Somut olayda; davacının harici satış sözleşmesine dayanarak davalılar aleyhine açtığı tapu iptali ve tescil davasının ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/104 Esas, 2013/175 Karar sayılı ilamı ile reddedilerek kesinleşmesi üzerine davacı temliken tescil istemiyle eldeki davayı açmıştır. Dosya içindeki bilgi ve belgeler ile bilirkişi raporundan dava konusu taşınmaz üzerinde 89 m2 inşaat temeli bulunduğu, binanın tamamlanmadığı anlaşılmıştır. Türk Medeni Kanununun 724. maddesi uyarınca temliken tescile karar verilebilmesi için öncelikle bir kimsenin kendi malzemesi ile başkasının tapulu taşınmazına sürekli, esaslı ve mütemmim cüz’ü (tamamlayıcı parçası) nitelikte bina yapması ve binanın tamamlanmış olması gerekir. Davacı kendisine ait malzeme ile davalıya ait taşınmaza tamamlanmış bir bina yapmadığı gibi bilirkişi raporuna göre yapı değerinin taşınmazın değerinden açıkça fazla olmadığı da ortadadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.04.2012 gününde verilen dilekçe ile TMK 724. maddesine dayalı temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16.09.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacı, 337 parsel sayılı taşınmazın 2002 yılında haricen 4.400 TL bedelle davalı kardeşi ile birlikte satın aldıklarını, tapu devrinin yapılmadığını, taşınmaz üzerine 2003 yılında bina yaptığını ve yerleştiğini, davalı kardeşin gizli olarak hile ile tapu maliki olduğunu, bina değerinin arazi değerinden fazla bulunduğunu ileri sürerek TMK’nın 724 madde hükmüne göre davalı adına olan tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini dava ve talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı vasisi, davalılardan Hasan'ın kısıtlı ...’ndan hileli yollarla satış yetkisi içerecek şekilde vekaletname aldığını, vekâlet görevi kötüye kullanılmak suretiyle davacıya ait 7532 parsel sayılı taşınmazın diğer davalı ...'na satış suretiyle temlik edildiğini, satış bedeli ödenmediğini, Nimetullah'ın, kısıtlının durumundan faydalanarak bu işlemi yaptığını ileri sürerek, tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir. Davalı ...; iyi niyetli olduğunu, taşınmazı vekilden satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuş, 08.04.2013 tarihli dilekçeyle taşınmaz üzerine yaptığı bina nedeniyle savunma yoluyla temliken tescil isteminde bulunmuştur....
Davacı, kayden maliki olduğu 146 parsel sayılı taşınmaza, komşu 145 parsel sayılı taşınmazın paydaşı olan davalılar tarafından bina yapmak suretiyle müdahale edildiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve yapının yıkımına karar verilmesini istemiştir. Davalılar, savunma yolu ile temliken tescile karar verilmesini istemişlerdir. Mahkemece, taşınmazlar çapa bağlandıktan sonra dava konusu binanın davalılar tarafından kaçak olarak yapıldığı, iyi niyet iddiasının ve temliken tescil savunmasının dinlenemeyeceği, müdahalenin sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
Somut uyuşmazlıkta, asıl davanın davacıları mevcut bir yapıya değişiklik suretiyle ilave kat yaptıklarını ileri sürmüş olup bu nedenle Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayanarak temliken tescil isteyemeyeceklerinden temliken tescil isteminin reddi doğrudur. Bir kimsenin kendi malzemesiyle başkasına ait yapıda değişiklik yaparak yapıya değer kazandırması halinde kazandırdığı bu değeri yapı sahibinden istemesi mümkündür. Ancak, bu değer hiçbir zaman kazandırılan objektif değer değildir. Malzeme sahibinin talep edebileceği tazminatın kapsamı onun iyi niyetli olup olmamasına göre değişir. Malzeme sahibi iyiniyetli ise yani başkasının arazisine kendi malzemesiyle bir bina yapmışsa veya mevcut binada değişiklik suretiyle yenilik meydana getirmişse, iyiniyetli olduğu takdirde hal ve şartlara göre bir rızanın mevcut olması durumunda arsa malikinden muhik bir tazminat isteyebilir....
Somut olaya gelince; yukarıda belirtilen yasa hükümleri doğrultusunda değerlendirme yapıldığı takdirde, dava konusu ahır vasıflı bina 15 ve 16 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin toplulaştırma uygulaması sonucu tecavüzlü hale geldiğinden, temliken tescil isteyen kendi arzu ve iradesi dışında idari kararla oluşan bu durum nedeniyle kusurlu sayılamaz. Ancak bu durumda karşı davacının temliken tescil talebinin kabulüne karar verilmesi, toplulaştırma uygulaması sonucu oluşan parsellerin imar durumunun bozulmasına neden olacaktır. Bu nedenle mahkemece, temliken tescil talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi yerinde değildir. Elatmanın önlenmesi ve kal talebi ile ilgili ise söz konusu taşkın yapının bedeli eski parsellerin maliklerine ödenmedikçe bu yapıların, eski sahipleri tarafından kullanılmasına devam olunacağı gözetilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir....
-KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle kayden davacının paydaşı olduğu taşınmaza davalının haklı ve geçerli bir neden olmaksızın müdahalesi saptanmak, Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 725. maddesinde düzenlenen taşkın inşaat halinde savunma yoluyla temliken tescil isteğinde bulunulabileceği, TMK'nun 724. maddesinde düzenlenen haksız inşaat durumunda temliken tescil isteğinin açılacak ayrı bir dava ya da karşılık dava ile istenebileceği, gözetilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru olduğuna göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 1.124.37.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 10.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı, 20.11.1990 tarihli şuyulandırma ile kayden maliki olduğu 264 ada 4 parsel sayılı taşınmaza komşu 3 parsel sayılı taşınmaz maliki davalının taşkın bina yapmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmesini istemiştir. Davalı, 25.07.1991 tarihinde yapı ruhsatı alıp taşınmazına iyiniyetli olarak bina yaptığını belirterek davanın reddini savunmuş, savunma yolu ile temliken tescil talebinde bulunmuştur. Mahkemece, davacıya ait taşınmaza davalının toplam 10,60m2 taşkın bina yapmak ve taşınmazın 3,53m2'lik kısmını kullanmak suretiyle toplam 14,13 m2 elattığının keşfen saptandığı ve temliken tescil koşullarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 20.03.2009 gününde verilen dilekçe ile müdahalenin önlenmesi ve ıslahen kal birleştirilen davada temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine, birleştirilen temliken tescil davasının kabulüne dair verilen 31.10.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, elatmasının önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir. Davalı vekili ise Türk Medeni Kanununun 724. maddesi gereğince temliken tescil talebinde bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 1.9.2005 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 16.3.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanunun 724. maddesi uyarınca açılan temliken tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, dava red edilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir. Türk Medeni Kanununun 724. maddesi ile Yasanın taşınmaz mülkiyetinin içeriğini belirleyen 718. maddesine istisna getirilmiş ve bazı koşulları gerçekleşmesi halinde zemin ile üzerindeki yapı arasındaki bağlantı kesilerek yapı sahibine üzerinde bulunduğu taşınmazı mülk edinme olanağı tanınmıştır....