Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile; dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere müşterek çocuk... için aylık 200 TL, davacı ... için aylık 500 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş, ....a lehine hükmedilen tedbir nafakasının kararın kesinleşmesinden itibaren iştirak nafakası, davacı ... lehine hükmedilen tedbir nafakasının ise kararın kesinleşmesinden itibaren yardım nafakası olarak devamına karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava; müşterek çocuk... için iştirak nafakasına ve diğer davacı müşterek çocuk .... için yardım nafakasına hükmedilmesi istemine ilişkindir. TMK.nun 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 06/06/2022 NUMARASI : 2020/738 ESAS-2022/457 KARAR DAVA KONUSU : Yardım Nafakası - Tedbir Nafakası (TMK md. 197) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili, dava dilekçesinde özetle; davalının davacı Fatma'nın eşi, davacı Müzeyyen Merve'nin babası olduğunu, davalının davacılara maddi ve manevi destekte bulunmadığını belirterek davacı Müzeyyen Merve yararına aylık 750,00 TL yardım nafakasına, davacı Fatma yararına aylık 750,00 TL tedbir nafakasına (TMK md. 197) hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı erkek vekili, cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/1040 Esas sayılı dosyasında tedbir nafakası davası açtığını ancak müvekkilinin açmış olduğu davanın Beyşehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/982 Esas sayılı dosyasında birleştiğini, davalının boşanma davasının reddine, müvekkilinin tedbir nafakası davasının kısmen kabulü ile aylık 350,00 TL tedbir nafakasının müvekkiline verildiğini, istinaf nedeniyle kararın kaldırılarak Beyşehir 1....
Davada; davacı ... ile küçük çocuk .... için tedbir nafakası; 27.02.1993 doğumlu ... için yardım nafakası talep edilmiş; mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ... için talep edilen nafaka niteliği itibari ile yardım nafakası olup, mahkemece hükmedilen nafakanın iştirak nafakası olarak nitelendirilmesi doğru görülmemiş ancak bu husus sonuca etkili olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 18.02.2013 günü oybirliğiyle karar verildi....
Öte yandan, Türk Medeni Kanununda tedbir nafakası ile yardım nafakası ayrı ayrı hükümlerde düzenlenmiş olup, eşlerin birlikte yaşamaya ara vermesi halinde alanacak önlemler TMK'nun 197 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Dava dilekçesindeki istem de bu önlemler çerçevesinde ayrı yaşayan eşten talep edilen tedbir nafakası niteliğindedir. TMK'nun 364 ve devamı maddelerinde düzenlenen yardım nafakası ise, ... olan ve kendi imkanları ile geçimini sağlayamayan kişinin üstsoy ve altsoyu ile kardeşlerinden talep edebileceği bir nafaka türüdür. Kabule göre de nafakadan müteselsil sorumluluğa hükmedilmesi de ... değildir. O halde, mahkemece davanın eşler arasında olduğu gözetilerek, toplanan delillerin TMK'nun 197 ve devamı maddeleri uyarınca takdiri ile davalı eş yönünden bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi yanlış olup, bozmayı gerektirmiştir....
K... yararına 300,00.TL yardım nafakasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, tarafların Tettnag Sulh Mahkemesinin 10/01/2006 tarihinden kesinleşen kararının tenfizi ile boşandıkları, bu nedenle müşterek çocuk için hükmolunacak nafakanın iştirak nafakası olarak nitelendirilmesi gerekirken, mahkemece yardım nafakası olarak nitelendirilmesi doğru değilse de; bu konunun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükmün 1.maddesinde yer alan “…yardım…” kelimesinin “…iştirak…” olarak düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Yardım nafakası isteyenin kusuru ile yardıma muhtaç duruma düşmüş olması, yükümlüyü borcundan kurtarmamaktadır. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir. Somut olayda; dosyadaki belgelerden, 13/09/1987 doğumlu ortak çocuğun rahatsızlığı nedeni ile kısıtlandığı,davacı babasının vesayeti altında bırakıldığı, davacının emekli olduğu, emekli maaşı aldığı, çocuk için bakım ücreti aldığı, evi ve fındıklığı olduğu, yeniden evlenmediği; davalının ise, emekli olduğu, evi olduğu, yeniden evlendiği anlaşılmaktadır....
verilen nafakanın gözetilmeden karar verildiğini, davacının hem yardım nafakası adı altında nafaka hem de boşanma dosyasında tedbir nafakası aldığını belirterek bu nedenlerle kararın kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
önüne alındığında, tedbir nafakası hükmünde karar kesinleştiğinde tedbir (yardım) nafakası olarak devamına karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, kararın bu hali ile denetime elverişli ve HMK 297. maddesindeki zorunlu unsurları içeren bir karar olmadığı kanaatine varıldığından, HMK’nun 353/1- a-6 maddesi uyarınca davanın esasına dair istinaf sebepleri incelenmeksizin ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılarak,dosyanın yeniden görülmesi için kararı veren ilk derece mahkemesine geri gönderilmesi gerektiği kanaat ve düşüncesiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata; reşit olan çocuk için talep edilen yardım nafakasının boşanma davasının fer'îsi olmaması, davacının taraf ehliyeti bulunmadığından, bu davayı münhasıran yardım nafakası talep edenin açabileceği göz önüne alınarak yardım nafakası talebinin reddine karar verilmiştir....