WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 21.7.2004 gününde verilen dilekçe ile satış vaadine dayalı tapu iptal ve tescil, karşı davada satış vaadi sözleşmesinin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen 25.2.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davlalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava Taşınmaz Satış vaadi sözleşmesine dayalı Tapu iptali ve tescil istemine, Karşı dava ise bu satış vaadi sözleşmesinin İptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne, karşı davanın Reddine karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Davacı ve vekili, hüküm verildikten sonra vermiş olduğu 09.05.2005 tarihli ve kimlik tespitli dilekçesi ile davasından ferağat ettiğini bildirmiştir....

    Noterliği'nin 04.04.1968 tarihli, 002824 yevmiye nolu satış vaadi sözleşmesi ile taşınmaz bedeli 4.200 Lira olarak belirlenerek 500 TL'nin peşin ödendiği, bakiye bedelin de 01.05.1968 tarihinden itibaren her ay 100 Lira ödeneceği ve taksitlerin herhangi birisinin ay içinde ödenmemesi halinde bakiye borcun tamamının muacceliyet kesbedeceği kararlaştırıldığı halde mahkemece, davacının satış vaadi sözleşmesinde belirlenen bedelin tamamını ödediği ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği görülmüştür. Bu durumda mahkemece, dava konusu edilen ve satış vaadine konu kısmın dava tarihindeki rayiç değeri, ayrıca davacının ödediği tespit edilen bedelin satış vaadi sözleşmesindeki taşınmaz satış bedeline oranı belirlenmeli, bu bedeller belirlendikten sonra taşınmazın dava tarihindeki rayiç değerinden davacının ödediği bedelin oranı mahsup edildikten sonra bakiye bedelin ödenmesi için davacıya süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir....

      Davadaki istemin dayanağı 5.12.2005 günlü taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesidir. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmeleri kaynağını Borçlar Kanununun 22.maddesinden alır. Bu tür sözleşmeler alacaklısına doğrudan taşınmaz mülkiyetini geçirmez. Ancak, ilerde taşınmaz mal mülkiyetinin alacaklıya aktarılmaması halinde Türk Medeni Kanununun 716.maddesine dayanılarak hükmen tescil isteme hakkı sağlar. Açıkçası, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmeleri, asıl işlem ileride yapılmak üzere yapılan bir ön akit (akit yapma vaadi)dir. Türk Medeni Kanununun 683/son fıkrası hükmünce de eşyayı haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı her türlü haksız elatmanın önlenmesini isteme yetkisi eşyanın malikine tanımıştır. Her ne kadar, 5.12.2005 günlü sözleşmede satış vaadi ile birlikte taşınmazın zilyetliğinin devredildiği yazılı ise de zilyetliğin devredilmediği davalının yedinde kaldığı iddia ve savunma ile sabittir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 16.02.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 10.05.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 07.07.1972 tarihli satış senedine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı ve davaya dahil edilen kayıt malikleri, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava reddedilmiştir. Hükmü, davacılar temyiz etmiştir. Davada dayanılan 07.07.1972 tarihli sözleşme, taşınmaz satış vaadine değil tapulu bir taşınmazın satışına ilişkindir. Tapulu taşınmazların satışı, Türk Medeni Kanununun 705. ve Borçlar Kanununun 213.maddeleri gereğince tapu sicil müdürlüğünde yapılacak resmi sözleşmeyle mümkündür....

          Dava,davacılar ile bir kısım davalılar ve bir kısım davalıların murisi arasında yapılmış gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak satılması vaad edilen ancak kamulaştırıldığı için tapuda devri mümkün bulunmayan taşınmazın bedelinin tespit edilerek iade edilmesine yönelik alacak davasıdır....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.05.2007 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05.11.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, biçimine uygun düzenlenen 31.05.2002 günlü taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalılar, satış vaadine konu taşınmaz kayden elbirliği mülkiyet rejimine tabi olduğundan ifa olanağı bulunmayan sözleşmeye dayanılamayacağını, açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava kabul edilmiştir. Hükmü, davalılar temyiz etmiştir. Dayanılan 31.05.2002 tarihli sözleşmenin tarafları, davalılar miras bırakanı ......

              Nitekim davacı dava konusu taşınmazın satış vaadi sözleşmesiyle birlikte kendisine teslim edildiğini ileri sürmüştür.Mahkemece yapılması gereken iş; davacının ileri sürdüğü bu hususa ilişkin delillerini isteyip toplamak, satış vaadine konu taşınmaz fiilen vaadi kabul eden kişiye (vaat alacaklısı davacıya) teslim edilmişse dürüstlük kurallarıyla bağdaşmayacağından davacının zamanaşımı def’ini reddederek çekişmenin esası hakkında bir hüküm kurmak aksinin saptanması halinde davayı şimdiki gibi reddetmek olmalıdır.Eksik inceleme ve araştırmaya dayalı karar açıklanan bu nedenlerle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 02.04.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 10.08.2005 gününde verilen dilekçe ile noter satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil ve tazminat karşı davada alacak istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; ferağa icbar davasının kabulüne, tazminat davasının kısmen kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen 29.11.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ve karşı davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil, mahrum kalınan kira kaybı alacağının tahsili, karşı dava ise alacaklı temerrüdü nedeniyle yapılan yönetim giderlerinin istirdatı istemlerine ilişkindir....

                  Bu taşınmaz üzerine bina yapıldığı da bilirkişi raporuyla sabittir. Bu gibi taşınmazlar tapuda "Tarla" niteliğinde kayıtlı olmalarına rağmen üzerine yapılan bina sebebiyle karmaşık bir hukuki yapı gösterirler. Davalı, davacıya 11.12.2003 tarihli sözleşmeler ile 1902 parsel sayılı tapu kaydından belli bir miktar payın satımını değil davalının inşa ettirdiği binanın birinci bodrum katı, zemin katı ve birinci katında bulunduğu belirtilen dükkanların ve bu dükkanların arsa payına tekabül eden hak ve hissesini satmayı vaat etmiş, satış vaadine konu bağımsız bölümler için arsa payı özgülememiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 16.01.2003 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 30.09.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 16.05.2001 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesi uyarınca satış vaadine konu bağımsız bölüme karşılık gelen davalıya ait arsa payının iptal ve tescili istemine ilişkindir. Davalı, satış vaadi sözleşmesinin doğru olduğunu, yaptığı satış vaadine karşılık bedeli de davacıdan tahsil ettiğini bildirmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu