WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA TÜRÜ : Nafaka-Tedbiren Velayet-Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından ortak çocuk Zeynep'in velayetinin anneye verilmesi (tedbiren ve kesin velayet), yoksulluk nafakası, kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davacı erkeğin tedbiren velayete yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/l-ç maddesi gereğince bağımsız olarak açılan velayete ilişkin kararlar temyiz edilemediğinden davalı-davacı erkeğin tedbiren velayete yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Davalı-davacı erkeğin sair temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; a)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bent...

    GEREKÇE : Dava, müşterek çocuğun boşanma kararı ile babaya verilen velayetinin değiştirilerek, öncelikle tedbiren ve sonra nihai olarak anneye verilmesi ve çocuk yararına tedbir ve iştirak nafakası isteğine ilişkindir. HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Velayetin değiştirilmesi yönünden yapılan incelemede; Taraflar Bodrum 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 11/12/2013 tarihinde kesinleşen kararı ile anlaşmalı olarak boşanmışlar,  18/12/2010 doğumlu Yağmur'un velayeti davalı babaya verilmiştir. Velayet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir....

    Davalı - karşı davacı vekili 04.04.2019 tarihli cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesi gereğince boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin müvekkiline verilmesini, ortak çocuk lehine aylık 750 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 750 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000 TL maddi ve 50.000 TL manevi tazminata yasal faizi ile hükmedilmesini talep ve dava etmiş, 06.05.2019 tarihli dilekçesi ile karşı davasını müşterek çocuğun velayetinin tedbiren müvekkiline verilmesi, müşterek çocuk ve müvekkili lehine aylık 750'şer TL tedbir nafakasına hükmedilmesi yönünde ıslah etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Geçici Olarak Düzenlenmesi-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; velayetin tedbiren düzenlenmesi, kişisel ilişki ve vekalet ücreti yönünden, davalı erkek tarafından ise; her iki davaya yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı, davalı eşinden kendisi ve müşterek çocukları için Türk Medeni Kanununun 197. maddesi kapsamında tedbir nafakası talep etmiş, ayrıca müşterek çocukların velayetinin kendisine bırakılmasını istemiştir....

      İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın istinaf dilekçesinde özetle; velayet ve iştirak nafakası talebinin reddinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. Davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; nafakayı ödeyecek gücünün olmadığını, kararın kaldırılmasını istemiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 197/1 . maddesi uyarınca tedbir nafakası ve tedbiren velayet istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. TMK'nın 197. maddesine göre; “Eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddî biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir....

      Karara karşı erkeğin kusur, velayet, iştirak nafakası, kadının tedbir nafakası ve tazminatlar yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 08.06.2020 tarih, 2018/3357 Esas, 2020/843 Karar sayılı ilamı ile erkeğin istinafı esastan reddedilmiş, karara karşı temyiz kanun yoluna başvurulmuştur. Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 2020/3946 Esas, 2020/6829 Karar, 23.12.2020 tarihli kararı ile velayetin babaya verilmesi gerekirken anneye verilmesi doğru görülmediğinden kararın bozulmasına, diğer yönlerden kararın onanmasına karar verilmiş, boşanma yönünden 20.11.2018 tarihli kesinleşme, kusur tespiti, nafaka, maddi ve manevi tazminat yönlerinden 23.12.2020 tarihli kesinleşme şerhi verilmiştir. Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin bozma kararı üzerine Ankara 3....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tedbir Nafakası ve Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin kendisinin karşı davasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-karşı davalı kadının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; a-Aksine ciddi ve inandırıcı delil ve olaylar bulunmadıkça asıl olan tanıkların gerçeği söylemiş olmalarıdır. (6100 s. HMK. m. 255) Akrabalık veya diğer bir yakınlık başlı başına tanık beyanını değerden düşürücü bir sebep sayılamaz. Dosyada tanıkların olmamışı olmuş gibi ifade ettiklerini kabule yeterli delil ve olgu da yoktur....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tedbiren Velayetin Düzenlenmesi - Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle evlilik birliğinin devam ettiği, müşterek çocukların velayetlerinin tedbiren davacı anneye verildiği ve yine müşterek çocuklar ve davacı kadın yararına hükmedilen nafakaların Türk Medeni Kanununun 197/2. maddesine dayalı tedbir nafakası niteliğinde bulunduğunun anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren...

          Davacının kendisi ve çocuklar yararına istediği nafaka talebi bağımsız tedbir nafakası davası (TMK m.197) niteliğinde olup, değer ölçüsüne göre nispi harca tabidir. Nispi harca tabi davalarda karar ve ilam harcının dörtte biri işlem yapılmadan önce peşin ödenir (Harçlar Kanunu m.28/a). Yargısal işlemlerde alınacak harçlar ödenmedikçe yargılamaya devam edilerek hüküm verilemez. Davacı dava dilekçesiyle maktu harç yatırmıştır....

            Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, tedbir nafakası davasında; (HUMK'nun 74. maddesine aykırı olarak) talep olmadığı halde velayetle ilgili hüküm kurulması ve ... ile çocuk arasında şahsi münasebet tesisi doğru görülmemiştir. Bundan ayrı, evlilik birliği devam ederken, davacı anne tarafından yanında kalan müşterek çocuk için nafaka istemi niteliği itibariyle tedbir nafakası olup, mahkemece; iştirak nafakası olarak nitelendirilmesi de doğru değildir. Bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, bu yönlere ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün üçüncü maddesindeki "Tarafların müşterek çocukları ... ...'...

              UYAP Entegrasyonu