Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, asıl dosya yönünden davacı, davalı kooperatif aleyhine kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedilmesi nedeniyle tapu iptal ve tescil talebinde bulunmuş ise de dava konusu taşınmazın ifraz ve tevhit işlemlerinden sonra 3256 ada 183 parsel olarak birleşen dosya davalısı ... adına tapuda kayıtlı olduğundan davacının asıl dosya yönünden tapu iptal ve tescil talebinin reddine, Birleşen Kayseri 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/9 Esas sayılı dosyasında, davalı ...'ın dava konusu taşınmazı kooperatiften mülkiyeti kendisine ait olan 3231 ada 86 parsel sayılı taşınmazın kooperatife devrederek karşılığında dava konusu 3256 ada 36 parsel sayılı taşınmazı trampa yoluyla devraldığı, davalı tapu kaydına güvenerek ve mülkiyeti kendisine ait olan başka bir taşınmazı trampa yoluyla devrederek taşınmaza malik olduğu dikkate alınıp davalı ... iyi niyetli 3. kişi olarak kabul edildiğinden birleşen dosya yönünden davanın reddine, Birleşen Kayseri 5....

    Mahkemece, .........’a babası ....’ın miras payı olan 1/12 hisseden düşen miras hissesine isabet eden kısmın tamamını 07.08.1974 tarihinde harici satış senedi ile davacıların babalarının satın aldığı, o tarihten bu yana davacıların murisi ve davacılar kullanımında olduğu, harici satışın da kadastrodan önce yapıldığı ve geçerli olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş olup; hüküm, süresi içinde Davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Asıl dava ve birleştirilen dava; adi senetle yapılan satım sözleşmesinden kaynaklı zilyetliğe dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. TMK'nun 701. maddesi gereğince kanun veya kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte malik olanların mülkiyeti, elbirliği mülkiyetidir. Elbirliği mülkiyetinde ortakların belirlenmiş payları olmayıp her birinin hakkı, ortaklığa giren malların tamamına yaygındır....

      A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; taşınmazın tapu iptal ve tescili hususunda müvekkili şirket üstüne düşen sorumluluğu yerine getirmeye hazır olduğunu, takyidatsız tescil için taşınmaz üzerine konan haciz ve ipoteklerin ilgili kurum ve kişiler tarafından kaldırılması gerektiğini, resmi merciler nezdinde sürdürülen çalışmaların neticelendirilmesini bekleme zaruretinin hasıl olduğu ve işbu işlemlerin tamamlanmasını müteakip taşınmaz mülkiyetinin devir ve tescil işlemlerinin gerçekleştirileceği ve resmi kurumlar kaynaklı gecikme nedeniyle müvekkili şirketin sorumluluğuna gidilemeyeceğinin aşikar olduğunu, müvekkili Şirket tarafından dava konusu taşınmazın resmi kurumlarca yürütülmekte olan işlemlerin tamamlanmasını müteakip davacı taraf adına devir ve tescil işlemleri gerçekleştirileceği aşikar olduğunu, davacı yanın işbu dava ile talep etmiş olduğu hususlara ilişkin korunacak hukuki menfaati haiz olmadığından işbu davanın esastan reddi gerektiğini, müvekkil şirket taşınmazı takyidatlı olarak...

      HUKUK DAİRESİ Taraflar tacir olup, dava, ticari nitelikteki taşınmaz (fabrika binası) alım-satım sözleşmesinden kaynaklı ödenen KDV bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşmeden değil, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine 21/04/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. ** Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....

        Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, mülkiyet hakkından kaynaklanan inanç sözleşmesinden kaynaklı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 12/04/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ZİLYETLİĞE DAYALI -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; miras taksim sözleşmesinden kaynaklı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2015 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 8.. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, 2797 Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 8. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 08.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Mahkemece; krokiler ve tapu kayıtlarından da anlaşılacağı üzere; 104 ada 9 ve 28 parsel sayılı taşınmazların Orman vasfıyla Hazine adına tescilli olduğu, yine dava dilekçesi A bendinde belirtilen taşınmazın 2045 parsel sayılı taşınmaz içinde kaldığı, bu parselin de davacı adına tespit görmediği anlaşılmakla davacıların tapu iptal ve tescil talebinin husumet yokluğundan reddine, harici satım sözleşmesinden kaynaklı satın alan tarafın tapu iptal tescil talebinin karşılanmadığı takdirde sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak ancak verdiği paranın denkleştirici adalet ilkesine göre iadesini isteyebileceği, ancak davacı tarafın ısrarla mahrum kaldıkları yer bakımından taşınmazın dava tarihi itibariyle belirlenecek bedelini istediği, sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanılmadığı gerekçesi ile taşınmaz bedelinin dava tarihi itibariyle istemine yönelik talebin de esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından tazminat talebine hasren temyiz edilmiştir....

              Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 1.12.2011 gün ve 567-670 sayılı hükmün davalı ... avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. K A R A R İncelenmesine gerek görülen, davalı ... tarafından bu davaya konu 15.02.1986 tarihli tarla alım satım senedi ile 25.10.1999 tarihli taşınmaz satış alış ve zilyetliğin devri senedine dayalı olarak tapu iptal ve tescil istemi ile açıldığı belirtilen Mahkemenizin 2008/32 Esas sayılı dava dosyasının onaylı bir suretinin eklenerek birlikte gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 20.3.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 09.11.2015 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 31.03.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma talebinin değerden reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Davacı vekili, 10 parsel sayılı taşınmazın muris ... adına kayıtlı olduğunu, davalı ...'in ve diğer davalıların murisi ....'nun bu taşınmazdaki hisselerini satış vaadi sözleşmesi ile dava dışı ....'...

                  UYAP Entegrasyonu