Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, davacı tarafından satın alınan traktör lastiklerinin ayıplı olması nedeniyle satıcı ve üretici firma aleyhine açılan değişim talebine ilişkin olup, ticari nitelikteki alım-satım sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. 9.2.2011 gün ve 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik yapılmasına Dair Kanunun 8.maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca; Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 günlü ve 2013/1 sayılı kararı uyarınca Ticari nitelikteki alım-satım sözleşmesinden kaynaklanan her türlü davalar (ihtiyati haciz talebine ve ihtiyati hacze itiraza ilişkin davalar dâhil) sonunda verilen kararların temyizen incelenme görevi 19.Hukuk Dairesi’nindir. SONUÇ:Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 19.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 26.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Dava, haksız ihtiyati hacizden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Haksız ihtiyatî haciz koyduran tarafın (tazminat davalısının) ödemekle yükümlü olduğu zarar, ihtiyatî haciz kararının icra edildiği tarih ile ihtiyatî haczin kalktığı tarih arasındaki dönemde meydana gelmiş olan zarardır. 2004 sayılı İİK’nın 259/1. maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. Haksız ihtiyati hacizden alacaklının tazminata mahkum edilebilmesi için; borçlunun malları için ihtiyati haciz kararı alınmış ve bu karar yerine getirilmiş olmalı, ihtiyati haciz koydurmuş olan alacaklı, haksız çıkmış olmalı, borçlu (veya üçüncü kişi) malları üzerine ihtiyati haciz konulmuş olmasından bir zarar görmüş olmalı ve zarar ile haksız ihtiyati haciz arasında uygun illiyet bağı bulunmalıdır. Burada davalı/alacaklının kusurlu olması şart değildir....

    Dava, haksız ihtiyati hacizden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Haksız ihtiyatî haciz koyduran tarafın (tazminat davalısının) ödemekle yükümlü olduğu zarar, ihtiyatî haciz kararının icra edildiği tarih ile ihtiyatî haczin kalktığı tarih arasındaki dönemde meydana gelmiş olan zarardır. 2004 sayılı İİK’nın 259/.... maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. Haksız ihtiyati hacizden alacaklının tazminata mahkum edilebilmesi için; borçlunun malları için ihtiyati haciz kararı alınmış ve bu karar yerine getirilmiş olmalı, ihtiyati haciz koydurmuş olan alacaklı, haksız çıkmış olmalı, borçlu (veya üçüncü kişi) malları üzerine ihtiyati haciz konulmuş olmasından bir zarar görmüş olmalı ve zarar ile haksız ihtiyati haciz arasında uygun illiyet bağı bulunmalıdır. Burada davalı/alacaklının kusurlu olması şart değildir....

      Dava, haksız ihtiyati hacizden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Haksız ihtiyatî haciz koyduran tarafın (tazminat davalısının) ödemekle yükümlü olduğu zarar, ihtiyatî haciz kararının icra edildiği tarih ile ihtiyatî haczin kalktığı tarih arasındaki dönemde meydana gelmiş olan zarardır. 2004 sayılı İİK’nın 259/.... maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. Haksız ihtiyati hacizden alacaklının tazminata mahkum edilebilmesi için; borçlunun malları için ihtiyati haciz kararı alınmış ve bu karar yerine getirilmiş olmalı, ihtiyati haciz koydurmuş olan alacaklı, haksız çıkmış olmalı, borçlu (veya üçüncü kişi) malları üzerine ihtiyati haciz konulmuş olmasından bir zarar görmüş olmalı ve zarar ile haksız ihtiyati haciz arasında uygun illiyet bağı bulunmalıdır. Burada davalı/alacaklının kusurlu olması şart değildir....

        Dava, haksız ihtiyati hacizden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Haksız ihtiyatî haciz koyduran tarafın (tazminat davalısının) ödemekle yükümlü olduğu zarar, ihtiyatî haciz kararının icra edildiği tarih ile ihtiyatî haczin kalktığı tarih arasındaki dönemde meydana gelmiş olan zarardır. 2004 sayılı İİK’nın 259/.... maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. Haksız ihtiyati hacizden alacaklının tazminata mahkum edilebilmesi için; borçlunun malları için ihtiyati haciz kararı alınmış ve bu karar yerine getirilmiş olmalı, ihtiyati haciz koydurmuş olan alacaklı, haksız çıkmış olmalı, borçlu (veya üçüncü kişi) malları üzerine ihtiyati haciz konulmuş olmasından bir zarar görmüş olmalı ve zarar ile haksız ihtiyati haciz arasında uygun illiyet bağı bulunmalıdır. Burada davalı/alacaklının kusurlu olması şart değildir....

          Davalı vekili 19/01/2023 tarihli dilekçesinde özetle; "işbu dava sebebiyle müvekkil şirketin tüm taşınır malları üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verildiğini, ihtiyati haciz kararının tatbik edildiğini, söz konusu ihtiyati haciz kararının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkil şirketin mağduriyetine sebebiyet verdiğini, müvekkil şirketin, bir ticaret şirketi olup tüm taşınır malları üzerine ihtiyati haciz konmasının hem aşkın hacze, hem de müvekkil şirket için telafisi güç ve imkansız zarar doğmasına sebebiyet verdiğini, ayrıca davacı tarafça dava dilekçesinde iddia edildiği gibi müvekkil şirketin ekonomik olarak zor durumda olduğu ve mal kaçırma hazırlığı içinde olduğuna dair iddiaların tümünün asılsız olduğunu, zira müvekkil şirketin herhangi bir ekonomik zorluk içinde olmadığı gibi mal kaçırma hazırlığı içerisinde olduğu iddiasının da gerçeği yansıtmadığını beyanla ihtiyati haciz kararına, ihtiyati haciz nedenleri ve teminat açısından itiraz etme zorunluluğu doğduğunu, Dava...

          Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ''ihtiyati haciz kararı verilirken ölçülülük ilkesinin ve tarafların menfaat dengesinin gözetilmesi gerektiğini, ihtiyati haciz kararının verilebilmesi için şartların gerçekleşmediğini'' ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. UYUŞMAZLIK KONULARI : Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ihtiyati haciz koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. GEREKÇE : Dava, iş kazası neticesinde maluliyetten kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacının, davalı şirkette geçirdiği iş kazası neticesinde malul kalması nedeniyle açtığı tazminat davasında, ayrıca ihtiyati haciz talebinde bulunmuş ve mahkemece, tazminat talebi ile sınırlı olmak üzere borçlunun menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmiştir....

          Öncelikle belirtmek gerekir ki, HMK'nin 389'uncu maddesinde düzenlenen ihtiyati tedbir; "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir." hükmünü içermektedir. Bu maddeye göre ihtiyati tedbir kararı ancak uyuşmazlık konusu hakkında verilebilecektir. Somut uyuşmazlıkta davacı vekili trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarar tazminatı ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Bu nedenle uyuşmazlık konusunun "para" olduğu gözetildiğinde, dava dilekçesinde, öncelikle minibüsün trafik kaydına ihtiyati tedbir konulması, bu talebin kabul edilmemesi durumunda ihtiyati haciz kararı verilmesi talebinde bulunan davacı vekilinin kastının "ihtiyati haciz" olduğu anlaşılmaktadır....

            ESASTAN İNCELEME RAPOR SONUCU: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak iddiasına dayalı itirazın iptali davasıdır. Somut olayda ihtiyati haciz talep eden tarafın ileri sürdüğü alacağın rehinle temin edilmediği sabit olduğu gibi, alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiğinden muaccel olmadığı da ihtilâfsızdır. Vadesi gelmemiş alacaklarla ilgili ihtiyati haciz koşulları arasında sayılan (İİK 257/2) hususlardan hiçbirisinin varlığı konusunda da kesin delil aranmamakla birlikte haklı ve makul görülebilecek bir delil de sunulmamıştır. İİK. 257. maddesinde belirtilen şartlar gerçekleşmediğinden ve alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmiş olması yerinde değildir....

            Dava dosyası içerisinde mevcut dava konusu mesken niteliğindeki taşınmaza ait tapu kaydı ile tüm bilgi ve belgelerden dava konusu taşınmazın davacı adına tapuda kayıtlı olduğu, taşınmazın tapu kaydında davalı Şekerbank'ın alacaklı olduğu ve dava dışı kişilerin alacaklı olduğu ihtiyati haciz şerhlerinin bulunduğu sabittir. 6502 Sayılı Kanunun 8. maddesinde ayıplı mal tanımlanmış olup 11. maddesinde ayıplı mal halinde tüketicinin seçimlik hakları ve ayıplı maldan sorumluluk düzenlenmiştir. Buna göre tüketici aldığı malın ayıplı olduğu iddiasında ise ayıbın giderilmesini ve giderilmemesi halinde de sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir. Eldeki davada da aynen bu şekilde davacı tüketici davayı sözleşmenin tarafı olan davalı satıcı-yüklenici Emay İnşaat...AŞ....

            UYAP Entegrasyonu