Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, tek yetkili satıcının Tıp Fen Ltd.Şti olduğunu, davacı ile aralarında tek satıcılık sözleşmesi olmadığını, % 7 iskonto ve 85 gün vade ile ilgili sözleşme bulunmadığını, ihalelere giren ve tek satıcıdan daha düşük teklif vererek ihaleyi kazanan ecza depolarına % 0 iskonto ve 30 gün vade ile mal sattığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, dosya kapsamına ve benimsenen bilirkişi kurulu raporu karşısında, kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, Yargıtay duruşmasında kendini vekille temsil ettiren davalı yararına takdiren 825.00....

    Mahkememizce aldırılan 12/12/2021 tarihli bilirkişi raporunda; sözleşmenin tek taraflı feshinden kaynaklı olarak davacı lehinde bir karar verilecekse, davacının davalıdan talep edebileceği kar kaybına ilişkin hesaplanan tutarın 3.000,00 TL olduğu tespit edilmiştir. Taraflar arasında 17.06.2021 tarihli bayilik sözleşmesi düzenlenmiş olup,sözleşmenin 8. Maddesinin b bendinde yayınevinin sözleşmeyi tek taraflı fesih etme hakkına sahip olduğu düzenlenmiştir. Davalı yayınevi Ankara ... Noterliğinin 06.09.2021 tarih ve 25185 yevmiye nolu ihtarnamesi ile sözleşmeyi feshetmiştir. Tarafların özgür iradelerini ürünü olan sözleşmede açıkca davalı yayınevine sözleşmeyi tek taraflı fesih etme hakkı tanınmış olmasına göre, sözleşmenin haksız feshedildiğinden bahsetmek mümkün olmayacaktır....

      DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 20/12/2022 KARAR TARİHİ : 20/01/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 09/02/2023 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava dilekçesinde özetle; davacıya ait .....plakalı araç ile sürücüsü davalı ..... ..... olan ..... plakalı aracın karışmış olduğu trafik kazası sonucu davacı şirkete ait araçta oluşan değer kaybının tazmini talep ve dava edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ, HUKUKİ KABUL VE GEREKÇE Bursa 3....

        Davalı tarafından iş modeli değişikliği ile yapılan sözleşmenin feshinde davacının kusuru bulunmamaktadır. 6102 sayılı TTK'nın 122/5.maddesine göre; "Bu hüküm, hakkaniyete aykırı düşmedikçe, tek satıcılık ile benzeri diğer tekel hakkı veren sürekli sözleşme ilişkilerinin sona ermesi hâlinde de uygulanır." Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının tekel konumunda olmadığını savunmuştur. Ortada yazılı bir sözleşme olmadığı için, davacıya tek satıcılık yetkisi verilip verilmediğine ilişkin dosyada delil bulunmamaktadır. HMK'nın 31.maddesi uyarınca davanın aydınlatılması için, davalı tarafa taraflar arasındaki sözleşmenin yürürlükte olduğu 01/07/2013-18/01/2017 tarihleri arasında------ ilçesinde davacı dışındaki kişilere satış yapıp yapmadığını bildirmek, satış yapıldıysa faturalarını ibraz etmek üzere süre verilmiştir....

          Davalı vekili davalı şirketin davacının grup şirketlerinden olan .... üzerinden yapılan distribütörlük sözleşmesi çerçevesinde, davacı tarafça üretilen bütün ürünlerin Türkiye'deki tek satıcısı olduğunu, davaya konu markaların, taraflar arasındaki tek satıcılık sözleşmelerine istinaden yıllarca müvekkili tarafından kullanıldığını, davaya konu markaların tescilinden sonra davacıya devredileceği şeklindeki davacı beyanının gerçek dışı olduğunu, dava konusu markaların davalı adına tescilinin, davacı şirketin bilgi ve onayı dahilinde gerçekleşmiş olduğunu, davacının markanın davalı adına tescilinden ve davalı tarafından kullanılmasından haberdar olduğunu, bu kullanıma yıllardır sessiz kaldığını savunarak davanın reddini istemiştir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; tek satıcılık/uluslararası distribitörlük sözleşmesinin haksız feshi iddiası ile maddi manevi zarar talebidir....

              Davalı vekili, müvekkili ile davacı arasında Eylül 2008 tarihinde tek satıcılık hususunda mutabakat sağlandığını, davacının 2011 Ocaktan itibaren müvekkilinin tek satıcılık haklarını ihlal ettiğini ve siparişlerine cevap vermediğini, müvekkilinin elindeki 1.000.000 USD'lik stok malının eksiklikler nedeniyle satışının mümkün olmadığını, davacı tarafla bu hususta yapılan anlaşmaya rağmen mal göndermediğini, davacının gönderdiği ayıplı mallara ilişkin ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2011/174. D iş dosyası üzerinden tespit yaptırdıklarını, müvekkilinin davacıya borçlu değil davacıdan alacaklı olduğunu, takipten önce temerrüt gerçekleşmediğinden temerrüt faizi istenilemeyeceğini savunarak, davanın reddi ile %40 tazminata karar verilmesini istemiştir....

                Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/360 Esas sayılı davası konusunun 3. hakem heyeti olduğunu, açılan davanın konusunun ise acentelik sözleşmesinden kaynaklı alacak davası olduğunu, her iki davanın farklı konular ile birbirinden bağımsız olduğunu, mahkemece verilen kararın kaldırılması gerektiği istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; istinaf talebinin yanında davacı tarafa cevap dilekçesinde, yerel mahkemece; “davanın nevi itibari ile TBK’da düzenlenen tek satıcılık ilişkisinden mütevellit tazminat davası olduğu, taraflarca ret edilmeyip taraflarca varlığı hususunda çekişmesiz olan ticari sözleşme başlıklı 15.03.2011 tarihli tek satıcılık sözleşmesinin 10....

                HONGLİ OPTO-ELECTRONİC CO LTD ile 28.06.2004 tarihinde Distrlbütörlük-Tek Satıcılık Sözleşmesi imzaladığını ve davalı şirketin ürünlerinin Türkiye Cumhurlyetl ile Asya'da bulunan Türki Cumhurlyetleri yetkili tek satışçısı olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin, Tek Satıcılık Sözleşmelerinin tipik asli urısurlarını taşımakta olduğunu, müvekkili şirketin, davalı şirkete ait ürünlerin belirtiten bölgede yeniden satış hak ve yetkisine haiz tek satıcı olarak tayin edilmişken, davalı taraf da sözleşmeyle kararlaştırılan süre boyunca sadece tek satıcıya ürün temin etme yükümlülüğünü üstlendiğini, müvekkili şirket taraftından sözleşmede yer alan ödemeler dahil üstlenilen tüm yükümlülüklerin eksiksiz olarak yerine getiridiğini ve davalı......

                  Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre 12.01.2009 tarihinde davacının sözleşmenin feshine yönelik görüşme yaptığına dair davalı vekilinin kayıt sunmadığı, davalı vekilinin yemin deliline dayanması nedeniyle davacı şirket yetkilisinin 12.01.2009 tarihinde davalı şirket ile görüşme yapmadığına dair yemin ettiği,taraflar arasındaki sözleşmenin tek satıcılık sözleşmesi olduğunun kabul edildiği ve bu kabule göre yapılan bilirkişi incelemesi ile davacı firmanın yatırım için yaptığı harcamaların talep koşulları oluşmadığı ancak diğer taleplerini istemekte haklı olduğu gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulü ile birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen davalı vekilince temyiz edilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu