Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 1.000,00 TL tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Somut olayda hükmedilen tedbir nafakasının başlangıç tarihi karar tarihi olarak belirlenmiştir. 28/11/1956 tarih ve 15 E.-15 K.sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder. Buna göre, nafakaya dava tarihten itibaren hükmetmek gerekirken; nafakanın karar tarihinden itibaren tahsiline yönelik hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya uygun bulunmamıştır....
Aile Mahkemesinin 2017/1025 Esas sayılı dosyası ile davacı T1 için hüküm altına alınan tedbir nafakasının aylık 18.000,00- TL.ye, müşterek çocuk Elif Mercan için hükmolunan tedbir nafakasının ise aylık 10.000,00- TL.ye yükseltilmesine, artırılan miktarlara dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesinde; müvekkili lehine, Şanlıurfa Aile Mahkemesi'nin 29/12/2010 dava tarihli, 2010/1174 E., 2011/416 K. sayılı ilamı ile aylık 500 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsiline karar verildiğini, bu kararın daha sonra kesinleştiğini, davalının kusuru nedeniyle müvekkilinin Şanlıurfa Aile Mahkemesi' nin 11.07.2012 tarih, 2011/871 E.,2012/619 K. sayılı boşanma davası ile nafakanın arttırılmasına ilişkin dava açtığını, mahkemece boşanma davasının kabul edildiği, ancak yoksulluk nafakasının 500 TL olarak belirlendiğini, aradan geçen süredeki müvekkilinin...
Somut olayda davacı kadının ortak çocuk için talep ettiği yıllık toplam 18.000 TL tutarındaki tedbir nafakasının kabulüne karar verilmiş olup, bölge adliye mahkemesince tedbir nafakası davası yönünden verilen karar kesindir. Bu nedenle, davalı erkeğin tedbir nafakası davasının kabulüne dair temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin temyiz itirazları yersizdir....
Somut olayda aylık 300,00 TL tedbir nafakasının ödenmesine karar verilmiş olup, bölge adliye mahkemesince tedbir nafakasına yönelik verilen karar kesindir. Bu nedenle davalı-davacı erkeğin tedbir nafakasına yönelik temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Davalı-davacı erkeğin sair temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar verilmesi gerekmşitir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince, tarafların ihtiyaçları ile ödeme güçlerinin dikkate alındığı belirtilerek "Davanın kısmen kabulü ile davacı ve müşterek çocuk Alper için daha önce hüküm altına alınan nafakaların ayrı ayrı aylık 250,00 şer TL artırılması ile davacının aylık yoksulluk nafakasının 500,00 TL ye müşterek çocuk Alper'in iştirak nafakasının da aylık 500,00 TL ye çıkartılmasına" karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı taraf hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. GEREKÇE : Dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması talebine ilişkindir. Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz....
Bu itibarla mahkemece, yukarıda açıklandığı şekilde , davacı kadının çalışmasının davalı kocanın birliğin giderlerine katılma yükümlülüğünü sona erdirmeyeceği ve davacı kadın lehine nafaka takdirine engel olmadığı gözetilerek, davacı kadın için hükmedilen tedbir nafakasının belli bir süre ile sınırlandırılmaması gerekirken, yazılı şekilde tedbir nafakasının davacının işe girdiği tarihe kadar takdir edilmiş olması doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
-Davalı-karşı davacı kadının daha önce hüküm altına alınan tedbir nafakasının (TMK m.197) artırılması davasında, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, kadının zorunlu ihtiyaçları, tarafların yaşları, evliliğin süresi ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde yapılan artırım miktarında isabetsizlik bulunmamakla birlikte, boşanma davasının açıldığı tarih olan 30.04.2018 tarihine kadar geçerli olmak üzere artırım kararı verilmesi de doğru görülmemiştir....
İlk derece mahkemesince; davacının yoksulluk nafakasının artırılması talebi yönünden açılan davasının reddine, davacının iştirak nafakasının artırılması talebi yönünden açılan davanın kabulü ile müşterek çocuk yararına hükmedilen aylık 500,00 TL iştirak nafakasının aylık 1.000,00 TL'ye çıkartılmasına, nafakanın çocuğun reşit olacağı tarihe kadar devamına, nafakanın karar kesinleştikten sonra TÜİK tarafından belirlenecek ÜFE oranında artırılarak devamına hükmedilmiştir. Davacı kadın; reddedilen yoksulluk nafakasının artırılması talebine yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. 6763 sayılı yasanın 41. maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Parasal sınırların arttırılmasına ilişkin 6763 sayılı Yasanın 44. maddesi ile değişik Ek-1....
ile karşılanmasının imkansız hale geldiği gibi tayin edilen nafaka günün şartlarında anlamını yitirmiş olağan hayat şartları karşısında güncelliğini kaybetmiş bulunduğunun, almakta olduğu nafaka kesintisinden başka gelirinin bulunmadığının bu nedenle 400- TL olan tedbir nafakasının 1100- TL artırılarak 1500- TL ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir....