İSTİNAF SEBEPLERİ: ilk derece mahkeme kararı her ne kadar tahliye talep edilmediğinden reddedilmiş ise de başlatılan takip de haciz ve tahliyenin seçildiği aşikar olduğu red kararının yerinde olmadığından kaldırılarak esas hakkında yeniden karar verilmesini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık: Temerrüt nedeniyle tahliye davasından ibarettir. Davalı aleyhine başlatılan takip de davacının takibi sadece haciz talepli olarak başlattığı takip talebinden anlaşılmaktadır. Temerrüt nedeniyle tahliye davalarında haciz ve tahliye talebinin birlikte olması gerektiği takip de kesinleşen hususların daha sonra genişletilemeyeceği aşikardır. İlk derece mahkemesince tahliye talebinin bulunmadığına yönelik tespit ile verilen kararda hukuka aykırılık bulunmamaktadır....
Akdi faiz oranı kararlaştırılmakla birlikte sözleşmede temerrüt faizi, kararlaştırılmamışsa ve yıllık akdi faiz oranı da birinci fıkrada belirtilen faiz oranından fazla ise, temerrüt faiz oranı hakkında akdi faiz oranı geçerlidir. "6101 sayılı TBK.nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 7. maddesinde; "TBK.nun kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kuralları ile geçici ödemelere ilişkin 76. faize ilişkin 88. temerrüt faizine ilişkin 120. ve aşırı ifa güçlüğüne ilişkin 138. maddesi görülmekte olan davalara da uygulanır." hükmü öngörülmüştür. Takibe ve karara esas alınan taraflar arasında düzenlenen 10.10.2007 başlangıç tarihli ve 5 yıl süreli i kira sözleşmesi hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Genç Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 15/07/2014 NUMARASI : 2014/28-2014/92 Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, sözleşmeye aykırılık, temerrüt ve esaslı onarım nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece sözleşmeye aykırılık ve temerrüt nedeniyle tahliye konusunda davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, dava dilekçesinde; Davalının 20.06.2005 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiraladığı işyerinde su elektrik aboneliğinin kendisi adına olduğunu ve davalının 15803 TL elektrik ve 2230 TL su bedelini ödemediğini davalıya yapılan sözlü ihtarlara rağmen bu bedellerin ödenmediğini belirterek davalının sözleşmeye aykırılık ve temerrüt nedeniyle kiralanandan tahliyesine karar verilmesini istemiştir....
e yönelik davanın ise ihtar çekilmemesi ve temerrüt nedeniyle tahliyesinin mümkün olmaması nedeniyle, 400-TL kira bedelinin ise muaccel olmaması nedeniyle reddine karar verilmiştir. Borçlar Kanununun 260.maddesi hükmü uyarınca temerrüt nedeniyle açılacak tahliye davasının kural olarak kiralayan tarafından açılması gerekir. Kiralayanlar birden fazla ise aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan ihtarnameyi birlikte göndermeleri ve yine davayı da birlikte açmaları zorunludur. Kiralayan durumunda olmayan malik veya kiralananı sonradan iktisap eden yeni malikin önceden kiracıya ihbar göndererek kira paralarının kendisine ödenmesini istemesi bu ihbarın sonuçsuz kalması halinde yasal içerikli ihtarname tebliğ ettirmek suretiyle dava açması gerekir. Dava hakkına ilişkin bu husus mahkemece kendiliğinden gözönünde bulundurulmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Lüleburgaz İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 25/11/2014 NUMARASI : 2014/180-2014/273 İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı kira alacağının tahsili için tahliye talepli başlattığı icra takibine itiraz edilmesi üzerine icra mahkemesinden temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulü ile kiralanın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Takibe dayanak yapılan ve hükme esas alınan 21.07.2013 başlangıç tarihli ve üç yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı alacaklı bu kira sözleşmesine dayanarak 04.06.2014 tarihinde tahliye talepli başlattığı icra takibi ile dönem belirtilmeksizin 1222 TL'nin tahsilini istemiştir....
Ödeme emrinin tebliği üzerine, davalı borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesinde; sözleşmenin hukuka aykırı olarak düzenlendiğini, ilk sayfada borçlunun imzasının bulunmadığını, sözleşmedeki hükümler yasaya ve hukuka aykırı olduğu için bu sözleşmeye dayanılarak alacak talep edilemeyeceğini, nisan ayı kira bedeli için borçlunun temerrüde düşmediğini bildirmiştir. İtirazın kaldırılması ve tahliye isteğiyle açılan işbu dava sonucunda mahkemece, kiracının kira sözleşmesinin ilk sayfasında imzasının bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. İcra takibine dayanak yapılan 15.4.2011 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi taraflar arasında imzalanmıştır. Davalı gerek itirazlarında gerekse savunmasında kira sözleşmesindeki imzaya itiraz etmediği gibi kira ilişkisine de karşı çıkmamış, kira sözleşmesinin ilk sahifesinde imzasının bulunmaması nedeniyle bu sözleşmeye dayanılarak alacak talep edilemeyeceğini ileri sürmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tahliye ve alacak Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye ve alacak davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davacı ve davalı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davalı vekili Av. ... ve davacı vekili Av. ... geldiler. Hazır bulunanların sözlü beyanları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesi ve dava dilekçesi ile 50.000 TL, ıslah dilekçesi ile 129.090.91 TL kira alacağının tahsili istemine ilişkindir....
onanmasına 3-Davacı vekilinin temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesine ilişkin temyizine gelince: Davacı vekili dava dilekçesinde davalının 1.7.2005 başlangıç tarihli ve 3 yıl süreli sözleşme ile tarihinden beri kiracı olduklarını kira bedellerini ödemediklerinden kendilerine ihtar keşide ettiklerini belirterek kiralananın iki haklı ihtar ve temerrüt nedeniyle tahliyesini istemiştir....
Diğer taraftan, temerrüt sebebiyle tahliye davası için kiralayanın 30 günlük temerrüt ihtarı göndermesi ve davayı da 30 günlük süreden sonra açması gerekmektedir. Somut olayda, 30 günlük yasal ödeme süresi verilen tahliye ihtarlı ödeme emri davalı borçluya 01/07/2020 tarihinde tebliğ edilmiş, davacı alacaklı vekili tarafından tahliye istemli dava, İİK'nın 269. maddesi uyarınca, yasal 30 günlük süre beklenmeden 09/07/2020 tarihinde açılmıştır. Ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal otuz günlük ödeme süresi beklenmeden tahliye isteminde bulunulamayacağından, tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde tahliyeye karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki temerrüt nedeniyle tahliye ve alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 1) Uyuşmazlık, temerrüt nedeni ile tahliye ve alacak istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm hem davacı vekili hem de davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....