Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle yoksulluk nafakasının kaldırılması talepli karşı davaya yönelik davalı/karşı davacının temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle yoksulluk nafakasının artırımı talepli asıl davaya yönelik temyiz edilen hükmün davalı/karşı davacı yararına HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 29.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, aylık nafakanın 300,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş; hüküm süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, tarafların sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Dava iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir....

      Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk müşterek çocuk.... için iştirak nafakasının aylık 400,00 TL'ye, davacı için yoksulluk nafakasının aylık 500,00 TL ye yükseltilmesine karar verilmiş,hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımı istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin yoksulluk nafakasına ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacının, müşterek çocuk için takdir edilen iştirak nafakasına yönelik temyiz itirazı yönünden; Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür....

        Davalı (karşı davacı) vekili dilekçesinde; aylık 750,00 TL nafakayı ödemesi mümkün olmadığını, nafaka artırımı, azaltılması ya da kaldırımı kararlarının tarafların ekonomik durumlarındaki artmaya ya da eksilmeye bağlı olarak verildiğini belirterek, 500,00 TL iştirak nafakasının öncelikli olarak kaldırılmasını olmadığı takdirde 100,00 TL ye düşürülmesini, müşterek çoçuğun davalı annede kaldığı süreçte davalının nafakadan vareste tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09.12.2021 NUMARASI : 2021/219 ESAS, 2021/901 KARAR DAVA KONUSU : Nafakasının Artırımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bakırköy 12....

          Sayısı ile açılmış olan davada, dava görüldüğü esnada 10/03/2015 tarihinde 200'er TL olarak belirlenen tedbir nafakası kesinleşen dava sonucunda da (2018/18E.) 200'er TL iştirak nafakası olarak hüküm altına alındığı, davacılardan Betül AKÇALI Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler öğrencisi olduğu, diğer davalılardan Yusuf AKÇALI ise Hacı İsmail Dereköy Anadolu Lisesi öğrencisi olduğu, davacılar lehine hükmedilen iştirak nafakası 22/04/2014 tarihli ara kararda verilen tedbir nafakasının devamı niteliğinde olduğu ve aradan çok uzun bir zaman geçtiği, 6.5 sene gibi bir sürede davacıların ihtiyaçlarının arttığı, üniversite ve lise öğrenimlerine başladıklarını, 200'er lira olan iştirak nafakalarının davacıların ihtiyaçlarını gidermeye yeterli olmadığını, bu sebeplerle davacılar lehine hükmedilen iştirak nafakasının yükseltilmesi istemiştir....

          Somut olayda, davacı kadın tarafından açılan önlem nafakası davasında verilen Tavas Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 06/11/2013 tarih, 2013/91 esas ve 2013/465 karar sayılı kararı ile "Davanın kabulü ile aylık 400 TL tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren karar kesinleşinceye karar davalıdan alınarak davacıya verilmesine," karar verildiği, daha sonra davacı erkek tarafından açılan Tavas Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 16/04/2014 tarih, 2013/278 esas ve 2014/120 karar sayılı boşanma davasında "DAVANIN REDDİNE, Mahkememizin 2013/91 esas 2013/465 karar sayılı ilamı ile dosyamız davalısı yararına aylık 400 TL tedbir nafakası verilmesi yönünden daha önce hüküm kurulduğundan davalının tedbir nafakası talebi yönünden KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA," karar verilmiştir....

          Somut olayda eş ve çocuk için toplam aylık 300,00 TL. tedbir nafakasının ödenmesine karar verilmiş olup, yıllık ödenecek nafaka miktarı 3.600,00 TL.'dir....

            Dosyadaki delillere ve kurulan hükme göre; iştirak nafakasının artırımına ilişkin hükümde bir isabetsizlik yoktur. Yoksululk nafakasının artırımı yönünden ise; Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile DİE’nin yayınladığı TEFE(ÜFE) artış oranı nazara alındığında takdir edilen miktar çok olup, TMK’nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamış ise de bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1.fıkrasındaki "...320 TL'ye..." rakamının çıkartılarak yerine “...240 TL'ye...” rakamı yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 1.55 TL.bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 8.2.2010 günü oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava; iştirak nafakasının artırılması talebine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karara karşı, davalı tarafından temyiz kanun yoluna müracaat edilmiş, davacı vekili tarafından dosyaya ibraz edilen 15.01.2019 tarihli dilekçe ile "yukarıda esas numarası yazılı dosyadan feragat ediyoruz. Gereğini istem olarak takdirlerinize sunarım" yönünde talepte bulunulduğu anlaşılmaktadır....

                UYAP Entegrasyonu