WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava, 6100 sayılı HMK'nun 398.maddesine aykırılıktan kaynaklanan ceza davası niteliğinde olup, davanın açıklanan niteliğine göre dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 15/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    İkinci olarak manevi tazminat açısından değerlendirme yapmak gerekmektedir. Bilindiği gibi, 6098 sayılı TBK'nın 58. maddesi gereğince "Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir." Kına, düğün, nişan vb. Organizasyonlar tekrarı mümkün olmayan, tek sefere mahsus olup, evlenme hayali kuran davacı tarafların eksiksiz olarak bu günlerini yaşamak istemeleri ve gelecekte güzel anılarla dolu bir gün olarak anmak istemeleri son derece makul ve hayatın olağan akışına uygundur. Ancak söz konusu manevi tazminata hükmedebilmek için , sözleşmenin karşı tarafının sözleşmeye aykırı davranıp, aykırılığın haksız fiil olması ve bu aykırılıktan dolayı davacıların kişilik hakları zarara uğramalıdır. Kısaca sözleşme hükümlerine aykırılıktan dolayı tazminat isteminde bulunulan karşı tarafın kusurlu olması gerekmektedir....

    Eldeki davaya genel mahkeme sıfatıyla bakılıp karar verildiğinden ve uyuşmazlık, taraflar arasındaki sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanmakta olup, davanın yasal dayanağı Borçlar Kanunu olduğundan, inceleme konusu karar; belirgin şekilde hem Dairemizin görev alanı, hem de 14'ncü maddenin kapsamı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'nin iş bölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü dava dosyasının Yargıtay 13. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 17.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi. .......

      Davacı vekili 14.02.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile; sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan zararları için 12.095-TL'nin, gelir kaybına ilişkin zararları için 7.635,67-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili; müvekkilinin davacı şirketle imzaladığı sözleşme uyarınca teslim ettiği malda kusur olmadığını, nakliye masrafından müvekkilinin sorumluluğu olmadığı gibi stopajın da davacı tarafın ödemesi gereken bir vergi olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur....

        Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı şirketin FSEK m. ... den kaynaklanan mali hakları diğer ortak eser sahiplerinden aldıktan sonra yayıncı şirkete devrettiğine dair bir belge ve iddianın bulunmadığı, bu nedenle mali hak sahipliğinin davacıda olduğu, davalıların yapılan sözleşmeye aykırı olarak dizi filmle ilgili bilgileri reklamda kullandığı, kullanım tarihi itibari ile rayiç değerinin 300.000 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile 50.000 TL’nin yayın tarihi olan 03.06.2008 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir....

          manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilmesi için borca aykırı davranış, borçlunun kusuru, zarar, zarar ile eylem arasında illiyet bağı ile borca aykırı davranışın alacaklının kişilik haklarını zedelemiş olması koşulları birlikte aranmakla davalı bankanın sözleşmeye aykırı davranmadığı bu nedenle koşulları oluşmadığından manevi tazminat talebinin reddine, " karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat ilişkin davada Ankara 7. Tüketici ve 7. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 29.07.2003 tarihinde açılan ve arsa sahibinden alınan konuttaki eksiklik ve projeye aykırılıktan kaynaklanan tazminat davasıdır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın 3/d maddesinde hizmet: Bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet olarak, 3/e maddesinde; tüketici: Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan ... ya da tüzel kişi olarak tanımlanmıştır....

            Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2015/972 Esas sayılı dosyasında davacı ile akdedilen sözleşmenin feshi ve davacının kiralanan alandan tahliyesinin istendiğini, 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 316/1 maddesinde "Kiracı, kiralananı, sözleşmeye uygun olarak özenle kullanmak ve kiralananın bulunduğu taşınmazda oturan kişiler ile komşulara gerekli saygıyı göstermekle yükümlüdür" denildiğini ancak davacının kiralanana, sözleşmeye ve projeye aykırı yapılar inşa ettiğini ve amacı dışında kullandığını, bu sebeplerle Bölge Müdürlüklerince yapılan iş ve işlemlerin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen hükmün davalı tarafça temyizi üzerine, Dairemizin 15.05.2017 tarih ve 2017/12076 Esas, 2017/7183 Karar sayılı ilamı ile, harcın yıllık kira bedeli üzerinden tamamlatılması aksi halde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiğinden bahisle hükmün bozulmasına karar verilmiştir....

              Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davanın sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan tazminat davası olduğunu, davacının sözleşme kapsamında yüklendiği elektrik tesisat işinin yaklaşık 1/3’lük kısmını sözleşmeye uygun bir biçimde özenle ifa ettiğini, taraflar arasında sözleşme devam ederken yüklenici davacı dışında oluşan ve davalı iş sahibinden kaynaklanan nedenlerle 12.05.2010 tarihinden itibaren işin yapımı yavaşlatıldığını, Haziran 2010 sonuna kadar işçi sayısı azaltıldığını, davalının talebi üzerine işe tekrar başlamak üzere kısa süreli ara verildiğini, davacının belli bir süre sonra proje alanı olan ... mah. ......

                Bu durumda mahkemece manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmesi doğru değildir." şeklindeki gerekçelerin ışığı altında davalı aleyhine manevi tazminata hükmedilebilmesi için davalının sözleşmeye aykırı davranışı kişilik haklarına vaki tecavüzü gerektirdiği, sözleşmeye aykırılığın kişilik haklarına saldırı niteliğinde olması zorunlu olup, somut olayda bu unsurun gerçekleşmediği anlaşıldığından, koşulları oluşmayan manevi tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiştir. --- 10/2. maddesinde; "Madde 10–(1) Manevi tazminat davalarında --- alınan miktar üzerinden Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. (2)Davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez. (3)Bu davaların tamamının reddi durumunda --- --- göre hükmolunur. (4)Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi...

                  UYAP Entegrasyonu