Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, müvekkilinin davacının müşteri çevresine veya iş sırlarına nüfuz etme olanağının bulunmadığını, müvekkilinin işten ayrılmasından sonra davacının herhangi bir zarara uğramadığını, müvekkiline ait iş akdinin davacı firma tarafından haksız olarak fesih edildiğini, haksız rekabet yasağının bu nedenle sona erdiğini, müvekkilinin işe iade davası açtığını, açılan davayı kazandığını, davacı tarafın iş akdini feshinde kusurlu olduğunun mahkemece tespit edildiğini, rekabet yasağına aykırılıktan ötürü dava açılabilmesi için işçinin kusuru ile iş akdinin haklı nedenle fesih edilmesinin gerektiğini, savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalının iş akdinin haksız feshinden ötürü .... İş Mahkemesinin 2012/1078 esas 2013/909 karar sayılı dosyasında dava açtığı, mahkemece, davanın kabulü ile feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verildiği, verilen kararın davalı şirket tarafından temyizi üzerine Yargıtay 22....

    DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 31/03/2017 KARAR TARİHİ : 13/07/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 10/08/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili, Müvekkili firmanın ... ( ... cihaz Ulusal Bilgi Bankası ) Sistemi üzerinden davalı yanın Tıbbi Malzeme satışı konusunda yetkili bayisi olarak tanımlı olduğunu, ......

      Davalı, ihale işlemlerinde mevzuata aykırılıkların bulunduğunun gerekçesiyle sözleşmeyi feshetmiş, mahkemece uyulan bozma kararında sözleşmeyi fesheden davalının kusurlu olduğu ve davacının sözleşmenin feshinden kaynaklanan zararından sorumlu olduğu belirlenmiştir. Bu durumda uyuşmazlık, sözleşmenin feshi nedeniyle davacının uğradığı zararın belirlenmesine ilişkindir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davacının dava dışı firmalardan aldığı fatura toplamının 1.512.850,42 TL olduğu belirtilmiştir. Mahkemece, davacının sözleşmenin geçerliliğine olan güveni nedeniyle katlandığı masrafları, sözleşmenin feshinde kusurlu olan davalıdan isteyebileceği, davacının sözleşme gereğince katlandığı masrafların 1.512.850,42 TL olduğu, davacının ticari defter ve kayıtları ile masraflarını ispatladığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacının, sözleşmenin feshi nedeniyle uğradığı zararı ispatlaması gerekmektedir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; Hukuki niteliği itibariyle, sözleşmenin haksız feshinden kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkin olduğu belirlendi.Mahkememizce davacı şirket defterleri incelenerek hazırlanan 03/01/2023 tarihli bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır.Davalı vekilinin süresi içinde sunduğu cevap dilekçesinde, taraflar arasındaki sözleşmenin 30. maddesinde ------ mahkemelerinin yetkili olduğunun kararlaştırıldığını ileri sürerek mahkememizin yetkisine itirazda bulunmuştur.HMK'nın 17. maddesinde yetki sözleşmesi düzenlenmiş olup "Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler....

          Sözleşmenin fesih tarihi 23 aralık 2020’dir....

            Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasında hukuki bir menfaat olmadığını, davacı açısından huzurdaki yargılamaya konu alacağın objektif ve sübjektif açıdan tespitinin mümkün olduğunu, davacının denkleştirme tazminatına hak kazanamadığını, denkleştirme tazminatı talep etmenin ön koşulunun taraflar arasında tanzim edilen sözleşmenin haksız feshedilmesi olup, söz konusu feshin haksız olmadığını, davacının acentelik sözleşmesinin üretim yetersizliği sebebiyle feshedildiğini, davacı acenteye 2017 yılı için toplam prim tutarı hedefinin 400.000 TL verilmesine karşın davacı yanın bu hedefin sadece 141.737,98 TL'sini tutturduğunun tespit edildiğini, bu nedenle de sözleşmenin feshedildiğini, sözleşmenin feshinden sonra önemli menfaat elde edilmesi ile acentenin ücret kaybına uğramasının kabulünün mümkün olmadığını, davacı acentenin müvekkili şirket dışında da sigorta şirketleriyle çalıştığını, sözleşmenin feshedilmesi nedeni ile davacı acentenin portföy tazminatı...

              Davalı savunmasında sözleşmenin feshinin haklı sebebe dayandığını açıklamış, birleşen....sayılı dosyalarda açtığı davalarda her iki sözleşmenin feshinden kaynaklanan alacaklarının davacı karşı davalı yüklenici ..... tahsilini istemiştir. Mahkemece davalı karşı davacı tarafından yapılan feshin haksız olduğunun kabulüne ve davacı karşı davalı ... Ltd Şti'nin hakediş .... alacaklarının ....olduğunun kabulü ile toplam 1.454.163,61 TL üzerinden dava kabul edilmiştir. Somut olayda, mahkemece toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu davalı karşı davacı iş sahibi idarenin sözleşmenin feshinde haksız olduğunun kabulü isabetli olmuştur....

                "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi İnceleme konusu karar, sözleşmenin feshinden kaynaklanan itirazın iptali isteğine ilişkin olup, dosyanın Yargıtay 22. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 23.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Dava, davalı-bayinin taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinde belirlenen miktarın altında LPG alımı nedeniyle sözleşmenin davacı şirketçe feshinden doğan kar mahrumiyeti ve cezai şart alacağı istemine ilişkindir. Taraflar arasında imzalanan bayilik sözleşmesinde davacının sözleşmeyi haklı olarak haklı feshi halinde sözleşmenin 27.maddesine göre kar mahrumiyeti, 28. maddesine göre de cezai şart talep edebileceği açıktır....

                    Mahkemece, TBK madde 435/2'ye göre davalının feshinin haksız olduğu, TBK m.138 hükmünün şartları gerçekleşmediğinden işbu uyuşmazlıkta uygulama imkanının olmadığı, sözleşmenin BÖLÜM I 14, Bölüm II 12, Bölüm III 5 hükümlerinde cezai şartla birlikte kanundan doğan haklar saklı tutulduğundan bu husus TBK m. 179 I'de yer alan aksinin kararlaştırıldığı bir husus teşkil ettiğinden davacının hem cezai şartı hem de tazminatı talep edebileceği, davacının sahibi olduğu "..." adlı spor programının 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun 2/1 maddesinde tanımlanan "herhangi bir şekilde dil ve yazı ile ifade olunan eserler" kapsamında eser olarak değerlendirilmesi gerektiği, davalının sözleşmeyi haksız feshinden dolayı davacının lisans bedeli/tazminat tutarı olarak 70.000 TL, telif hakkı alacağı olarak 70.000 TL olmak üzere toplam 140.000 TL talep edebileceği ancak sözleşmenin feshinden 5 hafta sonra iş bulabilmesi ihtimali kapsamında yapılan oranlama sonucu davacının 12.500 TL telif alacağı ve...

                      UYAP Entegrasyonu