WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı yüklenici, gönderilen kumun sözleşmeye aykırı olmadığı, ihtarla verilen sürenin beklenmediğini, iki ihale arasındaki farkın müspet zarar olduğundan istenemeyeceğini, kaçırılan fırsat nedeniyle oluşan zararın menfi zarar kapsamında istenebileceğini, gecikme cezası istenmesini gerektirecek bir sözleşmeye aykırılığın bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile iki ihale arasındaki fark olan 46.872,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Taraflar arasında düzenlenen ve davaya konu 29.03.2012 tarihli sözleşme ve eklerinde sözleşmenin feshi halinde iki ihale arasındaki farkın tazminat olarak ödeneceğine dair bir hüküm bulunmamaktadır. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK'nın 33. maddesine göre hakim re’sen Türk Kanunları gereğince hüküm vereceğinden, maddî vakıaları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirmeyi yapmak ise hakime ait olup, tarafların bu konudaki vasıflandırmalarıyla bağlı değildir....

    İdare Mahkemesi olduğunu, açılan davada müvekkilinin husumetinin bulunmadığını, davanın yönlendirilmesi gereken kişinin Vergi Dairesi ve Kamu İhale Kurulu olduğunu, Kamu İhale Kurulu kararına dayanılarak ihalenin feshedildiğini, bu nedenlerle davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, dava nevi itibariyle Kamu İhale Kurumu'nun ihalenin feshi yönündeki kararı sonrası uğranılan zararların tazminine ilişkin olup bu zararın kamunun tek yönlü otoritesi kullanılarak yapılan fesih işlemi sonucu oluştuğu, bu nedenle açılan davada görevli mahkemenin ... İdare Mahkemesi olması nedeniyle, açılan davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. Dava taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesinin feshi sonrasında uğranılan zararın tazminine ilişkindir....

      Davacı, kendisine ait taşınmazın dava dışı alacaklı şirketin başlatmış olduğu icra takibi nedeniyle ihale yoluyla satıldığını, ihalenin feshi için dava açtığı halde ihalenin usulsüz olarak kesinleştirilmesi sonucu taşınmazın ihale alıcısı tarafından üçüncü şahsa devredildiğini, taşınmazı geri almasının mümkün olmadığını ve değerinin çok altında satılması nedeniyle zarara uğradığını idida ederek, zararın davalı idareden tahsili isteminde bulunmuştur. Mahkemece, davacının ihalenin feshi davasını açmak için gerekli hak düşürücü süre geçtikten sonra dava açması nedeniyle esasen zararın doğmasına kendisinin sebebiyet verdiği gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir....

        İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından ihale yapıldığını, ihaleyi kazandığını, öğrenci taşıma işine ilişkin sözleşmenin imzalandığını, öğrenci taşıma işine başladığını, sözleşmesinin feshedildiğini, sözleşmede belirtilen ücret ve alacaklarının ödenmediğini, ihale ve taşıma sözleşmesi için masraflar yaptığını, ihale ücretinin de ödenmediğini, Kamu İhale Kurumu ve davalı idarenin kusuru bulunduğunu, zarara uğratıldığını ileri sürerek ihale ve taşıma sözleşmesi için yaptığı 10,00 TL masraf bedeli ve ihalenin feshi ve taşımanın sözleşmenin iptalinden dolayı uğradığı kâr payı 10,00 TL olmak üzere fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak toplam 20,00 TL alacağın ihalenin feshi ve sözleşmenin iptali tarihi olan 08/10/2015 tarihinden itibaren işleyen yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          tip sözleşmelerini haksız feshi nedeniyle irat kaydettiği toplam 28.933,45 TL'nin sözleşmenin feshi tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline, davalı kurumun haksız fesih nedeniyle ödemediği son hak ediş bedeli olan 23.720,95 TL'nin ödeme tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/320 Esas ve 2013/291 Karar sayılı kesinleşmiş ilamının kesin hüküm oluşturduğu, ihale yasaklığına dayanan sözleşmenin yapılamaması nedeniyle uğranılan zarar isteminin varsayıma ve tahmine dayandığından ispatlanamadığı ve yerinde olmadığı, haksız fesih nedeniyle uğranılan zararlardan ise ancak 9.465,00 TL nin haklı olduğu gerekçesiyle tarafların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Ne var ki; kesinleşmiş Mahkeme kararı ile davalının sözleşmeyi feshinin haksız olduğuna karar verilmiş olup, davacının haksız fesih nedeniyle uğramış olduğu zararının hesaplanması gerekir. Mahkemece, davacının sözleşmesinin süresinden önce haksız feshi nedeniyle uğradığı zararın, gerekirse bilirkişi raporu alınarak belirlenmesi gerekirken, aksi düşünce ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 3-Bozma nedenine göre, davalının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, kira sözleşmesinin feshedilmiş olması nedeniyle iadesi gereken kira bedellerinin eksik ödendiği iddiası ile peşin ödenen kiradan kaynaklanan alacak, davacının kira sözleşmesinin feshi nedeniyle uğramış olduğu maddi zarar, mahrum kalınan kar alacakları yönünden kısmi dava şekilde açılmış, ayrıca 1.000,00 TL manevi tazminat talep edilmiştir. 05.02.2010 tarihli kira sözleşmesinin incelenmesinde kiraya verenin T4, kiracının T1 olduğu, sözleşme ile 29 nolu şehir içi toplu taşıma hattının 04.12.2009 tarihinden itibaren 10 yıllığına kiraya verildiği görülmektedir....

              Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, ihale sözleşmesinin yargı kararına istinaden feshi nedeniyle doğan zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemenin kabulünde olduğu üzere fesih işleminde davalı idarenin kusuru bulunmadığı gibi davacıya atfedilebilecek bir kusur da mevcut değildir. Uyuşmazlık taraflar arasındaki ihale sözleşmesinin 29/b maddesindeki iş eksilişinden doğan tazminat kapsamında değerlendirilemez ise de davacının, dava konusu işin tamamı üzerinden idareye ödemek zorunda kaldığı yasal giderlerin kendi elinde olmayan nedenlerle yapamadığı iş tutarına tekabül eden kısmını davalıdan isteyebileceğinin kabulü gerekir....

                Asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili, davacı şirket ile hizmet alım sözleşmesinin 12.03.2010 tarihinde imzalandığını, 15.03.2010 tarihinden itibaren hizmet alınmaya başlandığını, ancak şirketin Kamu İhale Kanunu'nun 17. ve 58. maddelerine aykırı davranması nedeniyle sözleşmesinin 31.08.2010 tarihinde haklı nedenle feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiş, birleşen davada ise, ihale sonucunda kendisi ile hizmet alım sözleşmesi imzalanan davalı şirketin, 2009 yılı 8. ayına kadar % 50'den fazla hissesine sahip bulunan Ömer Büyükadalı hakkında 26.06.2006 tarihinde ihaleye fesat karıştırmak suçundan kamu davası açıldığı ve şirket ortağının cezalandırılmasına karar verildiği ve ceza dosyasının halen Yargıtay incelemesinde bulunduğunun davacı bankaya ihbar edilmesi üzerine, iddiaların tespiti için yapılan çalışmalar sonucunda, Kamu İhale Kurumu tarafından şirket ortağı Ömer Büyükadalı hakkında kamu davası açıldığının kurum kayıtlarında yer ... aldığının anlaşıldığı...

                  Müvekkil şirket sözleşmeye bağlılık ilkesi gereğince ihale sözleşmesine uygun davranmak zorunda olduğunu, 22.12.2020- 01.06.2022 tarihli ihale süresince çalışmış olan davacıya ihale süresinin sonunda kıdem tazminatı ödenmediğini , Davacının müvekkil şirketten işçilik alacak hakları bulunmadığını, İhale süresinin sona ermesi nedeniyle davacının belirli süreli iş sözleşmesinin sona ermesi nedeniyle 18 kodla işten çıkış bildirgesi tanzim edildiğini , Davacının dava dilekçesinde, davacının çalışmış olduğu süreye uygun olarak fesih öneli tanınmadığını , geçerli ve haklı bir sebebe dayanmaksızın işverence iş akdinin feshedildiği iddia edilmiş ise de bu iddia yerinde olmadığını , Davacıyla imzalanan iş sözleşmesinin belirli süreli olması, davacının iş sözleşmesinin ne zaman nihayete ereceğini biliyor olması nedeniyle müvekkil şirket davacıya ihbar öneli tanımakla yükümlü olmamasına rağmen müvekkil şirket kendi bünyesindeki çalışma süresini esas alarak davacıya ihale süresinin ve dolayısıyla...

                  UYAP Entegrasyonu