Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın davacı şirkette çalıştığı dönemde elde ettiği ticari sırları kullandığına dair somut bir kanıtın da dosyada bulunmadığı; davalı şirket yönünden, bu şirketin davacı ile davalı ... arasında imzalanan 14/01/2003 tarihli sözleşmenin tarafı olmadığı, davalı şirketin bu sözleşmeyi ihlal ettiğinden söz edilemeyeceği, tek satıcılık sözleşmesinin sadece sözleşmenin tarafları arasında sonuç doğuracağı ve üçüncü şahıslara karşı ileri sürülemeyeceği, davacının haksız rekabet iddia ettiği dönemde davacı ile Neostrata ve Isıs firmaları arasında imzalanmış bir tek satıcılık sözleşmesi bulunmadığı, davacının bu yabancı şirketlerle sözleşme imzalayamamasının davalıların engelleyici davranışlarından kaynaklandığı iddiasının ispatlanamadığı, davacı ve davalı şirket arasındaki dağıtım ilişkisi sona erdikten sonra davalı şirketin Neostrata ve Isıs firmalarının distribütörü olduğu, davalı şirketin haksız rekabet teşkil eden bir eyleminin kanıtlanamadığı; karşı dava yönünden, karşı davalının fiyat indirim...

    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere, asıl ve ek bilirkişi raporuna göre, taraflar arasındaki sözleşmenin belirsiz süreli sözleşme niteliğinde olduğu, davaya konu belirsiz süreli tek satıcılık sözleşmesinin davalı tarafından 6 aylık fesih ihbar süresi tanınarak olağan feshinin mümkün olduğu, davaya konu sözleşmenin davalı tarafından 6 aylık feshi ihbar süresi tanınarak olağan fesih yolu ile 31/12/2010 tarihi itibariyle feshedildiği, davalı şirket tarafından tek taraflı olarak gerçekleştirilen feshin hukuka uygun ve süresinde yapılmış bir fesih olduğu, bu durumda davacının sözleşmenin haksız ve hukuka aykırı feshi sebebiyle uğradığı maddi kar kaybına ilişkin talebinin reddi gerektiği, tek satıcının bu ticari faaliyeti kendi nam ve hesabına ve dolayısıyla her türlü riski üstlenerek yürüttüğü için bu iş dolayısıyla masrafları ve özellikle de reklam giderlerini talep edemeyeceği ancak davacı şirketin yapmış olduğu maliyetleri karşılanamayan yatırımlar için tazminat talebinin kabulü...

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 22/09/2020 NUMARASI: 2014/996 Esas - 2020/501 Karar DAVA: İtirazın İptali Davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü; DAVA: Davacı vekili; davacı ile davalı arasında 2010 yılından itibaren alım satımdan kaynaklanan bir ticari ilişki olduğunu, taraflar arasında 2011 Şubat ayında 31/12/2011 tarihinde sona erecek şekilde tek satıcılık sözleşmesi yapıldığını, tarafların sözleşmenin süresi dolduktan sonra aralarındaki ticari ilişkiye tek satıcılık olarak devam edileceğine ilişkin yeni anlaşma yapmadıklarını, sözleşmenin 31/12/2011 tarihinde sona erdiğini, süre dolduktan sonra ticari ilişkinin sürdürüleceği, ancak tek satıcılık olarak devam edilmeyeceğinin 02/01/2012 tarihinde davalı şirkete e-posta yolu ile bildirdiğini, davalının devam eden ticari ilişki sırasında satın aldığı ürünlerin bedelini ödemediğini, müvekkilinin haklı nedene dayanarak...

        -KARAR- Davacı vekili davalı şirketin müvekkili şirketle 2011 yılında yetkili satıcılık sözleşmesi imzaladığını, cari hesap borcuna karşılık üç adet çek verildiğini, karşılıksız çıkınca sözleşmenin 19.2/b bendi gereği sözleşmeyi tek taraflı feshettiğini cari hesap bakiyesi için ve karşılıksız çıkan çekler için takipler başlatıldığını, tahsilde tekerrür olmamak üzere ibaresinin kullanıldığını, diğer davalı ...’ın sözleşmede garanti eden sıfatıyla imzası bulunduğundan B.K 110 gereğince sorumluluğu bulunduğunu takipten sonraki kısmi ödemenin asil alacaktan düşüldüğünü ileri sürerek davalıların cari hesaba dayalı takibe karşı yaptıkları haksız itirazlarının iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı ... davanın reddini istemiştir....

          - K A R A R - Davacı vekili, müvekkkili şirket ile davalılar arasında satıcılık sözleşmesi imzalandığını, teminat olarak davalı ... Göl'e ait taşınmaz üzerine müvekkili şirket lehine 30.000.000.000.TL.'lik ipotek tesis edildiğini, davalıların cari hesap borçlarını ödememeleri üzerine ipotekle teminat altına alınan kısım dışında kalan bakiye alacaklarının tahsili için başlatılan icra takibinin itiraz sonucu durduğunu belirterek itirazın iptaliyle takibin devamına %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, taraflar arasındaki 1.6.2002 tarihli satıcılık sözleşmesinde davalı ......

            ın dava dışı... ile tek satıcılık sözleşmesi imzaladıklarını, daha sonra dava dışı...'ın bu sözleşme ile üstlendiği haklarını ... Ltd. Şti.'ye devrettiğini, kendisinin de dava dışı ... Ltd....

              Sayılı Dosyası DAVA :Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 14/09/2021 KARAR TARİHİ : 18/09/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan), Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasındaki distribütörlük ilişkisinin 2008-2014 yılları arasında tek satıcılık, sonrasında müvekkili şirketin tek satıcılık sıfatı olmayacak şekilde devam ettiğini, tek taraflı ve haksız fesih sonrasında taraflar arasındaki ticari ilişkinin 30/04/2020 tarihinde sonlandığını, 2020 yılının ilk aylarındaki süreç ve distribütörlük sözleşmelerinin yazılı şekil şartına tabi bulunmadığı gözetildiğinde müvekkili şirket ile davalı arasındaki distribütörlük sözleşmesinin daha önceki dönemlerdeki olduğu şekilde 2 yıllık şekilde uzatıldığının kabul edilmesi gerekirken yapılan feshin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davalı...

                Davalı vekili, savunmasında özetle; davadaki arca esas değerin 77.750,00 TL olarak gösterilmesine rağmen takip dosyasında 249.959,39 TL alacak talep edildiğini, itirazın iptali davalarının kısmi dava olarak açılamayacağını, portföy tazminatı ile ilgili iddiaların dayanağı bulunmadığını, davacının, müvekkili şirketin tek satıcılık hakkına sahip acentesi, bayiisi veya tek satıcısı olmadığını, müvekkili şirketin davacı veya başka kişiye dava dilekçesinde belirtilen şekilde harcama yetkisi vermediğini, müvekkilince davacıya 77.750,00 TL tutarında cihaz satışı yapılmadığını, davacının daha önce aldığını iddia ettiği ... markalı cihazların elinde kalması nedeniyle 77.750,00 TL tutarında zarar uğradığı iddiasının yerinde olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....

                  Davalı vekili, savunmasında özetle; davadaki arca esas değerin 77.750,00 TL olarak gösterilmesine rağmen takip dosyasında 249.959,39 TL alacak talep edildiğini, itirazın iptali davalarının kısmi dava olarak açılamayacağını, portföy tazminatı ile ilgili iddiaların dayanağı bulunmadığını, davacının, müvekkili şirketin tek satıcılık hakkına sahip acentesi, bayiisi veya tek satıcısı olmadığını, müvekkili şirketin davacı veya başka kişiye dava dilekçesinde belirtilen şekilde harcama yetkisi vermediğini, müvekkilince davacıya 77.750,00 TL tutarında cihaz satışı yapılmadığını, davacının daha önce aldığını iddia ettiği Siemens markalı cihazların elinde kalması nedeniyle 77.750,00 TL tutarında zarar uğradığı iddiasının yerinde olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....

                  Sayılı takip dosyası ile cari hesap alacağından kaynaklı 42.072,29 TL asıl alacak 3.371,55TL işlemiş faiz toplamı 45.443,84 TL üzerinden takip başlattığı ,davalının borcu olmadığı savı ile süresinde takibe itirazı üzerine iş bu itirazın iptali davasının 1 yıllık süre içerisinde ve dava değeri 42.072,29 TL üzerinden açıldığı anlaşılmakla ; Davalı yan cevap/karşı dava dilekçesi ile taraflar arasında 02/01/2017 tarihli tek satıcılık sözleşmesi akdedildiğini iş bu sözleşme uyarınca davalı karşı davacının sağlayıcı kendilerinin ise bazı temizlik ekipmanları alanında tek satıcı olduğunu ve de davalının sözleşmeye aykırı davranarak kendisi ile haksız rekabete girdiğini bu sebeple maddi-manevi tazminat ve de takas/mahsup talep ettikleri anlaşılmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu