Bu hüküm, hakkaniyete aykırı düşmedikçe, tek satıcılık ile benzeri diğer tekel hakkı veren sürekli sözleşme ilişkilerinin sona ermesi hâlinde de uygulanır" denilmektedir. Kanunda açıkça düzenlenmeyen kendine özgü (sui generis) bir yapısı olan tek satıcılık sözleşmesinde, tek satıcı yapımcı ile olan sözleşmeye dayanarak yapımcıdan aldığı mal veya hizmetleri kendi adına ve hesabına olmak üzere satar. Tek satıcı yapımcıdan mal aldığında bu malların mülkiyeti kendisine geçmektedir. Dolayısıyla bu malları sattığında başkasına ait bir malı değil, kendi malını satmış olmaktadır. Bu yüzden acente müvekkili adına yapmış olduğu faaliyetlerinden dolayı ücrete hak kazanır. Buna karşın tek satıcının kazancı yapımcı tarafından ödenen ücret değildir. Tek satıcı malı yapımcıdan almakta ve bu malı kendi adına ve hesabına satmaktadır. Alım satım arasındaki fark tek satıcının kazancıdır. Tek satıcılık sözleşmesinin başka bir zorunlu unsuru ise, inhisar hakkının mutlak olmasıdır....
sözleşmenin tek taraflı feshinden kaynaklı olarak tazminat koşullarını gerektirdiğinin söylenemeyeceği, her ne kadar davalı tarafından, davacıdan teminat mektubu alınmış olsa da tarafların vadeli mal satışı yaptığı ve anılan teminatın ödemeleri güvence altına almak için alınan teminattan ibaret olduğu kanaatine varıldığı, uyuşmazlık konusu tek satıcılık, bayilik, acentalık, komisyon sözleşmesi bulunup bulunmadığı hususunun ispat külfeti davacıda olduğu, davacı, bu iddialarını kanunun cevaz verdiği delillerle ispat etmesi gerektiği, davacının dosyaya bu hususta herhangi bir sözleşme veya delil sunmadığı gerekçesiyle ispatlanmayan davanın reddine karar verilmiştir....
CL-2019-000119 numarası ile “....” mahkemesinde görüldüğünü, yargılama sırasında davalının satış protokolü ve özellikle satış protokolünün tek satıcılık hükümlerine aykırı davrandığının ve aynı pazarda ...’nun izni olmadan üçüncü kişilere satış yapıldığı ve bu aykırılığın yıllarca devam ettirildiğinin anlaşıldığını, İngiltere'de görülen yargılama sırasında sözleşmenin dava dışı temlik eden ... ve ... ... tarafından haklı nedenle sona erdirildiğini, İngiliz Mahkemesince taraflar arasındaki 19/12/2005 tarihli sözleşmenin tek satıcılık hakkı tanıdığının kabul edildiğini, ancak bu hükmün Nisan 2013 tarihinde tadil edildiği ve münhasır tek satıcılık hakkının kaldırıldığına hükmedildiğini, müvekkili şirket ile dava dışı ... ... LTD ve ... ......
CL-2019-000119 numarası ile “....” mahkemesinde görüldüğünü, yargılama sırasında davalının satış protokolü ve özellikle satış protokolünün tek satıcılık hükümlerine aykırı davrandığının ve aynı pazarda ...’nun izni olmadan üçüncü kişilere satış yapıldığı ve bu aykırılığın yıllarca devam ettirildiğinin anlaşıldığını, İngiltere'de görülen yargılama sırasında sözleşmenin dava dışı temlik eden ... ve ... ... tarafından haklı nedenle sona erdirildiğini, İngiliz Mahkemesince taraflar arasındaki 19/12/2005 tarihli sözleşmenin tek satıcılık hakkı tanıdığının kabul edildiğini, ancak bu hükmün Nisan 2013 tarihinde tadil edildiği ve münhasır tek satıcılık hakkının kaldırıldığına hükmedildiğini, müvekkili şirket ile dava dışı ... ... LTD ve ... ......
Şirketinin Türkiye'deki tek yetkili satıcılığını yaptığını, diğer davalının ise Şirketin bünyesinde 1993 yılından 27.02.2007 tarihine kadar çalıştığını ve son olarak pazarlama ve satış müdürü olarak görev yaparken istifa ettiğini, davalı ...'ın müvekkili Şirketten ayrılmasından sonra birçok belgeye ulaşılamadığını ve ayrılmasından sonra ... Welding Co. Ltd. ile anlaşarak direkt olarak müvekkili Şirketin müşterilerine mal satmaya başladığını ve Şirketin tek satıcılık haklarını ihlal ettiğini, Şirketin ticari sır niteliğindeki belgelerinin davalı ... tarafından kötüniyetli kullanıldığını, bu yapılanlar sonrasında Şirketin müşteri portföyünde ciddi kayıpların yaşandığını, Şirketin zarara uğratıldığını ileri sürerek yaratılan haksız rekabet nedeniyle maddi tazminat ve tek satıcılık yetkilerinin ihlali ve uğratılan müşteri portföyü kaybı için de ayrıca istenilen tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalılar vekili; davalı olarak gösterilen ......
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davanın; tek satıcılık haklarına aykırı davranış ile oluşturduğu iddia olunan haksız rekabet nedeniyle tazminat talebine ilişkin olduğu, bu anlamda bayinin, tek satıcılık sözleşmesi ihlal edildiğinden ötürü haksız rekabet hükümlerine dayanabilmesi için sağlayıcının kusursuz bir dağıtım ağı oluşturmuş olması gerektiği, diğer firmaların veya tüketicilerin ürünü hiçbir şekilde başka bir bayi-dağıtıcıdan almamasını sağlaması ve yaptığı sözleşmelere bu yönde hükümler koyması gerektiği, aksi takdirde sözleşmelerin nispiliği ilkesi mucibince aralarındaki tek satıcılık sözleşmesine dayanarak haksız rekabet hükümlerine dayanamayacak olduğu,somut olayda davalının sattığı belirtilen kömürlerin ''...''marka olduğu, bu kömürlerin bizzat satıcı yahut diğer bölgelerdeki dağıtıcı-bayilerden temin edildiği hususunda bir duraksama bulunmadığı, satıcı olan ... Madencilik San. ve Tic....
Noterliği'nin 16.12.2019 tarih ve 40495 yevmiye sayılı ihtarnamesi ve 18 Aralık 2019 tarihli tebliğ şerhi) ile tek taraflı bir şekilde feshettiğini, davalı şirketlerin, taraflar arasındaki kendine özgü tek satıcılık iş ilişkisini bir davacı yönünden eksik süre vererek bir davacı yönünden hiç süre vermeyerek, sebep göstermeksizin, tek yanlı olarak haksız fesih ettiklerini ve fesih tarihinde davacılar tarafından aroma profili belirlendiğini ve artık sipariş aşamasına gelmiş olan bir kısım yeni iş ürünlerinin haksız fesihten sonra davalılar tarafından kullanılması ve ayrıca kullanılacak olması sebebiyle davacıların yoksun kaldığı kar bedellerini de tazmin etmesi gerektiğini, davalı şirketlerin, tek satıcılık iş ilişkisi döneminde, davacılara tahsis edilen Türkiye bölgesi içinde, doğrudan satış yapmama yükümlülüğünü, sadakat yükümlülüğünü ve tek satıcılık iş ilişkisini ihlal ettiklerini ve davacıların yoksun kaldığı kar bedellerini tazmin etmesi gerektiğini, davalı şirketlerin tek satıcılık...
- K A R A R - Davacı vekili, davalı ile üretmiş olduğu suların müvekkili tarafından satışı hususunda tek satıcılık sözleşmesi düzenlediklerini, akdin ifası sırasında davalının aynı bölge için üçüncü kişilerle yeni sözleşmeler akdettiğini, müvekkilinin satışlarının düştüğünü, kar ve kazanç kaybına uğradığını ileri sürerek zararının tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin geçici bir süre için düzenlenmiş sözleşme teşebbüsü olduğunu, davacının ruhsatını 28.8.2008 tarihinde alabildiğini, davacının sözleşmedeki yetki sınırlarını aştığın ileri sürerek, davanın reddini istemiştir....
Buna göre 31/05/2015 tarihinden geriye doğru son iki yıl içinde gayri faal olan davacı şirketin tek satıcılık sözleşmesi ile sözleşme bölgesinde malların sürümünü arttırıp geliştirmeyi ve hızlandırma taahhüdünü yerine getiremediği, sözleşmeyle üstlendiği edimlerini de yerine getirmesinin mümkün olmadığı görülmektedir. Davacı bu süre içinde davalıdan mal almaya yönelik sipariş verdiğini iddia ve ispat etmiş değildir. Bu hususlar davalının savunmalarını destekler mahiyette olup taraflar arasındaki şifai tek satıcılık sözleşmesinin 2015 yılında eylemli olarak sona erdirildiği değerlendirilmektedir. Davalının 2015 yılından itibaren başka bir firma ile disbiritörlük anlaşması yapması, doğrudan veya dolaylı olarak mal satması karşısında, tek satıcılık sözleşmesinin sonlandırılmamış olması halinde davalının buna karşı tepkisiz kalması gerekirdi. Bunun aksi genel hayat tecrübelerine ve ticari hayatın olağan akışına aykırı aykırıdır....
Buna göre 31/05/2015 tarihinden geriye doğru son iki yıl içinde gayri faal olan davacı şirketin tek satıcılık sözleşmesi ile sözleşme bölgesinde malların sürümünü arttırıp geliştirmeyi ve hızlandırma taahhüdünü yerine getiremediği, sözleşmeyle üstlendiği edimlerini de yerine getirmesinin mümkün olmadığı görülmektedir. Davacı bu süre içinde davalıdan mal almaya yönelik sipariş verdiğini iddia ve ispat etmiş değildir. Bu hususlar davalının savunmalarını destekler mahiyette olup taraflar arasındaki şifai tek satıcılık sözleşmesinin 2015 yılında eylemli olarak sona erdirildiği değerlendirilmektedir. Davalının 2015 yılından itibaren başka bir firma ile disbiritörlük anlaşması yapması, doğrudan veya dolaylı olarak mal satması karşısında, tek satıcılık sözleşmesinin sonlandırılmamış olması halinde davalının buna karşı tepkisiz kalması gerekirdi. Bunun aksi genel hayat tecrübelerine ve ticari hayatın olağan akışına aykırı aykırıdır....