Aile Mahkemesinin 10.07.2020 tarih ve 2019/191 Esas 2020/266 Karar sayılı kararı ile davacı birleşen davacının velayetin değiştirilmesi davasının reddine, iştirak nafakası davasının reddine karar verildiğini, anlaşmalı boşanma davasından sonra müvekkili ile yaşamaya başlayan müşterek çocukların verilen tedbiren velayet kararı neticesinde davalı anne tarafından çocukların okullarından alındıklarını, tedbiren velayet süresi boyunca çocuklar için bağlanan ayrı ayrı aylık 1.000,00.-TL nafakayı müvekkilinin düzenli olarak ödediğini, verilen son karar gereğince müşterek çocukların davacı babaları ile yaşamaya başladıklarını, çocukların her türlü ihtiyaçlarının müvekkili tarafından karşılandığını, davalı annenin herhangi bir katkısı olmadığını, müşterek çocukların yıllık okul ücretinin 10.000,00....
Her ne kadar Hukuk Muhakemeleri Kanunununun 350/2. maddesinin “Kişiler hukuku, aile hukuku ve taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararlar kesinleşmedikçe yerine getirilemez.” hükmü nedeniyle boşanmaya bağlı yoksulluk ve katılım nafakalarına ilişkin Mahkeme kararı kesinleşmeden ilamlı icraya konu edilemeyecekse de, takibe konu Mahkeme kararı, geçici önlem niteliğindeki tedbir nafakası ödenmesine ilişkin ara kararı olup, geçici önlem kararların kesinleşmesine söz konusu edilemeyeceği gibi bu geçici önlem kararlarının ilamsız icra takibine konu edilebilmesi için kesinleşmeleri gerekmemektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından, kadının açtığı boşanma davası ve velayet, kadın yararına takdir edilen tazminatlar, yoksulluk nafakası ve reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı kadın 26.09.2017 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiğini bildirmiş ise de, davalı-karşı davacı erkeğin açtığı davada verilen boşanma hükmü temyiz edilmeden kesinleştiğinden, kadının açtığı boşanma davasının konusu kalmamıştır....
REDDİNE, TMK 169. maddeye dayalı olarak asıl ve birleşen davada tedbiren velayet- kişisel ilişki- tedbir nafakası ile ilgili yapılan düzenleme;İlk dava tarihi olan 26.08.2019 tarihinden asıl ve birleşen davada verilen hükümlerin kesinleşmesine kadar aşağıda a,b bentlerinde tedbiren yapılan velayet- kişisel ilişki düzenlemesinin uygulanmasına: müşterek çocuğun velayet hakkının davacı- davalı anneye tedbiren VERİLMESİNE, Müşterek çocuk ile davalı- davacı baba arasında tedbiren kişisel ilişki kurulmasına, Mahkememizin 24.09.2021 tarihli duruşmasının 9- 10 numaralı ara kararları ile müşterek çocuk için aylık 500,00- TL, davacı- davalı kadın için aylık 1.000- TL olarak bağlanılan tedbir nafakasının ilk dava tarihi olan 26.08.2019 tarihinden bu duruşma tarihi olan 20.06.2022 tarihine kadar davalı- davacı erkekten alınarak davacı- davalı kadına VERİLMESİNE, Bu duruşma tarihi olan 20.06.2022 tarihinden asıl ve birleşen davada verilen hükümlerin kesinleşmesine kadar müşterek çocuk için aylık...
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Tedbiren Velayet ve Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından, tedbiren velayet davasının ve kendi yönünden talep ettiği nafakaların reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı kadının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı kadının dava dilekçesiyle kendisi için talep ettiği nafaka, bağımsız tedbir nafakası davası (TMK m. 197) niteliğinde olup, değer ölçüsüne göre nispi harca tabidir. Nispi harca tabi davalarda karar ve ilam harcının dörtte biri işlem yapılmadan önce peşin ödenir (Harçlar Kanunu m.28/a). Yargısal işlemlerde alınacak harçlar ödenmedikçe yargılamaya devam edilerek hüküm verilemez....
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma TEMYİZ EDEN : Taraflar Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından; kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, kadın yararına takdir edilen tazminatlar, çocuk için takdir edilen nafakanın miktarı ve vekalet ücreti yönünden, davacı-davalı kadın tarafından ise; erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, velayet, reddedilen nafaka talepleri ve takdir edilen tazminatların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı ... 02.05.2016 tarihli dilekçesiyle erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi ve velayete ilişkin temyiz isteminden feragat ettiğini bildirdiğinden, temyiz dilekçesinin erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi ve velayet yönünden reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı-davacı vekili Av. ... 02.05.2016 tarihli dilekçesiyle kusur...
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müşterek çocuk için belirlenen tedbir nafakası miktarının çok düşük olduğunu, kadın yararına da nafakaya hükmedilmesi gerektiğini, tarafların ayrı yaşama tarihinden itibaren nafakaya hükmedilmesi gerektiğini belirterek verilen kararın bu yönlerden bozulmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, tedbiren velayet düzenlemesi ve tedbir nafakası talebine yöneliktir. Davacı taraf; çocuk için belirlenen nafaka miktarının düşük oluşu ve kadın için tedbir nafakasına hükmedilmemesi yönünden, davalı taraf mahkemenin yetkisi, derdestlik ve birleştirme taleplerinin reddi, tanıklarının dinlenmemesi, reddedilen kısım yönünden lehine vekalet ücreti verilmemesi, velayet düzenlemesi yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuş ve kararın bu yönlerden kaldırılmasını talep etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 06/09/2021 NUMARASI : 2020/885 ESAS 2021/1262 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli))|Nafaka (Önlem Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının kusurlu davranışları nedeniyle tarafların evliliklerinin çekilmez hale geldiğini belirterek, tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Maddesine göre hakim boşanma ve ayrılık davasının devamı süresince gerekli olan özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden alır. TMK'nun 169. maddesi uyarınca takdir edilen tedbir nafakası açılan boşanma davası kapsamında alınan geçici nitelikteki bir önlem olarak hakim tarafından yargılama esnasında kaldırılmadığı takdirde boşanma davasından verilen kararın kesinleşmesiyle sona erer. TMK’nun 197. Maddesi ise birlikte yaşamaya ara verilmesi halinde tedbir nafakasını düzenlemektedir. Her iki nafaka türü birbirlerinden farklıdır. TMK'nun 197. Maddesi uyarınca nafakaya hükmedilebilmesi için eşlerin ayrı yaşaması zorunludur, bağımsız bir dava ve talep konusudur ve eşlerin ayrı yaşama durumunun devamı süresince geçerli olur. Sakarya 2....
Diğer bir ifade ile iştirak nafakası eğer bir boşanma davasında velayete tabi çocuklar var ise, boşanma kararının varlığına, boşanma davasının kesinleşmesinden sonra açılan velayetin düzenlenmesine yönelik davalarda ise velayet talebinin kabulüne bağlıdır.Dolayısıyla velayet ve iştirak nafakası talebi arasında bir öncelik ya da sonralık ilişkisi bulunmayıp aslilik ve ferîlik ilişkisi söz konusudur(HGK.2017/2- 2444 E,2019/51 K.sayılı 31.01.2019 tarihli kararı).Bu niteliği itibarı ile dava dilekçesinde istenmesi şart olmadığı gibi müstakil harç yatırılması da gerekmez....