WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yetkili Teknik Servislik ve Satıcılık Sözleşmesi'nin “Sözleşmenin Süresi, Sona Ermesi ve Fesih Sebepleri” başlıklı 16.maddesinde; "16.2.Taraflardan herhangi biri, diğer tarafça sözleşmede yazılı herhangi bir taahhüdü yerine getirmemesi; taraflardan biri hakkında iftas kararı alınması veya taraflardan birinin konkordato ilan etmesi hallerinde, maddi ve manevi tazminat talep haklarına halel gelmeksizin herzaman 15(onbeş) gün öncesinden noter vasıtasıyla yapacağı ihbarla tek taraflı olarak fesih edebilir. 16.2.2 Ayrıca YTS ...'...

    Taraflar arsındaki sözleşmeler incelendiğinde sözleşme hükümlerinin, içeriğinin ve sözleşme ekinde yer alan bölge sınırlarının aynı olduğu, buna göre taraflar arasındaki tek satıcılık ilişkisinin 01/11/1999 tarihli Bayilik Sözleşmesi ile başladığı, sonrasında ise devam ettirilerek 20/12/2004, 11/05/2009 ve ek protokolü, 21/12/2009, 29/06/2010 tarihli ek protokol, 30/04/2014, 03/11/2014, 26/11/2014 tarihli sözleşme devir protokolü, 16/11/2017 tarihli protokol yapıldığı ve tek satıcılık ilişkisinin kesintisiz devam ettirildiği anlaşılmakla davaya konu denkleştirme istemi bakımından başlangıç tarihinin 01/11/1999 tarihi olduğu değerlendirilmiştir. Tek satıcılık sözleşmesi, ticari hayatın gerekleri doğrultusunda, sözleşme serbestisi ilkesi çerçevesinde ortaya çıkmış bir sözleşme olup, tek satıcılık sözleşmesinin, yapımcı ile tek satıcı arasındaki hukuki ilişkileri düzenleyen, çerçeve niteliğinde, sürekli edimli bir sözleşmedir....

      Şti. arasındaki Tek Satıcılık Sözleşmesi'nin davalı tarafça ihlali nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Davalılar vekili, müvekkillerinden...Şti. ile davacı arasında hiçbir ticari ilişki bulunmadığından bu davalıya husumet yöneltilemeyeceğini, diğer davalı yönünden ise, asıl davacının sözleşmeyi ihlal ettiğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre; davacı ile davalılardan ... Şti. arasında 01.05.2009-31.12.2009 tarihleri arasında geçerli olmak üzere tek satıcılık sözleşmesi imzalandığı; sözleşmede, sözleşmenin devamı süresince anılan davalının sözleşme konusu ürünleri dava dışında bir firmaya satamayacağı düzenlenmesine rağmen, davalının bu hükme uymayarak üçüncü kişilere satış yapması nedeniyle sözleşmenin 7. maddesi gereğince tespit edilen 103.418,52 TL'nin talep edilebileceği, davalının savunmasının aksine sözleşmenin 19. maddesi hükmü gereği sözleşmenin devam etmekte olduğu, diğer davalı ......

        - K A R A R - Davacılar, davalı ...Ş. ile 01.09.1992 tarihinde tek satıcılık sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin en son 29.12.2006 tarihinde yenilendiğini, fakat davalı ...'in 07.01.2010 tarihinde sözleşmeyi haksız olarak feshettiğini, bu nedenle manevi olarak zarara uğradıklarını, ticari itibarlarının sarsıldığını belirterek manevi zararının tazminini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, davacı tarafın imzalanan tek satıcılık sözleşmesinin şartlarını yerine getirmediğini, cari hesaptan kaynaklanan borcunu ödemediğini, kendi kusurundan yararlanarak bu davayı açtığını, feshin sözleşmeye uygun olduğunu ve haklı olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir....

          Dava, taraflar arasında düzenlenen danışmanlık ve tek yetkili satıcılık sözleşmesinin ihlali nedeniyle sözleşmenin haklı nedenle feshinden kaynaklanan komisyon ve sözleşmede kararlaştırılan cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkindir. 3.İlk Derece Mahkemesince, yukarıda belirtilen gerekçe doğrultusunda davanın reddine, Bölge Adliye Mahkemesince ise değişik gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesinin değişik gerekçesi, taraflar arasında 01.07.2011 tarihinde imzalanan "Danışmanlık ve İşbirliği Sözleşmesi" başlıklı sözleşmede haiz olan 3 üncü madde ve 10 uncu madde hükümlerinin yorumlanmasından kaynaklanmaktadır. Ancak taraflar arasındaki sözleşme, “Danışmanlık ve Tek Satıcılık” sözleşmesidir. Üretici saklı tutmadıkça ilgili bölgeye mal satamaz. Bu durum sözleşmeye aykırı olup ve sözleşmenin 10 uncu maddesine göre cezai şartı gerektirir....

            Tek satıcılık sözleşmesi ile yapımcı, ürünlerinin tamamını veya bir kısmını belirli bir coğrafi bölgede inhisari olarak satmak üzere sadece tek satıcıya gönderme yükümlülüğünü, buna karşılık tek satıcı da sözleşme konusu malları kendi adına ve kendi hesabına satarak bu malların sürümünü arttırmak için faaliyette bulunmak yükümlülüğünü üstlenir. Taraflara arasındaki sertifikada davalıya güz ---- sezonlarında satış yapma yetkisi verildiği, davalının ürünlerini ---- satma hakkından açıkça feragat etmediği, davacıya tek satıcılık yetkisi verme iradesinin olmadığı, davacının davasını ispat edemediği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

              - K A R A R - Dava; alkollü içecek satışını konu alan tek satıcılık sözleşmesinden kaynaklanan katkı payı ve cezai şart alacağı istemine ilişkindir. Davalı duruşma gününü bildirir açıklamalı davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı gibi cevap dilekçesi de sunmamıştır. Mahkemece toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; dava mutlak ticari dava olmadığı gibi davalının esnaf olup tacir sıfatının bulunmadığı, bu durumda somut olay bakımından görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 15.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Kambiyo senedi düzenlenmesi tek başına borcun yenilenmesi anlamında kabul edilemez. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK'nun 114/1. maddesi uyarınca borcun yenilendiğinin sözleşmeden açıkça anlaşılması lazımdır. Taraflar arasında çek verilmekle borcun yenilendiğine dair bir sözleşme bulunmadığına göre, tahsilde tekerrür olmamak koşulu ile alacaklının hem cari hesap ilişkisine dayanarak hem de kambiyo senetlerine dayanmak suretiyle alacağını takip ve dava etmesi mümkündür. Takiplerin işlemsiz bırakılması davacının alacağını sona erdiren bir neden olarak kabul edilemez. Taraflar arasındaki yetkili satıcılık sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklar 818 sayılı BK.'nun 125. maddesi uyarınca 10 yıllık zamanaşımına tabi olup, zamanaşımı süresi içinde alacaklının alacağını dava edebileceğinin kabulü gerekir. Zira, aksi yönde bir yasal düzenleme bulunmamaktadır....

                  satıcının bölgesinde başka satıcılara ürün satması nedeniyle tek satıcılık sözleşmesine aykırı davranmış olduğunu, davacının, bu nedenlerle tek satıcılık sözleşmesini sonlandırmış olup elindeki yayıncı şirkete ait tüm kitapları iade etmek istemiş olduğunu, hatalı olan ürünler dahil davalı şirkete kargo ile iade faturaları dahil gönderilmiş olup davalı şirket ürünleri geri almamış olduğunu, dilekçeleri ekinde iade faturaları ile kargo belgelerinin sunulmakta olduğunu, konuya ilişkin olarak dilekçeleri ekinde tek satıcılık sözleşmesinin haklı feshine ilişkin Yargıtay kararlarının, makalenin iade edilecek olan kitap sayıları ve faturalarının da sunulmakta olduğunu, yukarıda açıklanan ve resen dikkate alınacak nedenlerle tek satıcılık sözleşmesinin feshinin tespiti ile davacı tarafından yapılan ödemelerin iadesine ilişkin olarak şimdilik 100,00 T (raporda iade edilen ürünler ve yapılan ödeme hesaplanarak bakiye rakamın hesaplanması) 'nin ödenmesi ile karşı vekalet ücretinin ve yargılama giderinin...

                    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 01/01/2007 tarihinde yetkili servis sözleşmesinin imzalandığını, karşı tarafın denkleştirme tazminatı isteyen bilmek için tarafları arasında bir acentelik sözleşmesi veya tek satıcılık ile tek satıcılık benzeri tekel hakkı veren bir sözleşme olmasının gerektiğini, Davacı mukim olduğu konya’da tek yedek parça yetkili satıcısı veya tek yetkili servis olarak hizmet vermediğini, Bu sebeple davacının konya’da bir tekel hakkı olmadığının açık olduğunu, Taraflar arasındaki sözleşmede davalı tarafın sözleşmeyi feshi hukuka uygun olduğu için davalının fesihten kaynaklanan maddi tazminat sorumluluğunun bulunmadığını, Maddi ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu