Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

" şeklindeki gerekçesi ile; "DAVANIN KABULÜNE, tarafların Türk Medeni Kanunun 166/1. maddesi gereğince EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİYLE BOŞANMALARINA, Tarafların müşterek çocuk Kadir ve Fevziye oğlu Havza 18/04/2004 d.lu, TC kimlik numaralı AHMET AKTAŞ ve TC kimlik numaralı ENES ŞAKİR'in VELAYETİNİN davacı anne T1 verilmesine, 4721 sayılı TMK'nun 169 maddesi gereğince davacı kadın lehine gerekli olduğu kanaatine varılarak, 250 TL tedbir nafakasının dava tarihinden başlamak üzere boşanma hükmünü kesinleşmesine kadar her ay davalı erkekten alınarak davacı kadına ödenmesine, boşanma hükmünün kesinleşmesinden sonra ortadan kalktığının TESPİTİNE, Müşterek çocuklar AHMET AKTAŞ için aylık 600,00 TL tedbir nafakasının ENES T3 için aylık 400,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamı ile karar kesinleştikten sonra İŞTİRAK NAFAKASI olarak davalı baba T3 alınarak davacı anne T1 verilmesine, Müşterek çocuklar ile davalı baba arasında; ŞAHSİ...

GEREKÇE: Asıl dava ve karşı dava; TMK 166/1.maddesine dayalı boşanma ve fer'i taleplere , asıl dava ayrıca; TMK 162.maddesine dayalı boşanma talebine ilişkindir....

FERAGATİŞTİRAK NAFAKASI 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 182 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 183 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü. Davada, 2008 yılında boşandığı ve 1992-1993 ve 2002 doğumlu müşterek çocukların velayetinin kendisine verildiğini ileri sürerek davalıdan aylık 250,00'şer TL iştirak nafakasının tahsili istenilmiştir. Mahkemece, davacı annenin boşanma davasında duruşmada kendisi ve çocuklar için nafaka istemediğini beyan edip imzaladığı belirtilerek, kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....

    Hukuk Dairesi'ne temyiz kanun yolu açık ÖNLEM NAFAKASI YÖNÜNDEN KESİN olmak üzere OY BİRLİĞİ ile karar verildi....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, tedbir nafakası davası davasının kabulü ile, dava tarihinde itibaren başlamak kaydı ile, aylık 1.000 TL tedbir nafakasının davalı erkekden alınarak davacı kadına ödenmesine,davalı erkeğin açtığı birleşen boşanma davasının ise reddine karar verilmiştir....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının davalının kızı olduğunu, davacının annesi Nuran Can Güleç ile davalı arasındaki boşanma davasında boşanma kararı verildiğini ancak kararın henüz kesinleşmediğini, boşanma davası sırasında müşterek çocuklardan Alara'nın velayetinin davalıya, davacı Melis'in velayetinin anneye verildiğini, çocuklar için karşılıklı olarak 1.500,00 er TL tedbir nafakasına hükmedildiğini, karar tarihi itibarıyla Melis 18 yaşını doldurduğundan iştirak nafakasına hükmedilmediğini, boşanma davasında da Melis için belirlenen tedbir nafakasının 5.000,00 TL ye çıkarılmasının talep edildiğini ancak mahkemece talebin reddedildiğini, velayeti babaya verilen 2003 doğumlu Görkem Alara'nın Özel Notre Dame Sion Fransız Lisesinde eğitim gördüğünü, davacı kızının okuduğu okul ile aynı ücrete tabi olduğunu, dava dışı annenin Görkem Alara için 1.500,00 TL iştirak nafakası ödemesine karar verildiğini, dava dışı annenin kadın doğum uzmanı olup 25.000,00 TL üzerinde geliri ve...

    KISMEN KABULÜ İLE, dava tarihinden boşanma hükmünün kesinleşmesi tarihine kadar geçerli olmak üzere aylık 300,00 TL tedbir nafakasının davalı - karşı davacı kocadan alınarak davacı - karşı davalı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, B)Davacı - karşı davalı kadının yoksulluk nafakası isteminin KABULÜ İLE, boşanma hükmünün kesinleşmesi tarihinden itibaren aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasının davalı - karşı davacı kocadan alınarak davacı - karşı davalı kadına verilmesine, 4- A)Davacı - karşı davalı kadının müşterek çocuk için tedbir nafakası isteminin KISMEN KABULÜ İLE, dava tarihinden boşanma hükmünün kesinleşmesi tarihine kadar geçerli olmak üzere aylık 250,00 TL tedbir nafakasının davalı - karşı davacı kocadan alınarak davacı - karşı davalı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, B)Davacı - karşı davalı kadının müşterek çocuk için iştirak nafakası isteminin KABULÜ İLE, boşanma hükmünün kesinleşmesi tarihinden itibaren aylık 500,00 TL iştirak nafakasının...

    Mahkemece yapılan yargılama sonunda; "Davacının davasının kısmen kabul, kısmen reddi ile, Dava tarihi olan 10/07/2017 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere tarafların müşterek çocuk Sude Naz Karakaş için aylık 350,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, hükmedilen nafakanın her yıl TEFE- TÜFE oranında arttırılmasına, Fazlaya ilişkin talebin reddine" karar verilmiştir. Davalı erkek istinaf dilekçesinde, boşanma protokolünde çocuk için nafaka istenmediğini, sonrasında istenmesinin haksız olduğunu, nafaka ödeyecek durumunun olmadığını, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı taraf istinafa cevap vermemiştir....

    TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 44 ] "İçtihat Metni" *Türk medeni kanununun 166.maddesi hükmünü tamamen kusurlu eşin de dava açabileceği ve yararına boşanma hükmü elde edebileceği biçiminde yorumlamamak ve değerlendirmemek gerekmektedir.çünkü böyle bir düşünce, kimsenin kendi eylemine ve tamamen kendi kusuruna dayanarak bir hak elde edemeyeceği yönündeki temel hukuk ilkesine aykırı düşer.diğer taraftan gene böyle bir düşünce tek taraflı irade ile sistemimize aykırı bir boşanma olgusunu ortaya çıkarır. Boşanmayı elde etmek isteyen kişi karşı tarafın hiçbir eylem ve davranışı söz konusu olmadan, evlilik birliğini, devamı beklenmeyecek derecede temelinden sarsar, sonrada madem ki birlik artık sarsılmış diyerekten boşanma doğrultusunda hüküm kurulmasını talep edebilir....

      Davacı kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasına yönelik istinaf başvurusu değerlendirildiğinde; davalı erkek tarafından boşanma davasının sonradan açıldığı, tedbir nafakasına ilişkin dava için boşanma davasının tek başına ayrı yaşamada haklılığı ispatlamaya yeterli olmadığı anlaşılmış ise de, talimatla dinlenen tanık Seviye Akgün'ün beyanı ve dosya kapsamına göre, fiili ayrılık öncesi davalının davacıya fiziksel şiddet uyguladığı da dikkate alındığında, dava tarihi itibariyle davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu, bu nedenle TMK'nın 197.maddesine dayalı açtığı davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, tarafların sosyal ve ekonomik durumu, paranın satın alma ve davalının ödeme gücü dikkate alındığında, nafaka miktarının da fazla olmadığı anlaşıldığından davalının istinaf başvurusunun tüm yönlerden esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaati ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      UYAP Entegrasyonu