tebliğ işleminin geçersiz olduğunu, tebligat zarfı üzerinde bu kişinin kim olduğu, bu kişiye neden tebliğ yapıldığı, komşu mu, muhtar mı, çalışan mı, şirket yetkilisi mi olduğuna dair bilgi yer almadığını, Müvekkili şirket adına gönderilen ödeme emrini tebliğ alan kişinin, müvekkili şirketin daimi çalışanı veya müvekkili şirketle bağlantılı birisi olmadığını, Özel hukuk tüzel kişilerinde yapılacak tebligatta tebliğ alacak kişinin tüzel kişi tarafından görevlendirilmiş memur olması gerektiğini, müvekkilinin, dosya ile ve dosya borcu ile herhangi bir fiili ve organik bağı bulunmamakla birlikte, tahakkuk eden borçtan da herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, bu nedenle İstanbul Anadolu 5 icra Müdürlüğü 2020/13294 E. sayılı icra dosyasından gönderilen usulsüz tebligatın iptaline, ödeme emri tebliğ tarihinin 24.11.2020 olarak düzeltilmesine, vaki 09/12/20250 tarihli müdürlük işleminin iptali ile itirazlarının kabulüne, dosya borcuna, işlemiş ve işleyecek olan faize, talep edilen faiz oranına...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava konusu uyuşmazlık usulsüz tebligat şikayeti ile imzaya/borca itiraza ilişkindir. Körfez İcra Müdürlüğünün 2019/2072 esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçlular ve dava dışı borçlu aleyhine bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, örnek 10 ödeme emrinin davacı borçlu T6 26/11/2018 tarihinde, davacı borçlu şirkete ise 02/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın ödeme emirlerinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ile borca itiraz olarak 07/02/2020 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece yapılan yargılamada; davalı alacaklının takipten 05/02/2021 tarihinde feragat etmesi nedeniyle, icra dosyası feragat ile kapatıldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
Şikayet dilekçesinde tebliğ işleminin usulsüzlüğünün ileri sürülmemiş olması nedeniyle tebligat usulsüzlüğü iddiasının temyiz aşamasında dikkate alınamayacağının anlaşılmasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK'nun 366. ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 29,20 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Tebliğ işleminin usulsüzlüğü ancak ilgilisi tarafından İİK'nun 16.maddesi uyarınca yasal sürede icra mahkemesinde şikayet yoluyla ileri sürülmesi halinde değerlendirilebilecek bir husus olup, tebligatın usulsüzlüğü borçlu tarafından ileri sürülmeden icra mahkemesince resen inceleme konusu yapılamaz. Bu durumda borçluya gönderilen 103 davetiyesi tebliğ işleminin usulsüzlüğü mahkemece re'sen nazara alınamayacağından, meskeniyet şikayetinin yasal sürede yapılmamış olması sebebi ile usulden reddi gerekirken işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Görüldüğü üzere, usulsüz yapılan tebliğ, mutlaka batıl olmayıp, muhatap tarafından öğrenildiği tarihte geçerli olacaktır (HGK'nun 05.06.1991 tarih, 1991/12-258 E.-1991/344 K. sayılı kararı). Bu madde hükmünün uygulanabilmesi için ise usulsüz de olsa bir tebligatın varlığı ön koşuldur. Borçlu şirkete yapılan ödeme emri tebligatının "Tebliğ evrakı şirket yetkilisi ... imzasına tebliğ edildi" şerhi ile 23/02/2018 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğ tarihinde ...şirket yetkilisi olmadığından tebligatın 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 12, 13 maddeleri ile Tebligat Yönetmeliğinin 20 ve 21. Maddelerine aykırı olması nedeni ile usulsüz olduğu görülmektedir. Öte yandan, tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....
Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre; “Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur” denilmektedir. Somut olayda, şikayetçiye 89/2 haciz ihbarnamesinin 23/05/2016 tarihinde, 89/3 haciz ihbarnamesinin ise 12/08/2016 tarihinde Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Şikayetçi vekili her ne kadar usulsüz tebliğ işleminden 09.08.2017 tarihinde haberdar olduklarını belirtip 16.08.2017 tarihinde mahkemeye başvurmuş ise de tebliği gerçekleşen ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamesi tebliğlerinin usulsüz olduğuna ilişkin bir şikayetinin olmadığı görülmüştür....
Temyizen incelenmesi istenen karar, tebligat usulsüzlüğü şikayetinin süre aşımından reddine ilişkin olup, anılan kararın temyiz kabiliyeti bulunmamaktadır. KARAR Açıklanan sebeple; 5311 sayılı Kanunla değişik İİK'nın 364. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın 366. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 352. maddesi uyarınca temyiz dilekçesinin konu yönünden REDDİNE, Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 26.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Borçlunun şikayet dilekçesinde, ayrıca, gecikmiş itiraz deyimini de kullanmış olması, HMK’nun 33. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili olmayıp, başvuru bu hali ile 7201 sayılı Yasanın 32. maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayetidir (Hukuk Genel Kurulu’nun 05.06.2001 tarih ve 1991/...-258 esas 1991/344 karar sayılı kararı). O halde mahkemece, tebligatın usulsüzlüğüne yönelik şikayetin kabulü ile Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca tebliğ tarihinin, öğrenme tarihine göre düzeltilerek işin esasının incelenmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile aksi yönde hüküm tesisi isabetsizdir....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili dilekçesinde özetle; Genel olarak şikayet dilekçesini tekrar ederek, dosyaya gelen müzekkere cevapları doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini ve Aksaray İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/250 Esas sayılı dosyasındaki kararın kaldırılmasına ve şikayet dilekçesindeki taleplerine göre karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, ilamsız takipte, takip borçlusu tarafından açılan ödeme emri tebligatı usulsüzlüğü şikayeti ve mükerrer takip yapıldığı iddiasına dayalı borca itiraza ilişkindir. Tebligat Kanunu’nun 24/1. maddesinde “Kendisine tebliğ yapılacak kimse imza edecek kadar yazı bilmez veya imza edemiyecek durumda bulunursa, komşularından bir kişi huzurunda sol elinin baş parmağı bastırılmak suretiyle tebliğ yapılır” düzenlemesi bulunmaktadır....
Uyuşmazlığın, tebligat usulsüzlüğü şikayeti ile birlikte tebliğ tarihinin düzeltilmesi talebine ilişkin olduğu görüldü. Takip dosyasının yapılan incelemesinde, Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2023/7348 Esas sayılı dosyası ile davalı alacaklı T3 tarafından davacı T1 A.Ş aleyhine iki adet çeke ilişkin toplamda 3.486.107,38 TL alacak üzerinden 02/02/2023 tarihinde ilamsız takibe geçildiği, borçlu şirketin takip talebinde belirtilen "Mimarsinan OSB. Mah. 1.Cad. Okur Motorlu Araçlar Lojistik San. Ve Tic. Ltd. Şti Blok No:12 Melikgazi/Kayseri" adresine çıkarılan ödeme emri tebligatının 08/02/2023 tarihinde şirketin adresten taşındığından bahisle bila ikmal iade dönmesi üzerine aynı adrese TK'nın 35.maddesi gereğince 15/02/2023 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür....