Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 06.07.2004 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.02.2009 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalılar ... ile ... vekilleri tarafından istenilmekle, tayin olunan 03.11.2009 günü için yapılan tebligat üzerine taraflardan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalılardan ... ve ..., zamanaşımı definde bulunmuş, satış vaadi sözleşmesinin mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak düzenlendiğini, açılan davanın reddini savunmuştur....
Mahkemece, asıl davada tapu iptali tescil davasının satış sözleşmesinin resmi şekilde yapılmadığı gerekçesiyle tapu iptal ve tescil istemlerinin reddine, harici satış sözleşmesinde belirlenen değerin güncel karşılığı olan 143,95 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı mirasçılarına verilmesine, taşınmaz iade edilmediğinden faiz isteminin reddine, davacıların taşınmazı davalıya iade tarihinden itibaren bedele yasal faiz işletilmesine, birleştirilen davada; tapu iptali tescil davasının satış sözleşmesinin resmi şekilde yapılmadığı gerekçesiyle tapu iptal ve tescil istemlerinin reddine, harici satış sözleşmesinde belirlenen değerin güncel karşılığı olan 45.191,45 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, taşınmaz iade edilmediğinden faiz isteminin reddine, davacıların taşınmazı davalıya iade tarihinden itibaren bedele yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir....
Bunun üzerine davacı vekili tarafından 442 parsel numaralı taşınmaz olmadığı takdirde 506 parsel numaralı taşınmaz hakkında tapu kaydının iptali ve davacılar adına tesciline karar verilmesi talep edilmiş ise de tarafların murisleri arasında düzenlenen satış vaadi sözleşmesinin 506 parsele yönelik talep yönünden konusu belirli değildir. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....
'un mirasçısıdır Dava, harici satış senedine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedelinin tazmini isteğine ilişkindir. 1-Tapulu taşınmazların satışının TMK'nın 706/1, 6098 sayılı TBK'nın 237, 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26, Noterlik Kanunu'nun 60 ve 89. maddesi gereğince resmi şekilde yapılması zorunludur. Satış işlemi resmi şekilde yapılmadığı sürece hukuken geçerli bir sonuç doğurmaz. Dava konusu ... parsel sayılı taşınmaz tapulama sonucu 30.01.1973 tarihinde 1/3 er paylı olarak davalıların kök miras bırakanı F. G. ve müşterekleri adına tescil edilmiştir. Dolayısıyla harici satış senedinin düzenlendiği 22.04.1988 tarihinde dava konusu taşınmaz tapuda kayıtlı bir yer olduğundan yapılan satış, anılan madde hükümlerine uygun bir şekilde yapılmadığından geçersizdir. Böyle bir satış, haricen satın ve devralan kişiye herhangi bir hak bahşetmez. Tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verilmiş olması doğru olup, davacı G.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, borçlu olunmadığının tespiti ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 2. Tüketici Mahkemesi ve ... 2....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı Müşerref'e ait taşınmazda yapılmak üzere çizilen ve...tarihinde onaylayarak ruhsatı alınan 6 ve 8 numaralı dükkanlara tekabül eden ... tarihli düzenleme şeklinde satış vaadi senedi düzenlendiğini, satış vaadi ile dükkanların zilyetliğinin müvekkiline teslim edildiğini, satış bedeli olan... peşin ödendiğini, satış vaadinde bulunanın satma vaadinden cayması halinde ...cezai şart ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, davalıların ..bedelli teminat senedi verdiklerini, davalılar ve ortaklarının kat irtifakı kuramadıklarını, davalı Müşerref'in satışını vaat ettiği 6 ve 8 numaralı cadde üzerinde bulunan 2 dükkanın yerini, yeni çizdirmiş olduğu ve belediyeye onaylattığı ...tarihli yeni projede pasaj içinde gösterdiğini, satış vaadi sözleşmesinin uygulanma imkanı kalmadığını, .. bedelli senedin takibe konulduğunu, davalıların takibe itiraz ettiklerini ileri sürerek gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin...
Açıklanan nedenlerle davacının tapu iptali ve tescili talebinin reddine karar verilmiştir. (aynı yönde Konya Bam 1.HD 2021/1300 Esas 2021/1358 Karar sayılı ilamı) Davacı, terditli olarak sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak bedel iadesi talebinde bulunmuş ise de 29/08/1988 tarihli satış sözleşmesi davacı ve müteveffa Rafet Ayhan arasında yapılmış olup satış sözleşmesinin tarafı olmayan tapu maliki davalıya satış sözleşmesi sebebiyle sebepsiz zenginleşmeye dayalı bedel iadesi talebinin yöneltilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla; davacının bedel iadesi talebinin pasif husumet yokluğundan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesiyle; davacının tapu iptali ve tescili talebinin esastan reddine, davacının terditli olarak talep ettiği bedel iadesi talebinin pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, devremülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi istemlerine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı HMK, 6098 sayılı TBK, 6502 sayılı TKHK 3. Değerlendirme Dava, devremülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur....
İlçesi tapusunun Gazlıgöl köyündeki 892 parselde bulunan C/3 bağımsız bölüm no:29 nolu 1/36 hisseli tapunun iptali ile, davalı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, devremülk satış sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 117. maddesi gereğince muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur. Davacı, dava tarihinden önce davalıyı bedel iadesine ilişkin usulüne uygun şekilde temerrüde düşürdüğünü ispat edememiştir. Mahkemece faiz başlangıcı yönünden dava tarihi esas alınması gerekirken, ödeme tarihinin esas alınması usul ve yasaya aykırıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.12.2006 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 27.04.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı, taşınmazın 2510 sayılı İskan Kanununun 30. maddesi hükmü uyarınca 10 yıl süre ile satılamaz şerhinin bulunması nedeniyle devredilemediğini, sözleşme bedelinden bakiye 80.000 TL’nin de ödenmediğini, satış vaadi sözleşmesini 08.03.2006 günlü ihtarname ile feshettiğini, davanın reddini savunmuştur....