1- İstinaf eden davalılar vekilinin hükmün esasına ilişkin istinaf sebebi yönünden; Dosya içindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararındaki gerekçeye, yasal gerektirici nedenlere, murisin 05/08/2018 tarihinde vefat etmiş olup terekesinin henüz taksim edilmemesine, terekenin idaresi hususunda mirasçılar arasında uyuşmazlık bulunmasına nazaran mahkemece davanın kabulüyle murisin terekesini temsil etmek üzere tereke temsilcisi atanmasına ilişkin verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığından istinaf eden davalıların bu konudaki istinaf isteminin yerinde olmadığı, 2- Temsilcinin şahsına yönelik diğer istinaf itirazlarına gelince; Miras ortaklığı temsilcisi (TMK m. 640) özel kayyım niteliğindedir. TMK'nın 431. maddesi, vasi tayininde usul kayyım (mümessil) için de uygulanır....
İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde tereke temsilcisi vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Tereke temsilcisi vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddiaları tekrarlayarak davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirtip kararın kaldırılmasını istemiştir. C. Gerekçe ve Sonuç ... Bölge Adliye Mahkemesi 1....
Hemen belirtilmelidir ki, terekeye temsilci atanmakla, mirasçıların davadaki sıfatlarının sona ereceği, davayı takip etme yetkisinin tereke temsilcisine ait olacağı açıktır. Diğer bir ifadeyle, mirasçıların davayı takip etmeleri neticeye etkili değildir. Somut olayda, davanın tereke temsilcisi tarafından takip edildiği, tereke temsilcisi olan davacı tarafından temyiz eden vekile tereke temsilcisi sıfatıyla verilmiş, usulünce düzenlenmiş bir vekaletname bulunmadığı, Dairece yapılan geri çevirmeler ile de temin edilemediği gibi karara karşı tereke temsilcisinin temyiz isteğinde de bulunmadığı anlaşılmaktadır. O halde, davada sıfatı kalmayan davacı tarafından yapılan temyiz itirazının dinlenmesine olanak bulunmadığından, davacı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, alınan peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Terekeye temsilci olarak atanan T5 gerekçeli kararın 30/01/2023 tarihinde tebliğ edildiği ancak tereke temsilcisi tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmadığı görülmüştür. 4721 s. TMK'nın 640. maddesi uyarınca tereke adına temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bu tür davaların tereke temsilcisi tarafından takip ve sonuçlandırılması asıldır. Nitekim Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 04/07/2019 tarih ve 2018/1308 Esas - 2019/4335 Karar sayılı kararında da; "Bilindiği üzere terekeye temsilci atanmasından sonra tereke ortağının ya da ortaklarının davayı takip yetkisi ortadan kalkar....
Davalı ... 29.12.2014 tarihli dilekçesi ile, davanın haksız ve kanuna aykırı olduğunu beyan ederek tereke temsilcisi adayı ...’ın tarafsız olmadığından bahisle terekeye temsilci olarak atanmasına itiraz etmiştir. Davalı ... katıldığı 2. duruşmada, temsilci adayına bir itirazının olmadığını beyan etmiştir. Hal böyle olunca, yukarıda değinilen HMK m. 312/2’nin şartlarının olayda sağlandığı söylenemez....
TEREKE TEMSİLCİSİ : ... DAVA TARİHİ : 26.11.2014 KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davacılar vekili 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; Dairenin 17.05.2023 tarih 2023/1961 Esas, 2023/2663 Karar sayılı ilamının tereke temsilcisi ...’ya tebliğ edilmediği, tereke temsilcisinin 02.08.2023 tarihli temyiz dilekçesinin ise davalılar ... ve ...’e tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır. Bu itibarla; onama ilamının tereke temsilcisine, tereke temsilcisinin temyiz dilekçesinin de davalılara usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek yasal sürelerin beklenilmesi, tebliğ mazbatalarının evrakına eklenmesi ve sonrasında inceleme yapılmak üzere Daireye gönderilmesi için dosyanın mahalline geri çevrilmesi gerekir. KARAR Açıklanan sebeplerle; Belirtilen işlemlerin yerine getirilmesi için dosyanın hükmü veren Beykoz 1. Asliye Hukuk Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 21.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Davacı tereke temsilcisinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün 172 ada 18 parsel ve 173 ada 24 parsellere ilişkin bölümünün açıklanan nedenlerle ve HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 14,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacı tereke temsilcisine iadesine 13.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....