Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece verilen karar tedbir - yoksulluk nafakası ile tedbir - iştirak nafakasına ilişkin hükümler hariç diğer yönlerden taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir. Dosya içerisinde mevcut belgelerden boşanmaya neden olan olaylarda ağır kusurlu olmadığı tespit edilen düzenli işi ve geliri bulunmayan bu anlamda boşanma nedeniyle yoksulluğa düşeceği anlaşılan davacı kadın için tedbir - yoksulluk nafakası takdir edilmesinde usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığı gibi, takdir edilen tedbir - yoksulluk nafakası miktarlarının da makul olduğu, tarafına TMK 175 maddesi uyarınca yoksulluk nafakası takdir edilen davacı kadın aleyhine tedbir - iştirak nafakasına hükmedilmesinin mümkün görülmediği anlaşılmakla davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun tüm yönlerden ayrı, ayrı esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaati ile, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Kdz....

sair karar düzeltme istemlerinin reddi gerekir. 2- Kural olarak; iştirak nafakası velayetin eylemli olarak kullanılmasına bağlı bir alacak olup, velayet hakkını eylemli olarak kullanmayan ana veya baba diğerinden çocuk için iştirak nafakası isteyemez....

    (YHGK 11.4.2007, E. 2007/12-179, K. 2007/198), (YHGK 19.1.1974; YHGK 1.5.1991) TMK'nın 182.maddesinde düzenlenen iştirak nafakası, boşanma kararı ile velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılma yükümlülüğünü, TMK.nun 364/1.maddesinde düzenlenen yardım nafakası ise yardım etmediği taktirde yoksulluğa düşecek altsoyu, üstsoyu ve kardeşleri bulunan herkesin, bu kişilere olan yardım yükümlülüğünü ifade etmektedir. TMK. Madde 328/1. maddesi gereğince iştirak nafakası çocuğun ergin olması ile yasa gereği kendiliğinden son bulur. ... olan çocuğun eğitiminin sürmesi halinde ise, TMK’nın 328/2 ve 364. maddeleri kapsamında anne-babanın bakım yükümlülüğü yardım nafakası olarak devam eder....

      hem de ortak çocuk için 1500 TL iştirak nafakası talep ve dava etmiştir....

      TL yoksulluk nafakası, 70.000,00 TL maddî tazminat ve 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Sarıkaya İcra Müdürlüğünün 2018/242 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; takip tarihinin 13/04/2018 olduğu, 8.500,00 TL'nin 21/05/2015 ile 09/04/2018 tarihleri arasında birikmiş iştirak nafakası alacağı olarak, 9.750,00 TL'nin 07/02/2012 ile 21/05/2015 tarihleri arasında çocuk için birikmiş tedbir nafakası alacağı olarak, 11.700,00 TL'nin 07/02/2012 ile 21/05/2015 tarihleri arasında eş için birikmiş tedbir nafakası alacağı olarak, 2.200,00 TL'nin de işlemiş faiz olarak talep edildiği, ayrıca aylık 250,00 TL müşterek çocuk için her ay iştirak nafakası talebinin bulunduğu görülmüştür....

        Hukuk Dairesi'nin 24/02/2020 tarih, 2020/68 Esas 2020/1493 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere erkeğin cezaevinde tutuklu veya hükümlü olmasının yoksulluk nafakası ile sorumlu tutulmasına engellemeyeceği, yoksulluk nafakası yükümlüsünün çalışmasına bedensel veya ruhsal bir engeli bulunmadığı sürece düzenli bir gelirinin bulunmaması onu yoksulluk nafakası yükümlülüğünden kurtarmayacağı, aksi düşüncenin yoksulluk nafakası alacak kişinin haklarının ileriye dönük olarak kaybedilmesine sebep olacağı, somut olayda TMK'nun 175. maddesindeki koşulların davacı kadın bakımından oluştuğu, davacı kadın yararına az da olsa bir yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin gerektiği anlaşıldığından; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nun 353/1- b-2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının 3 nolu hüküm fıkrasının tüm sonuçları ile ortadan kaldırılarak davacı kadın lehine tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesine oybirliği ile karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur...

        Tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında aylık 750- TL tedbir nafakası uygun bir miktardır.Davalının bu yöndeki istinaf başvurusunun kabulü gerekmiştir. Sonuç olarak; Duruşma sürecini yansıtan tutanak ve belgelere göre, davanın esasıyla ilgili ve tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı anlaşılmakla; Davalı kadının tedbir nafakası, yoksulluk nafakası ile maddi- manevi tazminat talepleri hakkında kurulan hüküm dışındaki sair istinaf başvurusunun HMK nun 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, davalı kadının tedbir nafakası, yoksulluk nafakası ile maddi- manevi tazminat talepleri hakkında kurulan hükme ilişkin istinaf başvurusunun kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeplerle; I-Davalı kadının tedbir nafakası, yoksulluk nafakası ile maddi- manevi tazminat talepleri hakkında kurulan hüküm dışındaki sair istinaf başvurusunun HMK nun 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE....

        Karşı davacı kadın tarafından karşı dava dilekçesinde boşanma, 1.500 TL tedbir nafakası, 100.000'er TL maddi-manevi tazminat talebinde bulunulduğu, karşı davacı kadın tarafından 2.cevap dilekçesinin sunulmadığı, bu halde kadının karşı dava dilekçesinde yoksulluk nafakası talebinin olmadığı anlaşılmasına göre mahkemece, karşı davacı kadına yoksulluk nafakası bağlanmasının hatalı olduğu, bu sebeple bu yöndeki istinaf talebinin kabulü gerektiği görülmüştür. Birleşen dava dosyası TMK 197. maddesine dayalı tedbir nafakası isteminden ibaret ayrı bir davadır. Davanın birleştirilmiş olması onun birleşen dosyadan bağımsız ve ayrı bir dava olduğu gerçeğini ortadan kaldırmaz....

        Tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumlarına göre, davacının sabit ve düzenli geliri olmadığı dikkate alındığında ilk derece mahkemesi tarafından davacı lehine yoksulluk nafakası takdir edilmesinin yerinde olduğu kanaatine varıldığından davalı erkeğin yoksulluk nafakası takdirine ve ilk derece mahkemesi tarafından hükmedilen yoksulluk nafakası miktarı az olduğundan yoksulluk nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin reddine kadının miktara yönelik istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının 6 nolu bendinin yoksulluk nafakası yönünden kaldırılmasına, davacı kadın için kararın kesinleştiği tarihten itibaren başlamak üzere aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakası takdiri ile her ay davalı erkekten tahsil edilerek davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        UYAP Entegrasyonu