Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk dairesi tarafından yapılan temyiz incelemesi sonucunda; yeterli gerekçe içermediği ve dava dışı bankanın sigorta teminatının davacıya ödenmesine açıkça muvafakati olmadığından, davanın aktif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiş, mahkemece bozmaya uygun yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü...

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı ... şirketi ile 20.02.2013 tarihinde başlayan poliçe ile yaşam riskleri sigortası yaptırdığını, sigorta primlerini halen sigorta şirketine ödediğini, sigorta şirketi ile yapılan görüşme sonucu müvekkilinden oftalmolog raporu istendiğini, istenilen raporu gönderdiği halde 26/08/2014 tarihli yaşam riskleri sigortası özel şartlarını 3.2.10 maddesi gereğince telafisi mümkün olmayan ve tıbben ispat edilmiş her iki gözde görme kaybının gerçekleşmiş olması gerektiğini, yaşam risklerinin teminatının ödenemeyeceğini bildiren red cevabı üzerine 110.000 $'lık tazminatın rizikonun gerçekleşme tarihi olan 24.06.2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, mahkemenin görevsizliğine, HMK'nun 20....

      Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, bakım giderinin 6111 S.Kanun kapsamındaki tedavi gideri olmamasına, sigorta poliçesindeki sakatlanma ve ölüm teminatı ile tedavi gideri teminatının farklı zarar kalemlerine ilişkin olmasına, poliçe limiti dahilinde tazminata hükmedilmesine göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 2.945,83 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 23.2.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 01/10/2015 tarih ve 2014/213-2015/695 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı, davalı ile 08/07/2013 tanzim tarihli gelir koruma sigorta poliçesi imzaladığını, 30/03/2014 tarihinde işten çıkartıldığını ileri sürerek, sigorta teminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 6502 sayılı TKHK'nın 3/k, l ile 83. maddeleri esas alınmak suretiyle ve davacının tacir olmadığı da nazara alınarak tüketici mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmiştir. Kararı davalı vekili temyiz etmiştir....

          Esas sayılı dosyası üzerinden uyguladığını, süresinde ihtiyati haczin kaldırılması için bir çok kez başvuruda bulunulduğunu, alınan teminata rağmen uzun süre uygulanan hacizlerin kaldırılmadığını, yabancılık teminatının yatırılmaması nedeniyle takibin henüz başlamış sayılamayacağını, icra mahkemesi ve ticaret mahkemesi arasındaki görev uyuşmazlıkları nedeniyle teminatı yatırılmasına rağmen hacizlerin kaldırılmamasından müvekkilinin büyük zararlar gördüğünü, Bakanlıkla yapılan yazışmalar sonucu Ülkemiz ile BAE arasında teminattan muafiyete ilişkin hukukî veya fiilî mütekabiliyet bulunmadığının anlaşılması üzerine İstanbul Anadolu 12....

            Ortak Girişim Grubunun sözleşmeyi imzalamaktan kaçınması veya diğer yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde teminatının idare lehine irat kaydedilmesine, ...- ABD Doları bedelle ikinci en yüksek teklifi veren ... Ltd.- ... A.Ş. Ortak Girişim Grubuna ihale şartnamesi çerçevesinde satılmasına, ... Ltd. - ... A.Ş. Ortak Girişim Grubunun sözleşmeyi imzalamaktan kaçınması veya diğer yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde teminatının İdare lehine irat kaydedilmesine, ...- ABD Doları bedelle üçüncü en yüksek teklifi veren ... Yardımlaşma Kurumu Genel Müdürlüğüne ihale şartnamesi çerçevesinde satılmasına, ... Yardımlaşma Kurumu Genel Müdürlüğünün, sözleşmeyi imzalamaktan kaçınması veya diğer yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde teminatının İdare lehine irat kaydedilmesine ve ihalenin iptaline, 2....

              Emtia Nakliyat Sigortası Genel Şartları'nın 5. maddesi uyarınca mallarin geregi veçhile hazirlanmamis veya tertiplenmemis olmasindan veya ambalaj kifayetsizliginden ileri gelen ziya ve hasarlar sigorta teminatının kapsamı dışındadır....

                bulunduğundan, teminatın iadesi talepli davanın konusuz kaldığının tespiti ile buna ilişkin hüküm tesisine, aksi kanaatte olunması halinde, sözleşmeye göre bu aşamada muaccel ve hesaplanabilir bulunmayan teminat iadesi alacağı iddiasına dayalı haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                  Dosya kapsamından; davacı ile davalı sigorta şirketi arasında, 24/08-2013-2104 tarihli “Bireysel Sağlık Sigorta Poliçesi” düzenlendiği, davacı sigortalının 27/12/2013 tarihinde sezeryan ameliyatına alındığı, sezeryan sırasında mesana rüptürü/idrar kesesinin yırtılması nedeniyle de operasyon yapıldığı, davacının yapılan mesane işlemi için sigorta bedeli talep etmişse de, davalı sigortacının, davacının yaptığı masrafların gebelikten kaynaklı olduğu ancak doğum teminatının tüketildiği gerekçesiyle sigorta bedeli talebini reddetmesi üzerine eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacıda meydana gelen mesane rüptürünün sezeryan ameliyatının istenmeyen bir kompikasyonu olduğunun tıbben kabulünün gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı taraf karara karşı istinaf yoluna başvurmuştur....

                    HMK m. 114/1- (ğ) ile HMK m.84 vd. hükümleri gereği dava şartı olduğunu, nitekim ilk derece mahkemesi tarafından (görevsizlik kararı verilmeden önce) yabancı şirket olan Mango Furniture Ltd hakkında kesin süre takdir edilerek yabancılık teminatının yatırılmasına karar verilmesinden sonra, eğer verilen kesin süre içinde yabancılık teminatı yatırılır ise, her iki davalı açısından görevsizlik kararının verilmesi, eğer verilen kesin süre içinde yabancılık teminatının yatırılmaması halinde ise teminatı yatırmayan yabancı şirket Mango Furniture Ltd hakkında 6100 s. HMK m. 114/1- (ğ) ve HMK m.88 uyarınca dava şartı noksanlığı nedeniyle davasının reddine, diğer taraf yönünden ise görevsizliğe karar verilmesi gerektiğini, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve talepleri gibi karar verilmesini istemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu