Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ne (....) satılmasına, .... şirketinin sözleşmeyi imzalamaktan imtina etmesi veya diğer yükümlülükleri yerine getirmemesi hâlinde teminatının idare lehine irat kaydedilmesine, en yüksek 3. teklifi veren ... Gıda Maddeleri Emlak İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.'ne (...) satılmasına, ... şirketinin sözleşmeyi imzalamaktan imtina etmesi veya diğer yükümlülükleri yerine getirmemesi hâlinde teminatının idare lehine irat kaydedilmesine ve ihalenin iptaline, bu hususların Cumhurbaşkanının onayına sunulmasına, ... karar verilmiş, 09/03/2021 tarih ve 3618 sayılı Cumhurbaşkanı kararıyla, söz konusu İhale Komisyonu kararı onaylanmış ve bu karar çerçevesinde taşınmaz satış sözleşmesinin imzalanması ile karar gereklerinin yerine getirilmesi hususlarında Özelleştirme İdaresi Başkanlığı yetkili kılınmıştır....

    TÜRK MİLLETİ ADINA HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacıların davalarının KABULÜ İLE; müteveffa/murislerinin ölümü sebebiyle hak kazandıkları 37.200,00 TL sigorta teminatının davalı ......

      DAVA : Banka Teminat Mektubunun İadesi Ve Depo Edilmesi (Tahsil İstemli) DAVA TARİHİ : 29/01/2020 KARAR TARİHİ : 15/02/2023 KARAR Y.TARİHİ : 08/03/2023 Mahkememizde görülmekte olan Banka Teminat Mektubunun İadesi Ve Depo Edilmesi (Tahsil İstemli) davanın yapılan açık yargılaması sonunda, İDDİA : Davacı vekili, taraflar arasında ......

        Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/604 E sayılı dosyasında, davacı- birleşen dosya davalısı yüklenici tarafından hakedişlerden kesilen %5 teminat kesintisi 101.555,65 TL'nin iadesi talep edilmiştir. Davalı-birleşen dosya davacısı iş sahibi tarafından KDV dahil 78.996,00 TL geçici kabul eksiklikleri, 6.877,00 TL 5 nolu hakedişten kesilen %5 teminat kesintisi toplam= 85.873,00 TL kesinti yapılarak bakiye 15.682,15 TL'nin 06.12.2010 tarihinde yargılama aşamasında ödendiği anlaşılmıştır....

          iadesi koşullan gerçekleştiğinden, davacıya iade edilmesi gerektiği bildirilmiştir....

            Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; davacı yanca kanıtlanan davanın kısmen kabulüyle davalıların 1.810,20 TL işlemiş faiz ve 90,51 TL BSMV tutarına yönelik itirazlarının iptaline, takibin bu miktarlar üzerinden devamına hükmolunan miktarların %40'ı oranındaki icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %126 oranında temerrüt faizi uygulanmasına, davacının gayri nakdi alacakları yönünden dava konusuz kaldığından dolayı karar verilmesine yer olmadığına, 1680 TL çek yaprağı teminatının davalılarca davacı bankanın faiz getirmeyen bir hesabına depo edilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir....

              un ayrı ayrı beraatlerine, İİK'nun 89/4.maddesi gereğince talep edilen tazminatın reddine karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde şikayetçi vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının onama ve bozma istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : 21.07.2009 havale tarihli denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli görülen bilirkişi raporunun incelenmesinden; asıl borçluya en son 30.05.2007 tarihli 16 nolu hak edişin haciz ihbarnemesine itiraz tarihinden önce 11.06.2007 tarihinde ödendiği, haciz ihbarnemesine itiraz tarihinden sonra 31.07.2007 tarihinde de 17 ve 18 nolu hak edişler düzenlenmiş ise de, yüklenici asıl boçlunun sözleşmeye aykırı işlemleri sonucunda cezalı duruma düşmesi, süre uzatımı talebinin reddedilmesi nedeniyle hesaplanan hak edişten bir alacağı doğmadığı gibi borçlu kalıp, kurum nezdindeki nakdi teminatının 313.508.00 TL'lik kısmının da kurum tarafından kesilmesinden...

                Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; vekil edenlerinin miras bırakanı Sadık Yıldırım'ın davalı şirket nezdinde düzenlenen Hayat Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunduğunu ve miras bırakan Sadık Yıldırım'ın hastalanarak 22/12/2015 tarihinde hayatını kaybettiğini ileri sürerek, söz konusu poliçe ile güvence altına alınan vefat teminatının davalı sigorta şirketinden tahsili ile vekil edenlerine verilmesini istemiştir. Bu durumda dava konusu uyuşmazlık ve istinaf istemi; Hayat Sigorta Poliçesi'nden kaynaklanmakta olup, istinaf isteğini inceleme görevi; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri ve Ceza Daireleri arasında, dosyanın daireye geldiği tarihten itibaren geçerli olan ve HSK tarafından belirlenen İş Bölümü düzenlemesi uyarınca, 17. veya 45. Hukuk Dairesi Başkanlıklarına ait bulunmaktadır. Açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli daireye gönderilmesine karar verilmiştir. HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; Dosyanın, görevli İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45....

                Davacı tarafından trafik kazası tespit tutanağı ve diğer belgelerin davalı ... şirketine bildirilmesinden sonra davalı ... tarafından ekspertiz raporu alınmış, ancak sigorta teminatının ödenmemesi üzerine dava açılmıştır. Davalı vekili, aracın ehliyetsiz kişi tarafından kullanıldığı sırada kazanın meydana geldiğini savunmuştur. Somut olayda davacı sürücünün ehliyetsiz olduğunun ispat külfeti M.K.'nun 6 ve TTK.nun 1281/2.maddeleri uyarınca davalı ... şirketine aittir. Bu durumda, mahkemece, davalı tarafın delillerinin sorulması, toplanacak delillerin trafik kaza raporu ve dosyadaki diğer delillerle birlikte değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 14.10.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Şti’nin davalı bankayla akdettiği kredi sözleşmeleriyle bu şirkete krediler kullandırıldığını, yine dava dışı ...nın ise kredi borcunun teminatının oluşturmak üzere adına kayıtlı taşınmaz üzerinde davalı banka yararına ipotek tesis ettirdiğini, müvekkilince ipotek yükümlülüğüyle taşımaz dava dışı malikinden resmi şekilde satın alınarak davalı bankaya bildirilmiş ise de bankanın müvekkiline sormadan dava dışı şirkete yeni krediler kullandırdığını, müvekkili aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlattığını, oysa müvekkilinin bir sorumluluğunun bulunmadığını, davalı bankanın kötü niyetli davrandığını belirterek, 600.000 TL tutarlı ipotek nedeniyle müvekkili ve taşınmazın sorumluluğunun bulunmadığının tespitiyle ipoteğin fekkine karar verilmesine talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı iddialarının doğru olmadığını, dava dışı kredi borçlusu şirketin kredi borçlarının halen mevcut bulunduğunu bildirerek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu