DAVA: Eski tapu kaydına dayalı olarak tescil, olmadığı takdirde 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazminat talebine ilişkindir....
İdaresinin tapuda yapılan tek taraflı işlemiyle gerçekleştiği, bu şerhin ilgilisinin rızasına göre yapılmış bir işleme de dayanmadığı, anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; evveliyat kaydında olmayan bir kaydın konulması basit bir yazım hatasının düzeltilmesi olmadığı gibi, tapu memurunca bu işlem ilgililerin rızası alınarak da tesis edilmiş değildir. Vakıflar İdaresinin tek taraflı işlemi ile şerhin konulduğu da belirgin olduğuna göre, bu kaydın sıhhatli olduğundan söz edilemez. Tek taraflı idare işlemi ile usulsüz konulan bu şerhin terkini gerekir.( HGK 06.07.2011 2011/396 E, 2011/463 K ) İlk derece mahkeme kararının bu gerekçe ile bozulması gerektiğini düşündüğümden, farklı gerekçe ile verilen bozma kararına iştirak edememekteyim....
Bu prensiplerden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenirliği) bir başkası ise geçerli bir hukuki sebebin bulunması yani illetten mücerret olmaması nihayet TMK 1007. maddesi uyarınca sicillerin tutulmasından dolayı hazinenin kusursuz sorumluluğu ilkesidir. Tapu Sicil Müdürlüğü, tapu sicillerinin tutulması ve kuruluş mevzuatında öngörülen sair işlevleri bulunan bir kurum olup, TMK 1007. maddesinde öngörülen sicillerin tutulmasından kaynaklanan sebeple sorumlu tutulması gereken bir kurum değildir. Sorumluluğun münhasıran Maliye Hazinesi'ne ait olacağı kuşkusuzdur. (Yargıtay 1. HD 2011/14303 Esas 2012/2614, Yargıtay 1. HD. 2021/5362 Esas 2021/8317 Karar) Yapılan açıklamalara göre eldeki dosya incelendiğinde TMK 1007. maddesine dayalı olarak tazminat talebinde bulunduğu görülmektedir....
Bu prensiplerden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenirliği) bir başkası ise geçerli bir hukuki sebebin bulunması yani illetten mücerret olmaması nihayet TMK 1007. maddesi uyarınca sicillerin tutulmasından dolayı hazinenin kusursuz sorumluluğu ilkesidir. Tapu Sicil Müdürlüğü, tapu sicillerinin tutulması ve kuruluş mevzuatında öngörülen sair işlevleri bulunan bir kurum olup, TMK 1007. maddesinde öngörülen sicillerin tutulmasından kaynaklanan sebeple sorumlu tutulması gereken bir kurum değildir. Sorumluluğun münhasıran Maliye Hazinesi'ne ait olacağı kuşkusuzdur. (Yargıtay 1. HD 2011/14303 Esas 2012/2614, Yargıtay 1. HD. 2021/5362 Esas 2021/8317 Karar) Yapılan açıklamalara göre eldeki dosya incelendiğinde TMK 1007. maddesine dayalı olarak tazminat talebinde bulunduğu görülmektedir....
Mahkemece mevcut şerhin kaldırılması ancak şerhin verildiği Mahkemeden istenebileceğinden bağımsız dava olarak ileri sürülen talebin reddine karar verilmiş, hükmü davacı Banka ve davalı idare vekili temyiz etmiştir. 21 numaralı bağımsız bölüm üzerindeki mevcut şerh, davalı... ile dava dışı ... arasındaki taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak açılan davanın kabulü sonucu Mahkemece İcra İflas Kanunun 28.maddesine göre işlem yapılması üzerine hüküm özetinin Tapu Sicil Müdürlüğüne bildirilmesi ile konulmuştur. Bir bakıma ihtiyati tedbir kararı niteliğindeki bu şerhin konulmasından amaç hüküm fıkrasının Tapu siciline kayıt edilmesinden sonra davalısının o taşınmazı başkasına devir etmesini önlemek, Tapu Sicil Müdürüne böyle bir devir talebi gelirse işlem yapmasının önüne geçmektir. Somut olayda dava konusu taşınmaz mülkiyeti davalı...'...
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle : Taşınmazın devlet ormanı olarak tanımlandığı, malikler tarafından Orman idaresine itiraz edilmediği, devlete ait taşınmazın özel mülkiyet konusu olamayacağını, tanımlanan yerlerle ilgili her türlü iş ve işlemlerin itirazların muhatabının Orman Genel Müdürlüğü' nün sorumlu olduğunu, bu nedenle husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, taşınmazın orman arazisi olması, sulu tarıma elverişli olmadığı halde münevebe ürünlerinin sulu tarıma göre tespit edildiğini, %5 kapitilizasyon faiz oranının hatalı olduğunu, %100 ODA' nın belirlenmesinin yasaya aykırı olduğunu, tazminat bedel ve faizin karar tarihinden itibaren işletilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, ıslahla bedel artırılarak kabulü ve tapu iptal tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiğini ileri sürerek kararı istinaf etmiştir. DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE : Dava, TMK 1007.maddeden kaynaklı tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat talebine ilişkindir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle : devlet ormanı sayılan ormanlarla ilgili her türlü işlemlerin Orman Genel Müdürlüğüne ait olduğundan itirazların, husumetlerin OGM ' ye yapılması gerektiğini, davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, idari olarak gerekli yasal yollara gidilmeden dava açıldığını, tapu kayıtlarına şerhin konulmasından 10 sene sonra açıldığını, bu nedenle zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, arazinin tarıma elverişli olmadığı, 5.6. Sınıf tarım toprağı olduğunu, ürünlerin değerinin yüksek, giderlerin düşük hesaplandığını, ileri sürerek kararı istinaf etmiştir. DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE : Dava TMK'nın 1007. maddesinde düzenlenen tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir. Yalova 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 26.3.2004 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal ve şerhin terkini, davalı idare tarafından da temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davacının meni müdahale, kal ve şerhin terkini isteğinin kabulüne, davalının temliken tescil isteğinin reddine dair verilen 14.7.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, çapa dayalı elatmanın önlenmesi, kal ve şerhin terkini, savunma yolu ile mahkeme önüne getirilen istem ise Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı temliken tescil taleplerine ilişkindir. Mahkemece çapa dayalı istemler kabul edilmiş, temliken tescil davası reddedilmiş, hükmü davalı idare vekili temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki terditli olarak tapu iptali ve tescil istemi, olmadığı takdirde ise 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesine dayalı tazminat davasının tapu iptali ve tescile yönelik talebin reddine, tazminat talebinin kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca ONANMASI hakkında Daireden çıkan 21.04.2022 tarihli ve 2021/12392 Esas, 2022/7159 Karar sayılı ilâma karşı, davalı Hazine vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü; - K A R A R - Dosyada bulunan delil ve belgelere, Yargıtay kararında yazılı gerekçelere göre, karar düzeltme isteği HUMK'un 440. maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından REDDİNE, davalı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, peşin alındığından harç alınmasına yer olmadığına, HUMK'un 442. maddesi göz önünde...
Bu düzenlemeye göre dosya kendisine gönderilen ilgili hukuk dairesi 1 ay içinde yapacağı ön inceleme sonucunda işbölümü bakımından kendisini görevli görmez ise gerekçeleri ile birlikte dosyayı bir ay içinde görevli Daireye gönderecektir.Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın TMK 1007. maddesine dayalı tazminat istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'ne aittir.Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay (20.) Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 18/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....