Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davacı vekilinin tedavi giderine yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin maddi tazminata (tedavi gideri) yönelik temyiz dilekçesinin (isteminin) REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 12/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemenin, tedavi masraflarının kabulüne yönelik hükmü hatalıdır. Dosyanın tetkikinde, 145,10 TL tutarında tedavi masrafı yapıldığına dair belge bulunmakta ise de davacının, dava ve ıslah dilekçelerinde talep etmiş olduğu 5.976,93 TL tutarındaki harcamanın geçici iş göremezlik ödeneğine ilişkin olduğu, tedavi giderini kapsamadığı anlaşılmakla; talepten fazlaya karar verilerek tedavi giderine hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır....
KARAR Davacı vekili tarafından İstanbul Anadolu Adliyesi Asliye Ticaret Mahkemesine açılan dava dilekçesinden özetle; meydana gelen trafik kazası sonucu müvekkili tarafından 22.800,00 TL tedavi giderl ödenmiş ise de, giderlerin daha fazla olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakkını saklı tutup, şimdilik 5.000,00 TL tedavi giderinin davalı sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili talep etmiştir. Davalı kurum vekili cevap dilekçesinden özetle; müvekkili kurum tarafından yapılan işlemlerde kanun ve mevzuata aykırılık bulunmadığını, müvekkili kurumun dava açılmasına sebebiyet vermediğini belirtmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince istinaf yoluna başvurulan ilamda belirtildiği üzere; Davanın Kabulüne, tedavi giderine istinaden 23.681,00- TL.nin temerrüt tarihi olan 07/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı T3 alınarak davacıya ödenmesine karar verildiği görülmüştür....
------Plakası ve sürücüsü belli olmayan otomobil -------- sağlık gideri ve 360.000,00 TL sakatlanma ve ölüm teminatı altına alındığı anlaşılmıştır.Tedavi ve Bakıcı Giderine İlişkin Maddi Tazminat Talebi Bakımından;Davacı yan davada kazaya sebebiyet veren sürücünün haksız fiilinden kaynaklı davalı --------- aleyhine açtığı davada tedavi ve bakıcı giderlerine ilişkin maddi tazminat talebinde bulunduğu görülmüştür....
------Plakası ve sürücüsü belli olmayan otomobil -------- sağlık gideri ve 360.000,00 TL sakatlanma ve ölüm teminatı altına alındığı anlaşılmıştır.Tedavi ve Bakıcı Giderine İlişkin Maddi Tazminat Talebi Bakımından;Davacı yan davada kazaya sebebiyet veren sürücünün haksız fiilinden kaynaklı davalı --------- aleyhine açtığı davada tedavi ve bakıcı giderlerine ilişkin maddi tazminat talebinde bulunduğu görülmüştür....
Tüm dosya kapsamının incelenmesi neticesinde, olay günü davacının içinde yolcu bulunduğu ... plakalı araç ile dava dışı ... plakalı araçların çarpışması sonucu davacının %8 malul kalacak şekilde yaralandığı, kazada ... plakalı araç sürücüsünün ilk geçiş hakkını diğer araca vermemesi sebebiyle %75 oranında kusurlu olduğu, bu aracın kaza tarihinde davalı sigorta şirketine zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı bulunduğu, poliçenin kaza tarihi itibariyle geçerli olduğu, bu itibarla davacının sürekli iş göremezlik zararı ile tedavi giderine dayalı zararını davalıdan talep etmekte haklı olduğu anlaşılmakla davacının talep arttırım dilekçesi dikkate alınarak aktüer raporu doğrultusunda davanın kabulü ile ....-TL sürekli iş göremezlik, 6.590,87.-TL tedavi gideri olmak üzere toplam ....-TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir....
Müdürlüğü Nakdi Tazminat Komisyonu kararıyla tazminat ve tedavi giderleri ödendiğini beyanla, yapılan ödemelerin davalılardan tahsilini talep etmiştir. Davalılar, zarardan sorumlu olmadıklarını beyanla davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, tedavi giderine yönelik talebin kabulüne, tazminata yönelik talebin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar tarihi itibariyle, henüz 2012 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Resmi Gazete de yayınlanarak yürürlüğe girmemiş olup, Danıştay ilgili dairesinin 30/06/2011 tarihli yürütmeyi durdurma kararı gereği, reddedilen tazminat miktarı üzerinden davalı vekili lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 12. maddesi gereği 156,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmesi gerekmektedir....
Ancak, Sosyal Güvenlik Kurumu, açıklanan madde kapsamında kalan belgeli tedavi giderlerinden sorumludur. Belgeli olmayan tedavi giderlerinden ve Kanun kapsamında olmayan tedavi giderlerinden SGK sorumlu olmayıp, sigorta şirketi ile araç işleteni ve sürücüsünün sorumluluğu devam etmektedir. Davacı vekili tarafından başvuru dilekçesinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmadığı ileri sürülerek 3.500,00 TL tedavi giderinin talep edildiği, Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından alınan bilirkişi raporunda ise tedavi giderine ilişkin bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmaktadır....
İlk Derece Mahkemesince; "davacının maddi tazminata ilişkin davasının kabulü ile 89.782,69TL tedavi giderine ilişkin maddi tazminatın, 19/08/2020 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davacının manevi tazminata ilişkin davasının kısmen kabulü ile 25.000,00TL manevi tazminatın, 19/08/2020 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine," karar verilmiş, bu karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Buna göre, somut uyuşmazlığa ilişkin istinaf başvurusunu değerlendirme görevinin HSK'nın 564 ve 586 sayılı işbölümü kararları gereğince İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8.9. veya 40....
Hükmolunan tedavi giderine Kurumun davacının ödeme talebini reddetmek suretiyle temerrüde düştüğü tarih olan 8.6.2006 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmesi gerekirken, faizin davacının sağlık giderlerinin ödenmesini talep ettiği 18.2.2006 tarihinden başlatılmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ne var ki, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı HUMK’nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasında faiz başlangıç tarihi olarak yer alan “18.2.2006” tarihi silinerek yerine “8.6.2006” tarihinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, 16.6.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....