Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nin zilyet ve tasarufunda olduğu göterilmiştir. 2009 yılında güncelleme çalışmaları yapılmış ve çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesindeki kullanıcı gösterimi değiştirilmemiştir. Davacı ... vekili 16.10.2012 tarihli dava dilekçesi ile çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesindeki kullanıcı gösteriminin ortak miras bırakan ... oğlu .... şeklinde düzeltilmesi istemiyle dava açılmıştır. Yargılama sırasında .... evlatları.... ve ...., oturama katılarak davacı ile aynı iddalarla davaya katılma isteminde bulunmuşlar ve istemleri kabul edilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece; davacının, kardeşi olan davalı adına beyanlar hanesinde gösterilen zilyetlik şerhinin iptali ile muris ölü .......

    Mahkemece, teknik bilirkişi krokisinde 4044 sayılı parsel içerisinde kalan A, 4057 parsel kapsamındaki B, 4047 parsel üzerinde C, 4048 parselde E, F, 3843 parselde de G ve H harfleriyle gösterilen taşınmaz bölümleri üzerinde bulunan bina ve müştemilat ile meyveli ve meyvesiz ağaçların "zilyetliğinin" davalı ...’a ait olduğunun tespitine, bilirkişi raporunda tespit edilen mevcut muhtesatların tapuların beyanlar hanesine cins ve nevileri itibariyle tespit ve tescil edilmesine karar verilmesi üzerine hükmün esası davalı ... vekili, harç yönünden davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, dava dilekçesinde açıklanan 3843 ve 3482 parsellerin daha sonra hüküm fıkrasında da açıklandığı gibi 4044, 4057, 4047, 4048 ve 3843 sayılı parsellere dönüşmesi üzerine anılan taşınmazlar üzerinde yer alan bina ve müştemilatlar ile meyveli ve meyvesiz ağaçların davacıya ait olduğunun tespiti isteğine ilişkindir....

      Evlatları ..., ..., ... ve ... ... fiili kullanımında bulunduğu ve taşınmaz üzerindeki iki katlı kargir ev, ahır ve fındık ağaçlarının adı geçen kişilere ait olduğu şerhi yazılarak tarla vasfıyla önce Hazine adına tespit ve tescil edilmiş daha sonra 6292 sayılı Yasa uyarınca satın alma nedeniyle 60000/604957 payı ... ... adına tescil edilmiştir, 134 ada ... parsel sayılı ....509,71 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın .../B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 1981 tarihinden itibaren ...'ın fiili kullanımında bulunduğu ve taşınmaz üzerindeki tek katlı kargir ev ile fındık ağaçlarının ...'a ait olduğu şerhi yazılarak tarla vasfıyla, 134 ada ... parsel sayılı ....996,70 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın .../B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 1981 tarihinden itibaren ...'...

        A....’a ait olduğunun kütüğün beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosyada toplanan delillere ve yasal düzenlemelere uygun düşmemiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 19/2. maddesi hükmü uyarınca, taşınmaz mal üzerinde malikinden başka kimseye veya paydaşlarından birine ait muhdesat mevcut olduğunda bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilmesi gerekir. Somut olaya gelince; dava ve temyize konu 260 ada 3 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan evin kadastro tespitinden sonra yapıldığı mahkemece yapılan keşif, uygulama ve toplanıp değerlendirilen delillerle belirlenmiştir. Kadastro tespitinden sonra yapılan muhdesatın tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesi yasal olarak mümkün değildir....

          Beldesi 186 ada 10 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin kısmen iptali ile Orman Mühendisleri ..., ... ve ..., fen bilirkişileri ... ve ...'un 01/06/2013 tarihinde bilirkişi raporlarının ekindeki krokide (A) harfi ile gösterilen 2.236,62 m2'lik kısmın ifrazı ile aynı ada son parsel numarası verilerek 2/B vasfıyla Hazine adına tesbitine, zilyetliğinin davacı Yusuf oğlu, 1956 doğumlu, ... adına tespiti ile zilyetlik tespitinin tapu kaydının beyanlar hanesine tesciline karar verilmiş, hüküm Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava 3402 sayılı Kanunun Ek- 4. maddesi gereğince yapılan kadastroya itiraza ilişkindir. Dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporuna göre mahkemece davanın kısmen kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen 24.09.2019 gün ve saatte temyiz eden ... vekili Avukat ... geldi. Aleyhine temyiz istenilen taraftan gelen olmadı. Gelenin yüzüne karşı duruşmaya başlandı. Sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "davacıların çekişmeli taşınmaz bölümünün taksimen murisleri ... payına isabet ettiğini ispat edemedikleri, ayrıca davacı tarafın taşınmaz bölümü üzerinde iktisabı sağlayan süreye ulaşan zilyetliğinin de bulunmadığı belirtilerek, mahkemece davanın kısmen kabulü ile taşınmaz üzerindeki su deposunun davacıya ait olduğunun tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmesi" gereğine değinilmiştir....

              Çekişmeli taşınmazlarda dava dışı kişiler adlarına tapu kaydı oluşturulmuş olup hu aşamada davaya tapu iptal ve tescil davası olarak devam edilemez ise de davacının taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin tespiti yönünden hüküm kurulmasına engel yasal bir düzenleme mevcut olmadığı gibi davacının zilyetliğinin tespiti isteminde bulunmasında da sonrasında ileri sürülecek hak talepleri açısından hukuki yararı mevcuttur. O halde mahkemece davaya zilyetliğin tespiti davası olarak devam edilmeli, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacının temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacya iadesine, 28.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                a ait olduğu beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle payları oranında davalılar ..., ... ve ... adına, 144 ada 4 parsel sayılı 4328,18 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz aynı nedenle üç katlı kagir ev ve garajın ...Yalçın'a ait olduğu beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle payları oranında davalılar ..., ... ve ... adına, 144 ada 5 parsel sayılı 3949,55 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz aynı nedenle miras yolu ile gelen hak, paylaşma, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeni ile üç katlı kagir evin ...'a ait olduğu beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle payları oranında davalılar ..., ... ve ... adına, tespit edilmiştir. Davacı ..., satın alma ve miras yolu ile gelen hakka dayanarak çekişmeli taşınmazların payı oranında adına tescili istemi ile dava açmıştır....

                  ın talebi yönüyle mahkemenin görevsizliğine, çekişmeli taşınmazın davalı ... mirasçıları adına payları oranında tapuya tesciline, taşınmaz üzerinde bulunan ve fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen ev ve ahırın müdahil ... tarafından yapıldığının kütüğün beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı Hazinenin temyizi davalı ... mirasçıları aleyhine açılan ve red ile sonuçlanan davaya ilişkindir. Mahkemece, davalı ... lehine 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğinin gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; varılan sonuç dosyada toplanan delillere uygun düşmemektedir. Mahkemece Yargıtay bozma ilamına uyulduğuna göre, bozmada işaret edilen hususların eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Bozma ilamına uyulmakla, taraflar yararına usuli müktesep hak oluşur....

                    mahallesi 1129 parsel sayılı 313,00 m2 yüzölçümündeki 2/B parselinin kadastro tutanağının beyanlar hanesine ".... zilyetliğinde olduğu" şerhi verilmiştir. Davacı vekili, taşınmazın 2005 yılında satın alındığı ve davacı zilyetliğinde bulunduğu iddiasıyla davalı adına yapılan zilyetlik tespitinin iptali ve davacı adına zilyetliğin tespitine karar verilmesi istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında yapılan 3402 sayılı Kanunun 22/2-a uygulama çalışmaları ile çekişmeli taşınmaz 104 ada 42 parsel numarası ve 441,49 m2 yüzölçümüyle tapuya kaydedilmiş ve davacının başvurusu üzerine beyanlar hanesinde yer alan “.... zilyetliğindedir” şerhi “... zilyetliğindedir” şeklinde değiştirilmiş ve tapuya tescil edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu