Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-TL olduğunu, mahkemece bu hususta bir karar verilmediğini, dava sonunda tescil isteminin reddine ve sözleşmenin feshiyle bedel iadesine karar verildiğine göre gecikme cezası ve kira geliri kaybı tazminatı taleplerinin reddi ile vekalet ücretine karar verilmesi gerektiğini belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına ve davalı müvekkili yönünden davanın reddine, cezası ve kira geliri kaybı tazminatı taleplerinin yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yüklenilmesine karar verilmesini istemiştir. DELİLLER : Sözleşme teslim tutanağı, satış sözleşmesi, ödeme planı, ödeme dekontları ve delil niteliğindeki tüm bilgi ve belgeler DOSYADA YER ALAN DELİLLER VE DEĞERLENDİRME: Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı takyidatlardan ari olarak tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre faiziyle birlikte tahsili, cezai şart, gecikme tazminatı istemine ilişkindir. Davacı ile davalılardan SC Sağlam İnşaat San....

Hukuk Dairesi'ne verildiğinden karar düzeltme talebi Dairemizce incelenmiştir. 1-Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici nedenler karşısında davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme taleplerinin reddi gerekmiştir. 2-Davacı davasında ,davalı ile aralarında 07.07.2006 tarihli gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye göre davalının sözleşmede kararlaştırılan sürede inşaatı bitirmediğini belirterek gecikme tazminatı alacağına ilişkin olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL alacağın davalıdan tahsilini talep etmiş, yargılama sırasında talebini ıslah ederek 26.700,00 TL'ye çıkarmıştır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Yargıtay 23....

    Taraflar arasında imzalanan 15/12/2015 tarihli daire satış sözleşmesinin 19. maddesinde geç teslim durumunda çevrede yer alan dairelerin kira bedelleri dikkate alınarak geçen her ay için gecikme bedeli ödeneceği düzenlenmiş, taşınmaz 17/02/2018 tarihinde davacı tarafça teslim alınmış, teslim alındıktan sonra üçüncü kişiye tapuda devredilmiştir. Sözleşmenin tarafı davacı olup taşınmazı da davacı teslim almıştır. İstem teslimde gecikmeden kaynaklı sözleşme alacağı olduğundan taşınmazın mülkiyetinin devriyle sözleşme alacağının devredildiği söylenemez. Hal böyle olunca ilk derece mahkemesince; davacının aktif husumet ehliyeti bulunduğu gözetilerek işin esasına girilmek suretiyle taraf delilleri değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle davanın aktif husumet nedeniyle reddi, usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....

      (TBK m. 125) maddesine göre gecikme sebebiyle uğradığı zararlarına karşılık gecikme tazminatı isteyebilir. Gecikme tazminatı istenebilmesi için yüklenicinin borcunu ifada temerrüde düşmesi, arsa sahibinin ifanın gecikmesinden kaynaklanan zararının gerçekleşmesi ve zararın doğmasında yüklenicinin kusurlu olması gerekir. 22. Arsa sahibince istenebilecek tazminat, gecikme sebebiyle uğradığı tüm zararlarının karşılığıdır ve uygulamada asgari olarak gecikilen her ay için mahrum kalınan rayiç kira karşılığı bir miktar para olduğu kabul edilmektedir. Sözleşmede gecikme tazminatı belirlenmemiş olsa dahi; arsa sahibinin zamanaşımı süresi içinde teslimi gereken tarihten itibaren en az mahalli piyasa rayiçlerine göre belirlenecek aylık rayiç kira seviyesinde saptanacak tazminatı istemesi mümkündür. Taraflarca sözleşmede kira tazminatı kararlaştırılmışsa, bu şart geçerlidir....

        davacının davalı şirkete cezai şart bedellerinden kaynaklı borcu bulunduğunu, yani davacının sözleşmeden cayması halinde sözleşme konut satış bedelinin %20si oranında bedel ödeyeceğini, Davacının fesih beyanlarının sözleşmeye aykırı olduğunu, Akdedilen sözleşmenin konutun alıcıya teslimi başlıklı 5....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2022/392 Esas KARAR NO: 2023/127 DAVA: Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 03/06/2022 KARAR TARİHİ: 02/03/2023 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan sözleşmeye istinaden, davacı müvekkilinin satış vaadi sözleşmesinde kararlaştırılan edim yükümlülüklerini ve bağımsız bölümün bedeli olan ---- bedeli sözleşmeye ve hukuka uygun olarak ifa ettiğini, buna rağmen davacı müvekkiline -----tarihinde teslim edilmesi gereken dava konusu -------- ölçümlü dava konusu taşınmazın müvekkili tarafından çekilen iki ayrı ihtara rağmen usulüne uygun teslim edilmediğini, sadece ilk anahtarın teslim edildiğini, diğer anahtar ve teslim işleminin yapılmadığını bildirdiğinden bahisle davalı tarafın davacı müvekkiline gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı ve vaat ettiği ilgili bağımsız bölümünü geç...

            Karşı davadaki gecikme tazminatı hesabına gelince: Yukarıda açıklandığı şekilde; teslim tarihi olması gereken 05/01/2011 ile hukuki teslim tarihi olan 04/10/2012 arasındaki toplam 21 aylık gecikme olduğu ve sözleşmede gecikilen aylar için 500 TL tazminat kararlaştırıldığı sabit olmakla birlikte, yerleşik yargı kararları gereğince sözleşme ile kararlaştırılan birim tazminat miktarının yükleniciyi süresiz bir şekilde bağlaması söz konusu değildir. Bu konudaki belirleme, Yargıtay 15. ve 23....

            8 aylık gecikme bedeli olarak 19.424,00 TL,156 nolu bağımsız bölüme ilişkin satış bedeli olan 2.350.000,00 TL üzerinden 8 aylık gecikme bedeli olarak 37.600,00 TL, 170 nolu bağımsız bölüme ilişkin satış bedeli olan 2.941.289,83 TL üzerinden 8 aylık gecikme bedeli olarak 47.060,64 TL olmak üzere toplam 104.084,64 TL gecikme tazminatı alacağından fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL'nin ticari avans faiziyle birlikte tahsilini, ayrıca 8 aylık kira bedeli olarak 128.000,00 TL kira kaybı alacağından şimdilik 10.000,00 TL'nin ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiş, 16.07.2018 tarihli ıslah dilekçesi ile; kira kaybı tazminatı talebini 163.400,00 TL'ye, gecikme tazminatı talebini 49.712,00 TL'ye yükseltmiştir....

              Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir. 2) Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan gecikme tazminatı istemine ilişkindir. Davacı, gecikme tazminatı talebine esas olan bütün dönem için aylık sabit daire başına 600,00 TL üzerinden istemde bulunmuştur. Ne var ki, mahkemece hükme esas alınan hesaplamada bir kısım dönem için daha fazla aylık bedel tespit edilmek suretiyle daire başına azami aylık 600,00 TL talep edilmiş olması gözden kaçırılarak hükme varılması, HMK’nun 26. ( HUMK 74. ) maddesine aykırı olmuştur. Bunun yanında davalı gecikme tazminatı alacağına mahsuben 29.000,00 TL bedelli bono verdiğini savunmuş ise de bahsi geçen bononun gecikme tazminatına karşılık olarak verildiğini diğer delillerle kanıtlayamamıştır....

                Tacir olan davalının, Türk Ticaret Kanunun hükümleri gereğince basiretli bir tacir gibi davranması gerektiği dikkate alındığında, idari iş ve eylemler sebebiyle meydana gelen gecikmeyi ön görerek teslim tarihini belirlemesi gerektiği, anılan gecikme sebebinin mücbir sebep olarak değerlendirilemeyeceği, bu sebeple teslim tarihine sözleşme gereği eklenen ek 6 ayılık gecikme sonrasında doğan 26 ay 1 gün gecikme için kira tazminatı talebinin yerinde olup, yine sözleşmenin 7.1.maddesi uyarınca tapu bedelinin satıcıya düşen kısmından davalının sorumlu tutulması gerekip kesilen faturanın davacıya yapılmış ödeme olarak kabul edilemeyeceğin değerlendirilerek ilk derece mahkemesince aldırılan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulü kararında bir isabetsiz olmadığı anlaşılmıştır. Bu itibarla davalı vekilinin istinaf talebinin HMK 353- 1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine oy birliği ile karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu