Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Duruşma günü temyiz eden davacı vekili Avukat ...ve karşı taraftan davalı vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... (...) vekili,evlilik birliği içinde 1.1.2002 tarihinden sonra edinilen taşınmaz, araç ve banka mevduatına ilişkin olarak değer artış payı ve katılma alacağı isteğinde bulunmuştur. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, boşanma davasında tarafların 28.5.2008 tarihli oturumda zapta geçen açıklamaları ile velayet, çocuklara ilişkin nafaka ve eşya hususunda anlaştıkları, bu anlaşmadan sonra edinilmiş mal üzerinde hak iddia edilemeyeceği veya katkı payı istenemeyeceği görüşünden hareketle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Cumhuriyet Başsavcılığının 2008/1419 Sayılı Hazırlık evrakı sonucu aracın 30.03.2004 tarihinde ... ilinden çalındığı plakasının ... olduğu aracın şasi ve motor numarasının değiştirildiği ve davalı şirket tarafından noter senedi ile davacılara satıldığı, durumun anlaşılması üzerine aracın gerçek sahibine savcılık kanalı ile iade edildiği, davalı satıcının zapta karşı tekeffül sorumluluğu çerçevesinde araç bedeli ve yapılan masraflardan dolayı davalılara karşı sorumlu olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı şirket tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı şirket vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 24.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Mahkemece ,çalıntı olduğu aracı davacılara satan davalıların zapta karşı tekeffül hükümleri uyarınca tahsil ettikleri araç bedelini iade ile yükümlü oldukları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle satım konusu aracın kayden maliki olan davalıların aracın zapt edilmesinden dolayı davacılara karşı BK.'nun 189 ve 192. maddeleri uyarınca sorumlu oldukları gözetilerek yazılı şekilde karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacılar yararına takdir edilen 450.00-YTL. duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacılara ödenmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlerden alınmasına, 3.7.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/5 D.iş sayılı dosyada yapılan tespitte bilirkişi raporu ile tespit edildiği, davalı vekili tarafından her ne kadar kullanım hatası olabileceği savunulsa da ayıba karşı tekeffülden Tüketicinin Korunması Hakkındaki yasa gereğince satıcı asilin sorumlu olduğu, bilirkişi raporunda bunun tespit edilmesine ve ürünün ayıbının giderilmesi istenilmesine rağmen davalı tarafından ürünün ayıbının giderilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, satıma konu balya yükleme römorkunun ayıplı olması nedeniyle bedel iadesi istemine ilişkin alacak davasıdır. Dava konusu römork 12.10.2012 tarihinde teslim edilmiş, ayıp ihbarı ise 08.11.2013 tarihinde yapılmıştır. TTK'nun 23/c maddesine göre alıcı teslim aldığı malı ayıbı belli ise iki gün içinde, açıkça belli değilse sekiz gün içinde incelettirip satıcıya ihbarla yükümlüdür....

          Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre, taraflar arasındaki uyuşmazlık yasal satıştan kaynaklanan zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmakta olup, B.K.nun 192. maddesinde satılanın tamamen zaptolunması nedeniyle satımın münfesih olduğu, bu durumda davalının davacıya ödemiş olduğu bedeli isteme hakkı bulunduğu, davalının ihtarname ile temerrüde düşürüldüğü gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ... 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2006/206-495 sayılı 21.06.2006 tarihli kararıyla dava konusu araç ile ilgili olarak dava dışı sanıklar hakkında beraat kararı verildiği ve aynı mahkemenin 08.08.2007 tarihli kararı ile dava konusu aracın ruhsat sahibine iadesinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece belirtilen ceza mahkemesi kararları üzerinde durulup, tartışılarak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....

            Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre, taraflar arasındaki uyuşmazlık yasal satıştan kaynaklanan zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmakta olup, B.K.nun 192. maddesinde satılanın tamamen zaptolunması nedeniyle satımın münfesih olduğu, bu durumda davalının davacıya ödemiş olduğu bedeli isteme hakkı bulunduğu, davalının ihtarname ile temerrüde düşürüldüğü gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ... 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2006/206-495 sayılı 21.06.2006 tarihli kararıyla dava konusu araç ile ilgili olarak dava dışı sanıklar hakkında beraat kararı verildiği ve aynı mahkemenin 08.08.2007 tarihli kararı ile dava konusu aracın ruhsat sahibine iadesinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece belirtilen ceza mahkemesi kararları üzerinde durulup, tartışılarak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....

              Davalı, davacı aleyhine Pendik 1.İcra Müdürlüğü'nün 2009/12775 sayılı takip dosyasından takibe geçmiş ve takip dayanağı olarak ...plaka sayılı aracın hacizli olması sebebiyle sözleşmenin iptalinden kaynaklanan araç satış tutarını göstermiştir. Davacı takip borçlusu, takip dayanağı aracın satış işleminde üçüncü kişi konumunda olan davacının sorumluluğu bulunmadığını, zapta karşı tekeffül borcunun doğmadığını ileri sürerek borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Mahkemece davalının hukuki ayıbın varlığını öğrendiği andan itibaren ayıbı derhal bildirmediği, bu nedenle davacının ayıba karşı tekeffül sorumluluğundan kurtulduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Talep ve dava konusu yapılan araç davalıya 28.04.2009 tarihli kati satış senedi ile satılmıştır. Sözleşme konusu araca 03.04.2009 tarihinde haciz konulmuş olup, araç bilgisi ile ilgili sorgulamada farklı plaka yazıldığı için haciz yokmuş gibi kayıt gönderilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanık ... müdafiinin yüzüne karşı verilen kararı 7 gün olan temyiz süresinin son gününün resmi tatil olması nedeniyle 28/09/2015 tarihli temyiz isteminin süresinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Karar duruşmasında hazır bulunan sanıklara “son söz”verildiği belirtilmesine karşın sanıkların ne söylediklerinin zapta geçirilmemesi suretiyle, 5271 sayılı CMK'nın 216. maddesine aykırı olarak savunma hakkının kısıtlanması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 10/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, 5 parselde bulunan taşınmazı davalılardan Kepez Belediye Başkanlığı'ndan satın aldığını, davalı ... tarafından taşınmazın orman sınırları içerisinde kaldığından tapu iptal tescil davası açıldığını, tapunun iptal edilerek hazine adına tesciline karar verildiğini, Borçlar Kanununun 189 ve devamı maddelerine göre zapta karşı tekeffül hükümleri gereğince Kepez Belediyesi'nin sorumlu olduğunu, diğer davalı hazinenin ise, tapu sicillerinin doğru ve düzgün oluşturmamasından dolayı Medeni Kanununun ilgili maddeleri gereğince devletin sorumluluğunun söz konusu olduğunu ileri sürerek, şimdilik 31.752,70....

                    Mahkemece, satış sırasında geçerli tapu kaydı olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacının davalılar ... ile Yaşar mirasçılarından 14.9.1995 tarihinde tapu ile satın aldığı taşınmazın Orman Genel Müdürlüğünün açtığı dava sonunda tapusunun iptal edilerek elinden alındığı hususu dosya kapsamı ile sabittir.Davalıların dava konusu taşınmazın davacının elinden tapusunun iptal edilerek alınması nedeniyle BK 217-189 ve devamı maddeleri uyarınca zapta karşı tekeffül hükümleri gereğince sorumlulukları mevcuttur. Tapunun devirden sonra iptal edilmesi nedeniyle davalıların sorumlu olmayacağına ilişkin mahkeme kararı doğru değildir....

                      UYAP Entegrasyonu